IRAK MİLLİ TAKIMININ HOCASI FENERBAHÇE'YE TALİP OLDU : SAVAŞI KAYBETTİK AMA FENER'İ KURTARIRIZ

Arap dünyasının Fatih Terim’i olarak bilinen Enver Cessam, Türkiye’den gelecek tekliflere açık olduğunu söyledi. 20 yıl Irak Milli Takımı’nı çalıştıran Cessam, sosyal içerikli bir cümleyle Aziz Yıldırım’a da çağrıda bulundu: “Savaşı kaybetik; ama Fener’i kurtarırız.” Arap dünyasının Fatih Terim’i olarak bilinen ve Türk futbolunu yakından takip eden Iraklı teknik direktör Enver Cessam, “Savaşı kaybettik; ama F.Bahçe’yi kurtarabiliriz.” dedi. Teknik direktör arayışı içerisinde olan F.Bahçe yönetimine gazetemiz aracılığıyla çağrıda bulunan Cessam, “Başkan Yıldırım’dan teklif bekliyorum. Yıllarca Arap ülkelerinde çalıştım. F.Bahçe’yi şampiyon yapacağıma inanıyorum.” şeklinde konuştu. 20 yıl Irak Milli Takımı’nı çalıştıran Enver Cessam, 1994'te Saddam Hüseyin’in oğlu Uday’ın aleyhinde konuştuğu için adeta sürgüne gönderildi. O günden bu yana Ürdün, Sudan, Katar ve Yemen gibi değişik Arap ülkelerinde teknik direktörlük yapan Cessam, buna rağmen Uday’a ceza olarak her yıl 4 bin dolar para ödemek zorunda kaldı. “Bir kez Uday aleyhine konuştum, Irak’taki antrenörlük hayatım bitti.” diyen Cessam, artık ülkede futbolun daha profesyonel bir şekilde gelişeceğine inandığını söyledi. Uday’ın 90’lı yılların başından itibaren başarılı futbolcu, teknik adam ve takımları cezalandırdığını anlatan Cessam, Irak Genç Milli Takımı’nı Asya Oyunları’nda ve 1989’da Suudi Arabistan’da düzenlenen uluslararası bir turnuvada şampiyon yaptığını ifade etti. Türk Milli Takımı, F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş başta olmak üzere Türk futbolunu yakından takip eden Cessam, uluslararası başarılarda Türk halkı gibi sevindiğini dile getirdi. “Spor hayatınıza Türkiye’de devam etmek ister misiniz?” şeklindeki sorumuza sosyal içerikli ve esprili bir cevap veren Enver Cessam, “Savaşı kaybettik; ama F.Bahçe’yi kurtarabiliriz.” şeklinde konuştu. Cessam, Türk kulüplerinden gelecek her teklife açık olduğunu belirterek futbol sayesinde Irak–Türkiye ilişkilerinde yeni pencereler açılabileceğini söyledi. Cessam, iki ülkenin milli takımları ve kulüpleri arasında maçlar yapılmasını da istedi. Yaklaşık on yıldır Irak’ta yasaklı bir spor adamı olarak gezdiğini ve buna çok içerlediğini anlatan Cessam, “Futbol, çok hızlı bir şekilde gelişme sürecine girecek. Buna inanıyorum.” dedi. Bağdat’ta zenginlerin oturduğu Kerrade semtindeki bahçeli evinde ikram ettiği Türk kahvesiyle futbolun kendisine kazandırdığı çok kültürlülüğün güzel bir örneğini de sergiliyen Cessam, kazandığı kupalarla çektirdiği fotoğraflara bakarken duygularını gizleyemedi ve uzun süredir meşin yuvarlağa elini süremediğini de sözlerine ekledi. Vietnam maçına hazırlanıyorlar Enver Cessam Türkiye’den gelecek tekliflere açık olduğunu söylerken, Irak Olimpik Milli Takımı’nın futbolcuları da 2004 Atina Olimpiyat Oyunları elemelerindeki Vietnam maçına hazırlanıyorlar. ABD işgaline uğrayan iki ülkenin karşılamasından galip ayrılan tarafın kendileri olması için yoğun şekilde çalışan Iraklı futbolcular, toprak sahada günde iki idman yapıyorlar. Günlerdir aradığımız ve sonunda Sahap Stadı’nın karşısındaki Zeyyune’de bulduğumuz futbolcular, “Vietnam ile Bağdat’ta oynayacaktık. Savaş çıkınca maç ertelendi. Henüz tarih belli değil. Fakat kazanan taraf biz olacağız.” diyorlar. Vurulmuş askeri araçlarla dolu sahada çalışan futbolculardan Çuna, futbolu özgürlük olarak tarif ediyor ve, “Özgürlük toprak ya da çim sahada değil, insanların içinde.” diyor. Zeyyune gençlerinden oluşan takıma 3 güzel gol atan İvan Çuna, Kaleşnikof sesleri altında futbol dersi veriyor karşısındakilere. İran ve Tayland’dan transfer teklifleri alan Çuna, Uday korkusu yüzünden teklifleri değerlendirip yurtdışına çıkamamış. “Şimdi bir Türk takımında oynamak isterim. G.Saray neden olmasın.” diyor. Orta sahada oynayan Fahir Said, “Uday yüzünden bütün iyi futbolcular Irak’tan uzaklaştı” diyor ve ekliyor: “Kaçanlar bile Uday’ın tehditlerinden kurtulamadı. Onların yurtdışında futbol oynamamaları için her türlü tehdit ve girişimde bulundu. Futbolcuların dayak yemesi, hapse atılması, saçlarının kazıtılıp cezaevinde haftalarca bekletilmesi. Anlatılanların hiçbiri söylenti değil. Hepsi doğru.” Kaleci Ehsen ise, “Cezalandırılan futbolcuların hepsi Riyadiye’ye gönderiliyordu. Sebebini bile bilmediğim halde 2 hafta bu cezaevinde kaldım. Saçlarımı sıfıra vurdular. Sakal ve bıyıklarımı hatta kaşlarımı bile kazıdılar.” şeklinde konuşuyor. Bağdat’a bombaların düşmeye başlamasıyla birlikte birçok futbolcu şehir dışına kaçmış. Takımın son teknik direktörü Adnan Hamid de Bağdat’ın düşmesiyle kayıplara karışanlar arasında. zaman Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:53