HINCAL ULUÇ
Fener medyasının perişan hali..
Perşembe günü, hayli iddialı bir futbol yazısı yazdım. Malatya maçı öncesine kadar favori ilan ettiğim Fener hakkındaki sözlerimi geri çekip ''Şimdi şans Galatasaray'dan yana'' diyen bir yazı.. O maçta, Ayhan'dan sonra, iki orta saha oyuncusu daha, Berkant ve Batista da oyundan atılmışken ve Galatasaray camiası ''Orta sahada şimdi kim oynayacak'' telaşına düşmüşken ''Belki de bu üç kırmızı kart hayırlı olmuştur'' diyerek ve izah ederek.. Ama asıl iddia bu değildi. Asıl iddia ''Ben olsam 3-5-2 oynarım'' dememdi.. Bu ülkede beyin yıkarcasına 4-4-2 nin çağdaş, 3-5-2'nin çağdışı olduğu yazılıp söylenirken.. 3-5-2 oynattıkları için Lorant ve Denizli'nin kelleleri istenirken..
Asıl önemlisi..
Bizzat Fatih Terim'in kendisi, 3-5-2'den 4-4-2'ye dönmek için dört yıl büyük bir sabırla uğraşmış, başarmış ve takımını UEFA ve Süper Kupa Şampiyonu yapmışken, bu maç için 3-5-2'nin daha iyi olacağını söylemenin iddiasını biliyordum. Baltalarını bileyip bekleyenleri de biliyordum.. Ama başta Oğuz Çetin, herkesin hayretle açılan gözleri önünde, Fatih Terim sahaya 3-5-2 ile çıktı.. Çıkmakla kalmadı. Fener'i 45 dakika ezdi, tüketti, yok etti, bitirdi. Bu 45 dakika Fener'in tek şutu yokken, Galatasaray 2 gol attı.. İki mislini de kaçırdı.
Terim'in bu kararı maçın başlamasına 3 saat kala aldığını tüm gazeteler yazdılar. ''Niçin aldığını'' da kendisi ile konuşup, 90 Dakika ve Derin Futbol'da ben anlattım. Tekrara gerek yok. Zaten bu yazının amacı da bu değil.
Maç öncesi kaleme aldığım bu iddialı yazıda daha da ileri gittim. 3-5-2 ile sahaya çıkacak 11'i yazdım (Bence).. Terim 4-4-2'de ısrar ederse, sahaya hangi 11'in çıkması gerektiğini de (Gene bence)..
Bu iddialı yazının asıl amacı, maç öncesi yorumu yapmak değil, Fener medyasına gazeteciliğin nasıl yapılacağını göstermekti. Maç sonrası tabelaya bakıyorlar. Fener kaybetti ise, kulübede kim oturmuşsa, onun oynaması gerektiğini yazıp eleştiri yapıyorlar.. Bunlarda ne ilke var, ne yürek..
Ogün oynuyor.. ''Oynar mı?..'',
Oğuz eleştirileri aynen uyguluyor ya.. Oynatmıyor..
''Ogün nasıl oynamaz.''
''Ceyhun niye ilk 11'de sahaya çıkarılmaz.. Niye oyundan alınır'' diye kıyamet koparan onlar.. ''Ceyhun daha onuncu dakikada oyundan alınmalıydı'' diyen onlar.. Tuncay'ı sağ kanatta oynattığı için Lorant'ı asan onlar.. Tuncay'ı hala sağ kanatta oynatan Oğuz'a ''Onu niye oynatıyorsun'' diye soran onlar.. Yusuf.. Hakan.. Serhat.. Semih.. Say sayabildiğin kadar.. Oynarlarsa ''Tu kaka..'' Oynamazlarsa ''Maçı kurtarabilecek muhtemel kahraman..'' Maç bittikten sonra tabelaya bakıp yorum yapma ucuzluğunu artık okur ve dinleyici yemiyor, Fenerli dostlarım.. Yüreğiniz yetiyorsa.. Kendinize güveniniz varsa.. Bu işi gerçekten bildiğinize inanıyorsanız, hadi ne diyecekseniz, bir kere, sadece bir kere maçtan önce deyin de görelim..
Eskiden vardı.. ''Tahmin yazısı'' derdik adına.. Analiz yazıları idi.. Unutuldu. Unutturuldu..
Maç sonra tabelaya bakıp konuşmak ucuzluğu gazetecilik oldu..
Hadi bakalım cesaret dostlar..
Hadi bakalım cesaret..
Maçtan önce yazın düşüncelerinizi.. Fener nasıl oynamalı.. Kim oynamalı.. Maçtan sonra konuşun.. Bakalım konuşacak yüzünüz ve haliniz kalacak mı?..
(Bu genellemenin birkaç küçük, çok küçük istisnası var. Onlar alınmasın. Benim söz ettiğim çoğunluk, büyük ve etkili(!) çoğunluk kendini biliyor.
Haydi Hodri Meydan..
Haydi biraz cesaret dostlarım.. Az biraz cesaret..
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:33