HRİSTOFYAS TÜRK TARAFINI SUÇLADI: ÇÖZÜM İÇİN MÜZAKERELER SÜRMELİ

BBC'nin haberine göre, Kıbrıs Türk makamları, Kıbrıslı Rumlar da dahil Avrupa Birliği vatandaşlarının yarından itibaren sadece kimliklerini göstererek kuzeye geçebileceklerini açıkladılar. İlk kez geçen hafta açıklanan bu kararın Kıbrıslı Rumları pasaport göstermekten kurtaramayacağı düşünülmüştü. Ancak Kıbrıs Türk yönetiminin Ekonomi ve Turizm Bakanı Ayse Dönmezer pasaport gereğinin sadece AB vatandaşı olmalayanlar için uygulanacağını açıkladı. Peki 24 Nisan'daki referandumdan bu yana adanın güneyindeki siyasi tablo nasıl? Kıbrıs Rum siyasetindeki en büyük parti olan iktidar ortağı AKEL'in Genel Sekreteri Dimitris Hristofyas 25 Nisan günü BBC Dünya Servisi'ni ziyareti sırasında BBC Türkçe Bölümü'nün referandum süreci ve sonrasını değerlendirdi. Komünist AKEL partisi, Kıbrıs'ta Annan Planı hakkındaki referandumun ertelenmesi çağrıları ve bu talep kabul edilmediğinde takındığı tavır planın Rum tarafında yüzde 75 gibi yüksek bir oranla reddinde önemli bir etken olarak görülüyordu. AKEL SUÇLU DEĞİL Hristofyas'a referandumdan bir ay sonra geriye baktığında karşı karşıya kalınan sonuç için sorumluluk hissedip hissetmediğini sorduk. ''Ben partimin kararlarından sorumluyum ve bence partim doğru bir aldı'' diyen Hristofyas Kıbrıslı Türklerin duygularını, hayalkırıklıklarını anladığını buna rağmen, gelinen nokta dolayısıyla AKEL'in suçlanmasının doğru bir hareket olmayacağını söyledi. TÜRK TARAFINI SUÇLADI AKEL'in sadece Rum tarafının değil, hem Türk hem de Rum, tüm Kıbrıslıların çıkarından sorumlu olduğunu savunan Hristofyas son haliyle adil ve dengeli olmadığını söylediği plan karşısında Türk tarafının tutumunu da eleştirdi. ''Bence arabulucular ve halkları adına karar verenlerin Türk tarafının da değil, sadece Türkiye'nin talepleri ve kaygılarını göz önüne alması yeterli değil'' diyen Hristofyas, Türkiye'in referanduma gidilen dönemin son günlerinde bir ültimatom verdiğini adadaki Türk siyasetçilerin de bu yönde hareket ettiğini öne sürdü. Türk tarafını ve Türkiye Başbakanı Erdoğan'ı ordu ve siyasi düzenle ilişkilerini göz önüne alırken Kırbıslı Rumlar için asgari kaygıları bile gözardı etmekle suçlayan Hristofyas referandumun ertelenmesini de bu nedenle talep ettiklerini belirtti. AKEL liderine göre Annan Planı hâlâ masada ancak bazı ufak değişiklikler için müzakereler sürmeli. Dimitri Hıristofyas da tüm planın baştan müzakere edilmesinin akılcı olmayacağını kabul ediyor. TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİNİ DESTEKLİYORUZ Uluslararası toplumdan güvenlik ve uygulama garantileri istediklerini tekrarlayan Hristofyas, ''Peki bu noktada plana evet diyen Türk tarafının konumu ne olacak?'' diye sorulduğunda ise ''Türk tarafının kaygılarının zaten karşılandığından eminim. Türklerin şu anda aldığı bir şeyi geri almak istemiyoruz'' dedi. ''Kaygılarımızın Kıbrıslılarla ilgisi yok, adadaki yabancıların aldığı ayrıcalıklardan rahatsızız'' diyen Hristofyas Kıbrıs Cumhurbaşkanı Tassos Papadopulos ile kullandıkları söylemdeki farklılıklar sorulduğunda ise Rum lider ''Bizler insanız, gelir geçeriz. Önemli olan ortak yakınlaşma yolunda ilerlemek ve varolan kırgınlıklara teslim olmamak'' diye konuştu. AKEL Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği yolunda nasıl bir tavır izleyecek? ''Hepimiz Türkiye'nin üyeliğini destekliyoruz'' diyen Hristofyas; AKEL partisinin Türkiye'nin AB üyeliği arzusunu da göz önüne alarak, Kıbrıs'ın Birlik üyeliği konusundaki olumsuz tavrını değiştirdiğini hatırlatarak ''Üyelik bizce Türkiye'nin de çıkarına'' dedi ve Türkiye'nin üyeliğine Kıbrıs'tan veto geleceğini sanmadığını belirtti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:16