Asayiş
  • 1.11.2008 07:06

HÜSEYİN ÜZMEZ, KIZIN ANNESİNİN KIZLIK ZARINI DİKTİRMİŞ!.

Fatih Altaylı'nın yazısı
Hüseyin Bey siz hep kızlık zarı diktirir misiniz?
Dün akşam Habertürk’teki ilk Teke Tek’in konuğu Hüseyin Üzmez ve saz arkadaşlarıydı.
Üzmez’i programa davet ettiğimiz zaman hemen kabul etti.
Ancak daha sonra avukatı Bülent Demir aradı “Ya benimle beraber katılır ya da katılmasına izin vermem” dedi.
Sonuçta birlikte geldiler.
Üzmez yayından yarım saat önce beraberinde 6 kişiyle beraber geldi.
Program öncesi, programda Hüseyin Üzmez’in dikkatini çekip çekmeyeceğini merak ettiğim için ilginç bir kol düğmesi taktım.
Kol düğmelerinde 1950’lerde çekilmiş bir çıplak kadın fotoğrafı vardı. (Eşimin doğum günü hediyesiydi)
Kol düğmeleri Hüseyin Üzmez tarafından farkedilmedi ama avukatı Bülent Demir’in gözünden kaçmadı.
Ve kendisine söz verdiğimde lafa kol düğmelerinden girdi.
Bazı gazete ve internet siteleri kol düğmeleri söz konusu olduğunda benim kızardığımı yazmışlar.
“Bakalım ne tepki verecekler” diye taktığım kol düğmelerini farketmiş olmalarının beni neden utandıracağını anlamış da değilim.
Hüseyin Üzmez’in Avukatı Bülent Demir ilginç bir şahsiyet.
Sadece Üzmez’in değil, Aczimendi tarikatı lideri Müslüm Gündüz’ün de avukatı.
Eski bir Silahlı Kuvvetler mensubu. Ancak yüzbaşı rütbesindeyken, irticai faaliyetten ötürü TSK’dan ihraç edilmiş. Geçen dönem AKP’den milletvekili adayı olmuş.
Programda kendisine bunları sordum.
Aday olduğunu reddetti. Yüzbaşı rütbesindeyken istifa ettiğini söyledi.
Her ikisinde de yalan söyledi.
Ordudan atılmıştı, aday da olmuştu.
Üzmez ve avukatı, İstanbul Adli Tıp’tan alınan rapora çok güveniyorlar.
Çünkü dava “Küçük bir kıza cinsel istismarda bulunarak ruh ve beden sağlığına zarar verme” iddiasıyla açılmış.
Uludağ Üniversitesi’nin ilk raporu “Ruh ve beden sağlığı zarar görmüştür ancak bunun nedeni tam olarak anlaşılamamıştır” derken, İstanbul Adli Tıp’ın bir kaç gün önce verdiği rapor “Ruh ve beden sağlığı bozulmamıştır” şeklinde olunca Üzmez tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmış.
Program sırasında avukat Demir son raporu ön plana çıkarıp, okudukça ben de ilk raporu ve küçük kızın savcılık ifadesini okuyayım mı diye sordum.
Okumamı istemedi.
Zaten okusaydım RTÜK Habertürk’ü kapatırdı. Çünkü okunacak gibi değildi.
Hatta bir ara “Okuyacağım” diyince Bülent Demir “O zaman agresifleşirim” dedi.
Ben de sinirlenip “Hadi agresifleşin. Çıkalım şuraya” demek zorunda kaldım.
Bu tartışmadan sonra reklam arasına geçildiğinde Hüseyin Üzmez avukatına dönüp “Böyle gerilimli bir ortam yaratma. Eğer tartışma büyürse ben de çıkıp söylenenlerin hepsini yaptım derim” dedi.
Programın en ilginç anlarından biri Hüseyin Üzmez’in tacizle suçlandığı küçük kızın annesini eskiden beri tanıdığını anlatırken söyledikleriydi.
Küçük kızın annesi Hüseyin Üzmez’in sekreteriymiş.
Evleneceği zaman bakire olmadığı anlaşılmasın diye kızlık zarını diktirmesinde Hüseyin Üzmez kendisine yardımcı olmuş.
Üzmez bunu anlatınca “Hüseyin Bey siz herkese kızlık zarı diktirmede yardımcı olur musunuz?”diye sordum.
Programı izlemediyseniz önemli bölümlerini bugün
Habertürk’te yeniden ekrana getireceğiz.
Tabii meşhur olan kol düğmelerini de.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 04:47

İLGİLİ HABERLER