YALÇIN PEKŞEN''İN AKŞAM''DAKİ YAZISI:
''DOLAŞTIRMACI'' GAZETECİLİK...
Abdi İpekçi, Uğur Mumcu ve Çetin Emeç gibi ''araştırmacı'' gazetecilerin kim vurduya gitmelerinden sonra ortalıkta araştırmacı gazetecilik meraklısı kalmadı.
Bir süre ne yapacağını bilemeyen medyamız sonunda ''karıştırmacı'' gazetecilik denen bir yöntem buldu.
Kafadan atılmış bir haberi 8 sütuna manşet yapıyordunuz; haliyle ortalığı karıştırıyordu.
''Filanca şahış feşmekan kişiden rüşvet almış'' dediğinizde elinizde belge olmaması da normal karşılanıyordu.
-Rüşvetin belgesi mi olurdu?..
Ne var ki, olayın tarafları açıklama gönderebiliyorlardı. Her işin kolayı vardı: Açıklamayı da manşete çekerek ikinci kez heyecan yaratılıyordu. Olayın doğrusu, her neyse, çöp sepetine atılıyordu.
Bu durumda kimse ne olduğunu anlamıyor, sadece kafalar karışıyordu.
Türk medyası son 10 yıl içinde bu yöntemle epey yol aldı. Gelişmeyi tek cümle ile özetlemek gerekirse;
-Gazete yazdıysa inanma...şeklindedir.
Yöntemin verdiği bir zarar da gerçek haberlere bile artık kimsenin inanmaması.
Bir sürü üçkağıtçının çevirdiği dolaplar
-Yine gazeteler yalan yazmıştır...düşüncesiyle kaynayıp gidiyor.
* * *
Geçen gün Hürriyet gazetesinde daha değişik yöntemin uygulandığına tanık olduk.
Ben adını ''dolaştırmacı'' gazetecilik koyabilirim, ''çarşafa dolaştırmak '' teriminden aldığım ilhamla...
Birinci sayfa haberinde, CHP kurultayından sonra Parti Meclisi seçiminde en çok oyu alan adayın tiyatro oyuncusu Şahnaz Çakıralp olduğu yazılıydı.
Genç ve güzel bir hanım Çakıralp''ın dekoltesine zumlanmış bir fotoğrafla birlikte ''genç tiyatrocunun 658 oyla zirveye oturduğu, ikinci sırada 656 oyla Sinop Milletvekili Engin Altay''ın yer aldığı'' yazılıydı.
* * *
Oysa diğer gazeteler öyle yazmıyordu: Çakıralp''ın gerçekte aldığı oy 648''di ve 40. sırada bulunuyordu.
Elbette bir yanlışlık yapılmış olabilirdi ve eğer bir yanlışlık yapılmışsa düzeltilebilirdi.
Ancak Hürriyet''in olayı düzeltirken takındığı tavır, olayda bir yanlışlık yapılmadığını ortaya koyuyordu.
Yine aynı fotoğraf kullanılarak, yapılan hatanın oyların yanlış sayımından kaynaklandığı belirtiliyor ve ''Yeşil gözlü tiyatrocunun aldığı oylar, dün oyların yeniden sayılmasıyla 8 oy eksildi'' şeklinde veriliyordu.
Yeniden sayma diye bir şey olmamıştı. Rakamlar bir gün önce diğer gazetelerde verilenlerle aynıydı. Sadece Hürriyet sayıları kafasına göre değiştirmişti.
Böylece bir taşla birkaç kuş vurulmuştu.
Sinop Milletvekili Engin Altay gibi kimsenin ilgisini çekmeyecek kazık gibi bir erkek fotoğrafı yerine Şahnaz Çakıralp gibi ''genç, güzel ve yeşil gözlü'' bir hanımın dekolte pozu (hem de iki kez) kullanılarak ilgi çekilmişti. Bu arada çarpıtılmış haber, ikinci bir çarpıtma ile güya doğrultulmuş, böylece yalan da yazılmamıştı.
Eminim, bu olay gazetenin ombudsmanı tarafından ''çocuklara masallar'' bölümünde ''haber namusunun yeni bir kanıtı'' olarak değerlendirilecektir.
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:01