Gündem
  • 7.2.2010 16:34

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI ELLERİ VE AYAKLARI OLMAYAN AHMET'İN GELECEĞİYLE OYNADI

İSMAİL KABAKDERE -ÇORUM

Küçük Ahmet Osmancık'ın Kumbaba köyünde kolsuz ve ayaksız olarak dünyaya geldi. Aktaş ailesinin sevimli Ahmet'i 4 yaşında geldiğinde Osmancıklı müzik yapımcısı Bilal Çevrim yardım elini uzattı. Çapa Tıp Fakültesi'ne götürülen Ahmet'in sağlıklı bir şekilde ellerine ve ayaklarına kavuşması mümkün değildi. Fakat doktorlar her yıl yapılacak düzenli tedavi ile kemik eklenerek Ahmet'in ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde tedavi yapılmasının mümkün olduğunu söylüyorlardı. Ancak Ahmet'in yüzünü güldürecek tedavi yüksek maliyetleri de beraberinde getiriyordu.

Doktorların küçük Ahmet için verdiği küçük umutları değerlendirmek isteyen müzik yapımcısı Bilal Çevrim, geliri Ahmet'e bağışlanmak üzere bir kaset yapmaya karar verdi. Sanatçı dostları ile görüşen Çevrim'i hiç kimse geri çevirmedi. İbrahim Sadri, Bilal Çevrim, Sezer Bağcan ve Mahalli Sanatçı Gencay'ın yorumlarının yer aldığı "Haydi Ver Elini" adlı bir kaset hazırlandı. Kasetin geliri Osmancık Kaymakamlığı ve İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün 20 Eylül 1998 tarihli izni ile küçük Ahmet'in tedavisi için bağışlandı. Raks'ın ücretsiz basım ve dağıtımını üstlendiği kaset yok satmaya başlayınca küçük Ahmet birden bire ülke gündemine oturdu. Ulusal gazeteler ve televizyonların ilgisini çeken küçük Ahmet'e yardım yapılabilmesi için Osmancık Kaymakamlığı bir hesap açtırdı. Kasetin geliri de bu hesaba yatırıldı.

Biriken para ile Ahmet'in hayata daha umutlu bağlanması için tedavi başlatılacaktı. Fakat İçişleri Bakanlığı tarafından yardım toplamak için gerekli işlemlerin tamamlanmadığı gerekçesi ile banka hesabı bloke edildi. Küçük Ahmet'e yardımcı olan işadamlarına da soruşturma açıldı.

Küçük Ahmet'in tedavi umutlarının suya düşmesi ulusal basında tekrar yankı uyandırdı. Basın kuruluşları küçük Ahmet'i tekrar manşetlerine taşıdılar. Köşe yazarları köşelerinde Osmancık Kaymakamlığı ve Çorum Valiliği'ni eleştirerek küçük Ahmet'e destek verdiler. 4 yaşında iken hukuk savaşına başlayan küçük Ahmet 11 yıl sonra, verdiği mücadeleden galip çıktı. Bloke edilen banka hesabındaki para yasal faizi ile birlikte geri ödendi. 98 bin TL Ahmet'in ailesine teslim edildi. Bu paranın bir kısmı ile bugün 15 yaşında olan Ahmet için bir ev alındı. Paranın bir kısmına da aileye gelir sağlayacak bir servis otobüsü alındı.

HAYALİNDE BİLGİSAYAR MÜHENDİSİ OLMAK VAR

Henüz 4 yaşında iken hayata karşı mücadeleye başlayan küçük Ahmet bugün ilköğretimi bitirmiş bir delikanlı. Osmancık'ta bulunan liselerdeki ortamın kendi şartlarına uygun olmadığı düşüncesi ile ailesi Ahmet'i liseye göndermemiş. Ancak Ahmet liseyi bitirerek ardından bilgisayar bölümü okumak ve mühendis olmak istiyor. Evde oturarak ve hiçbir şey yapmayarak sıkıldığını belirten Ahmet bir bilgisayar sahibi olmak ve internet aracılığı ile kendini geliştirmek, çevre edinmek istiyor. Bu hali ile ne kendisine, ne de insanlara bir faydasının olmadığı düşüncesi taşıyan Ahmet, bir bilgisayarı ve internet bağlantısı olduğu zaman yapacağı araştırmaları ile kendini daha da geliştirerek faydalı bir birey olmayı istiyor. Şimdilik en büyük hayali onun şartlarına uygun bir okulda öğrenim görebilmek ve bir de akülü arabaya sahip olmak.

NİCK VUJİCİC İLE İRTİBAT KURMAK İSTİYOR

Ahmet kendisi gibi doğuştan kolları ve bacakları olmayan Avustralyalı olan 26 yaşındaki Nick Vujicic ile irtibata geçmek istiyor. Vujicic ile ilgili gazetede çıkan bir yazıyı yanından ayırmayarak kendini teselli etmeye çalışan Ahmet, onu aynı kaderi paylaşan bir ağabeyi olarak gördüğünü, Nick Vujicic'in gazetede çıkan yaşam hikayesini okuyarak hayata küsmemek için kendisini böyle teselli ettiğini dile getiriyor.

AHMET ÇOK ŞEYLER YAPMAK İSTİYOR

Ahmet'in bakımı ile ilgilenen anne Yeter Aktaş, "Ahmet'in bakımı yaşı ilerledikçe zorlaşıyor. En büyük isteğim Ahmet'in bezlenmekten kurtulması. Gezmeyi ve arkadaşları ile oynamayı istiyor. Pencereden dışarıyı seyrederken yaşıtlarının bisiklete bindiğini görünce 'benim de kollarım ve bacaklarım oysaydı ben de bisiklete binerdim değil mi anne' dediği zaman yüreğim parçalandı" diyerek duygularını dile getirdi. Sürekli olarak Ahmet'in başını okşayarak ona düşkünlüğünü ve sevgisini gösteren anne, "Allah kimseyi böyle tecrübe etmesin" dedi.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 10:33

İLGİLİ HABERLER