İÇİŞLERİ BAKANINDAN ERDOĞAN'IN DİYARBAKIR MİTİNGİ İÇİN İLGİNÇ UYARI
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, AK Parti’nin
Diyarbakır mitingine biraz fazla beklenti yüklendiğini, bunun doğru olmadığını
belirterek, "Bu, Ağustos 2005’teki Başbakanımızın gidişi gibi bir gidiş değil.
Biz bir halk oylaması sürecindeyiz, bir oylama arefesindeyiz. Burada yapılacak
konuşma ve verilecek mesajları da bir anlamda o oylamanın öncesi olarak düşünmek
lazım" dedi.
Bakan Atalay, Samanyolu Haber kanalındaki "Haber Ankara" programında
soruları yanıtladı.
Referanduma yönelik bir soruya karşılık Atalay, muhalefet partilerinin
"hayır" dediklerini anımsatarak, "Hepsinin tabanında buna ’evet’ verecek büyük
bir kitle var, bunu biliyoruz" diye konuştu.
Bunun bir genel seçim olmadığını ancak bir seçim gibi algılandığını ifade
eden Atalay, "Yüksek Seçim Kurulu bile o havadan çıkamadı bana göre. Aynen seçim
hükümlerini uyguluyor burada. Halbuki bu bir halk oylaması. Seçim yasaklarıyla
ilgili hususlar uygulanmaması lazım ama bizde bu konuda ileri bir yasal düzenleme
de olmamış. YSK, bu çalışmaları yürütürken Seçim Kanunu’ndaki seçim mevzuatıyla
ilgili hususları uygulamış oluyor. Halk oylaması bu manada da bizde gelişmemiş"
dedi.
Atalay, "Boykot çağrıları seçim güvenliği açısından önem taşıyor.
Özellikle Doğu ve Güneydoğudaki vatandaşların gönül rahatlığıyla sandığa
gidebilmeleri için alınan önlemler var mı?" sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Ülkemiz genelinde Hükümet ve İçişleri Bakanlığı olarak bu sürecin
güvenlik içinde yürümesi konusunda her tedbiri aldık. Bu her bölgemiz için böyle
ama güneydoğuda boykotla ilgili söylemler olduğu için orada özel olarak vatandaşı
kimse etki altında bırakmasın yönünde tedbirlerimiz var. O gün özellikle
sokağıyla, caddesiyle, köşe başlarıyla oy kullanılacak binanın çevresiyle her
tedbir ince, bütün detaylarıyla alınıyor. Hiçbir vatandaşımız endişeye
kapılmasın."
-"EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN DEĞİL"-
Anayasa değişikliği ile millet iradesinin önündeki vesayetin ortadan
kalkacağını dile getiren Atalay, "Terör kesiminden gelen açıklamalar bile
muhalefete destek olarak geldi. Buz bunları bilinçli açıklamalar olarak
görüyoruz. Şu anda halk oylamasının aleyhinde açıklamalar olarak görüyoruz"
dedi.
"Demokrasinin Türkiye’de geliştirilmesi için çaba harcıyorsunuz. Bütün
bu çabalar olumlu sonuçlanırsa Türkiye’de neler yaşanacak?" sorusu üzerine de
Atalay, şunları kaydetti:
"Biz de ’egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyoruz. Bu Meclis’in
duvarlarında yazılı. Ama herkes de biliyor, egemenlik kayıtsız şartsız milletin
değil. Bizim en önemli çabamız, gerçekten milletin iradesini söz sahibi yapmak...
Muhalefet, onlar bu vesayet mekanizmasının kalkmasını istemiyorlar, onlar
milletten korkuyorlar. Bu vesayet mekanizmaları hele CHP’nin arka bahçesi olmuş.
Onlar millete gitmek yerine, oralara gitmeyi tercih ediyorlar."
