HINCAL ULUÇ HAKKINDAKİ HEMŞİRE FIKRASI ŞİKAYETİ 'YERSİZ' BULUNDU!..

Basın Konseyi'nden yapılan yazılı açıklamada, Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, sendikanın İstanbul Şube Başkanı Abdullah Tekin, İstanbul Şube Sekreteri Halil Turgut ve Hemşire Filiz Güngör'ün, Sabah Gazetesi'nin 3 Nisan 2005 tarihli nüshasında yayınlanan ''Pazar Neşesi'' başlıklı yazıda yer alan bir fıkradan dolayı Hıncal Uluç hakkında şikayetçi olduğu belirtildi.

Kahveci, Tekin, Turgut ve Güngör'ün başvurularında, ''özel sohbetlerde meraklılarınca anlatılabilecek belden aşağı bir fıkranın, üstelik sayıları 80 bine varan hemşireleri aşağılayacak şekilde Sabah Gazetesi'nde yayınlandığını'', bu fıkrayla hemşirelerin ve diğer sağlık çalışanlarının aşağılandığını, haysiyetleriyle oynandığını belirterek, Basın Meslek İlkeleri'nin ''Kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırlarının ötesinde küçük düşüren, aşağılayan veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilemez'' içerikli 4. maddesinin ihlal edildiğini gerekçesiyle gerekli uyarının yapılmasını talep ettikleri vurgulandı.

Açıklamada, Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç'un Basın Konseyi'ne gönderdiği cevabında, şikayet konusu yazısından 6 gün sonra yayınlanan ''Üzülmenize üzüldüm, hemşirelerim...'' başlıklı özür yazısına atıfta bulunduğu, savunmasının bu yazısında yer aldığını belirttiği kaydedilerek, Uluç'un özür yazısında, hemşireleri şikayet konusu fıkrayla üzmüş olmasına üzüldüğünü, her meslek grubuyla ilgili fıkra bulunduğunu, bunların dünyada anlayışla karşılandığını anlattığı ve hemşireleri üzdüğü için özür dilediği anlamına gelen bir açıklama yaptığı belirtildi.

Şikayeti değerlendiren Basın Konseyi Yüksek Kurulu'nun, hemşirelerin küçük düşürüldüğü izlenimi doğmasına rağmen, yazarın bir başka yazısında önceki yazısına göre daha geniş bir yer ayırarak özür dilediği gerekçesiyle Basın Meslek İlkeleri'nin 4. maddesinin ihlal edilmediği sonucuna vardığı belirtilen açıklamada, Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç hakkında oy çokluğu ile ''şikayetin yersizliğine'' karar verdiği bildirildi.

İşte 3 Nisan Pazar günü Hıncal Uluç'un köşesinde yayınladığı fıkra:

Bu haftaki Pazar Neşemiz Yıldırım Tuna'dan..

Şehir hastanesinde her türlü rezaletin sergilendiği, son derece uygunsuz ilişkilerin döndüğü dedikodularının eni konu yayılması üzerine hastaneye bir kadın müfettiş gönderilmiş.. Müfettiş, başhekimle dolaşırken odalardan birinde bir hastanın kendi kendini tatmin ettiğini görmüş, "Aman Tanrım!.." diye çığlık atmış .. "Bu ne çirkin bir manzara.. Nasıl müsaade ediyorsunuz?.."

"Çok üzgünüm efendim.." demiş Başhekim, "Ama bu hastanın ciddi bir sorunu var.. Vücudu aşırı şekilde sperm üretiyor.. Günde beş kere boşalım sağlamazsa testisleri patlayabilir, ve ölür.."

"Öyle mi?.. Sanırım anladım.. Devam edelim.."

Tam yandaki odanın önünden geçerlerken müfettiş bu sefer hemşirelerden birinin diz çökmüş, bir erkek hastaya oral seks yaparken görünce "Ay.. Ayy.. Ayy..!" demiş, "Bu ne peki?.."

"Aynı hastalık efendim.." demiş Başhekim gözlüğünü düzeltirken, "Ancak ilk hastamız sosyal sigortalı idi. Bu hastanın ise çok daha kapsamlı özel sigortası var."