Dünya
  • 26.6.2005 03:25

İRAN'DA BİR NALBANTIN OĞLU OLAN SOKAK ÇÖPÇÜSÜ NASIL CUMHURBAŞKANI SEÇİLDİ?

Tahran Belediye Başkanı Ahmedinecad, oyunu kullanırken, ‘İran’ın naçizane hizmetkarı ve sokak çöpçüsü olmaktan gurur duyuyorum’ demişti. Ahmedinecad (49), işte bu mütevazı tavrıyla sokaktaki insanın kalbini fethetti. İran’ın din adamı olmayan ilk cumhurbaşkanı oldu.

Maaşla geçinen temiz yönetici

Hep yoksul babası imajı verdi. Yolsuzluklardan, petrol zenginliğinden pay alamamaktan bezen halk nezdinde etkili olan bu kampanyada ‘sadece öğretmen maaşıyla geçinen temiz ve dürüst bir yerel yönetici’ imajı çizildi.

Halkın yanında oldu

Kılıksız haliyle düşük gelirli olduğu imajını kuvvetlendirdi. ‘Çocuklarım o kadar çok internet kullanıyor ki, telefon paralarını ödeyemiyorum’ diyerek halka dert yandı.

Uyarılar etkisiz kaldı

Rakiplerinin, Ahmedinecad’ın aşırı görüşleriyle ilgili uyarıları hiç etkili olmadı. Genç kızlar bile ‘halkın sorunlarıyla ilgileniyor’ diye ona oy verdi.

Saflık ve temizlik vaadi

Kendisini köktenci olarak tanımlayan Ahmedinecad, devrimin ilk yıllarındaki saflık ve temizliği vaat etti. Mollalar, Hatemi dönemindeki yozlaşmadan, kadınların açılıp saçılmasından, nikahsız çiftlerin sokaklarda flört etmesinden çok şikayetçiydi.

Reformcular silikti

Reformcu gazeteci Omid Memaryan’ın analizine göre, aydınlar, ülkenin kaderini belirleyen en önemli unsurun seçmen olduğunu, her oyun bir değeri olduğunu unuttular. Bu da popülizmin kazanmasını sağladı. Reformcuların adayı Mustafa Moin’in net bir liderlik sergileyemedi. 

Nalbantın oğlu
 

İran’ın yeni cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, Garmsar kentinden bir nalbantın oğlu. Kariyerinde, mühendislik doktorası, Erdebil valiliği ve Tahran belediye başkanlığı var. Devrimin ilk dönemlerindeki sıkı İslami kurallara inanıyor. Belediye asansöründe harem-selamlık uygulamasına uzanan bu katı inanç şimdi reformcuları çok korkutuyor.

KÖYLÜLERİ Ahmedinecad’a soruyorlar: ‘Günün birinde başkan olursan, sarayda oturur musun? Yanıtı şöyle oluyor: ‘Her İranlı’nın birer sarayı olursa otururum.’ Kimine göre alçakgönüllü, kimilerine göre de popülist olan bu yaklaşım Mahmud Ahmedinecad’ın temel düsturunu oluşturuyor. Nitekim cumhurbaşkanlığı seçimini de böyle kazanıyor. Tahran Belediye Başkanı olarak kendisini ‘çöpçü’ diye tanımlaması prim yapıyor.

Babası nalbant olan Mahmud Ahmedinecad, Garmsar şehrinde doğdu ve bir yaşındayken ailesi, daha sonra belediye başkanı olacağı başkent Tahran’a göç etti. İran Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nde (IUST) inşaat mühendisliği bölümünden mezun oldu ve doktora yaptı.

1986’da, İran-Irak savaşı sırasında, Devrim Muhafızları’na katıldı ve daha sonra altıncı kolorduda baş mühendis oldu. Ahlak ve giyim-kuşam zabıtası Besci’nin eğitmenliğini yaptı. 1993’ten 1997’ye kadar yeni kurulan Erdebil şehrinde valilik yaptı. Ahmedinecad 2003’te Tahran belediye başkanı seçilene kadar çok tanınan bir isim değildi. Yenilikçi belediye başkanlarının getirdiği yenilikleri tersine çevirdi ve belediye binalarında kadın/erkek asansörlerinin ayrılması gibi kurallar koydu.

Hemşehri adlı günlük gazetenin de başına geçti. Burada çalışan bir gazeteciyi, kendisine uygunsuz bulduğu bir soru sorduğu için işten kovdu ve daha sonra gazeteciyi Türkiye ve Azerbaycan Cumhuriyeti için ajanlık yapmakla suçladı. Seçim kampanyasında ABD aleyhinde konuşan tek adaydı. Oysa rakibi Haşimi Rafsancani, ABD’yle diyalog mesajları veriyordu. BM’yi İslam dünyası karşıtı ve tek taraflı olmakla suçladı ve BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin veto hakkına sahip olmasına şiddetle karşı çıkarak, ‘Küresel kararlar sadece birkaç ülkenin oylamasına bırakılamaz, nüfusu neredeyse 1.5 milyar olan İslam dünyası da aynı hakka sahip olmalıdır’ dedi. İslamcı Mühendisler Cemiyeti üyesi de olan Ahmedinecad, İran rejiminin yurt dışındaki muhaliflere karşı düzenlediği suikastların ardındaki isim olarak gösterildi. Ancak bu iddayı destekleyen bir kanıt bulunmuyor. 

Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:25

İLGİLİ HABERLER