"Düzenleme ile HSYK’nın Yargıtay ve Danıştay’ın tekelinden
çıkarılacağını" belirten Atalay, böylece HSYK üyelerini hakim ve savcıların
seçeceğini söyledi.
-AK PARTİ’NİN DİYARBAKIR MİTİNGİ-
Bakan Atalay, AK Parti’nin Diyarbakır’da yapılacak mitingine katılacağını
söyledi. "Diyarbakır mitinginden nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?" şeklindeki
soru üzerine de Atalay, şöyle konuştu:
"Biraz fazla beklenti oraya yüklendi, doğru değil. Orada tabii bazı
mesajlar verecektir Başbakanımız ama çok olağanüstü beklentiyi yükseltmemek
lazım. Bu, Ağustos 2005’teki gibi Başbakanımızın gidişi gibi bir gidiş değil. Biz
bir halk oylaması sürecindeyiz, bir oylama arefesindeyiz. Burada yapılacak
konuşma ve verilecek mesajları da bir anlamda o oylamanın öncesi olarak düşünmek
lazım. Bütün Türkiye’yi düşünerek o beklentileri ortaya sürmek lazım, diye
düşünüyorum. Yüksek bir beklenti olmamalı."
Terörle mücadeleye bütün partilerin siyaset üstü bakmasının, çözümün en
önemli yolu olduğunu ifade eden Atalay, "Türkiye’de maalesef o olmadı. Giderek
oraya gelecekler. MHP’yi zor görüyorum çünkü MHP bu sorun biterse kendisi de
biteceği için... Başka konularda onun fikri düşüncesi, fazla tezleri yok. MHP
yönetimini kast ediyorum, MHP’li vatandaşlarımızı burada tenzih ediyorum. CHP’nin
giderek bu sorunun çözümü için el birliği yapmaya geleceğine inanıyorum" dedi.
-"HEM DEVLETİN HEM HÜKÜMETİN VALİSİDİR"-
İçişleri Bakanı Atalay, 30 Ağustos törenlerinde Aydın’da yaşanan
polemiğin sorulması üzerine de şunları söyledi:
"Keşke olmasaydı, üzücü olarak değerlendiriyorum. Yani son zamanlar
böyle bir tartışma da var. Önce bir Iğdır valisi ile ilgili, medyaya düştü, ben
’hükümetin valisiyim’ dedi diye. Sonra burada böyle bir şey oldu. Tabii insanlar
belki tam bilmediği için, mülki idarenin görevi çok önemlidir. Mülki idarede
görev yapan vali ve kaymakamlarımız, hem devletin hem hükümetin hem de tek tek
her bakanın temsilcisidirler. Halk oylaması süreci başladıktan sonra izinlerini
de kaldırdık. Onlar kendi illerinde halk oylaması kampanyasının sürecinin huzurlu
yürümesi için ellerinden geleni yapıyorlar.
Hiçbir pankart, hiçbir bilboard hakaret içeremez. Bir iki yerde
Başbakanımıza hakaret içeren şeyler olmuştur. Hassasiyetle görevlerini
yürütüyorlar. Tabii ki hem hükümetin hem devletin hem her bakanlığın orada
valisidir, temsilcisidir. Bir milletvekilimizin, hem televizyonlardan hem de
kendisi ile konuşarak bilgi aldım, ’Hükümetin valisisin’ gibi bir şey doğrusu
nazik değil, uygun değil. Valilerimiz dikkatlidir, bir şey olursa da zaten
uyarırız. Bütün siyasi partilerimize en uygun, en tarafsız tutumu göstermekte
onlar tecrübelidirler."
Atalay, sınır güvenliği konusundaki çalışmalara yönelik bir soru üzerine,
AB’de uygulanan entegre sınır yönetimi sisteminin 4-5 yıl içerisinde Türkiye’ye
adapte edileceğini, bunun için İçişleri Bakanlığında bir koordinasyon birimi
oluşturulduğunu, alana yönelik uzmanlarla sınır kolluğu kurulacağını anlattı.