Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Avrupa Birliği'nin Kıbrıs Türk toplumuna yönelik ambargoyu kaldırmasını isterken, ''Kıbrıs Türk toplumu, dünyada hakettiği yeri almalıdır'' dedi.
Hisarcıklıoğlu, Köln'deki Türk-Alman Sanayi ve Ticaret Odası'nın (TATSO) resmi açılış töreninde yaptığı konuşmada, 2001 yılında yaşanılan ekonomik kriz sonrasında, Türkiye'de kapsamlı bir yapısal dönüşüm programı uygulanmaya başlandığını hatırlattı.
Bu programın Dünya Bankası, IMF ve AB tarafından da desteklendiğini anlatan Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye, geleceğini olumlu yönde şekillendirecek çok sayıda fırsata sahiptir'' diye konuştu.
240 milyar dolarlık milli geliriyle dünyanın en büyük 20 ekonomisi içinde yer alan Türkiye'nin, aynı zamanda Doğu Avrupa ve Ortadoğu'nun en büyük ekonomisi olduğunu belirten TOBB Başkanı, uygulanmakta olan istikrar programı sayesinde, 30 yılı aşkın süredir devam eden kronik ve yüksek enflasyon döneminin kapandığını bildirdi.
Hisarcıklıoğlu, bu trendin devam etmesini ve 2004 yılı sonunda tek haneli enflasyona ulaşılmasını hedeflediklerini söyledi.
Ekonomide istikrarı yakalama sürecinde hem enflasyonda düşme sağlandığını hem de büyümeyi yakalamış örnek bir ülke olunduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, ''2 yıldır kesintisiz devam eden bu büyüme trendinin, 2004 yılında da devam etmesi ve yüzde 5 civarında bir büyümenin gerçekleşmesini bekliyoruz'' dedi.
TÜRKİYE'DE YATIRIM
İş dünyasının da aktif katılımıyla, Türkiye'de yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik bir reform programı yürütüldüğünü bildiren Hisarcıklıoğlu, prgram kapsamında yatırımcılar için önemli iyileştirmeler sağlandığını belirtti.
Hisarcıklıoğlu, Alman yatırımcıların da bu elverişli yatırım ortamından daha fazla yararlanarak, Türkiye'ye dönük doğrudan yatırımlarını artırmalarını beklediklerini bildirdi.
Hisarcıklıoğlu, her iki ülke yatırımcılarının başta Türkiye ve Almanya'da olmak üzere Orta Asya ve Ortadoğu ülkelerinde sanayi, hizmet, turizm, inşaat, enerji gibi alanlarda ortak yatırımlara girmesini beklediklerini de kaydetti.
KIBRIS SORUNU VE AB İLE İLİŞKİLER
Konuşmasında Kıbrıs sorununa da değinen Hisarcıklıoğlu, sorunun çözümü için hükümetin gösterdiği siyasi irade ve kararlılığın, bütün dünya kamuoyunun önünde cereyan ettiğini, Rum tarafındaki referandum sonucunun kendileri için sürpriz olmadığını ifade etti.
Geçmişte sunulan iki barış planını da, Türk tarafı kabul etmesine rağmen Rumların reddettiğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, Kıbrıs konusunun artık Türkiye'nin önüne bir engel olarak getirilmemesi gerektiğini bildirdi. Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
''AB, Kıbrıs Türk toplumuna yönelik ambargosunu kaldırmalıdır. Kıbrıs Türk toplumu, dünyada hakettiği yeri almalıdır. Sayın Schröder, Şubat ayında Türkiye'yi ziyaretinde, ülkemizin AB üyeliğine vermiş olduğu desteği tekrarlamış ve moralimizi yükseltmiştir. AB'nin en büyük ülkesi olan Almanya'nın bu desteğinin, diğer üye ülkelerin ikna edilmesi sürecini de kapsayacak şekilde sürdürülmesini bekliyoruz.'' AB projesinin ana sahiplerinden olan Almanya'nın, bu projenin gelecekteki başarısına Türkiye'nin sağlayacağı katkıyı çok iyi bildiğinden kuşkuları olmadığını belirten TOBB Başkanı, küresel düzeyde etkili, dünyanın hassas bölgelerinde özellikle barış ve istikrara katkıda bulunan değişik kültür ve dinler arasında bir uyum modeli sunan geleceğin Avrupa'sı vizyonunun, Türkiye'nin AB'ye katılımıyla gerçekleşeceğini söyledi.
Müzakerelere başlanmasının Türk ekonomisinde yaratacağı dinamizmin, müzakereler sürecinde Türkiye'nin göstereceği ekonomik performansta çok rahat gözlemleneceğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, ''2005 yılında katılım müzakerelerine başlamak istiyoruz. Biz, işadamları planlarımızı bu doğrultuda hazırladık'' dedi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:06