Medya
  • 8.9.2005 11:51

''''İSLAMİ SOSYETE'''' OLUR MU?

Son Günlerin Tartışma Konusu ''''İslami Magazin''''i Yeni Şafak gazetesi yazarı Fatma K. Barbarosoğlu 8sutun için değerlendirdi. Sorularıma yanıt veren Barbarosoğlu, ''''Yeni zenginler ekonomiye bir canlılık getirirler ama yerleşik değerleri alt üst ederler'''' diyor. Bir “İslami sosyete”den söz edebilir miyiz? Yeni zenginler olgusu ile eski radikaller olgusu birleşerek islami liberal söylem gibi bir sentezi ortaya çıkarttı. Yeni zenginler çalkantılı dönemlerde ortaya çıkar ve toplumsal çalkantı onların sınıf atlamasını hızlandırır.Ne var ki sınıf atlamış, fakat hayat tarzını, atlamış olduğu sınıfa göre henüz içselleştirememiş kişiler her şeyin daha fazlasını ve daha gösterişlisini göz önünde tüketerek var olmaya çalışır. Yeni zenginler ekonomiye bir canlılık getirirler ama yerleşik değerleri alt üst ederler.Yeni zenginlerin yaptığı ilk iş kendilerini daha önce algılamış oldukları üst kimliği tarumar ederek yeni kimlik edinme çabasıdır.Bu çaba da genellikle yozlaşan kültürün yapı taşıdır. Müslümanlar para kazandıkça “alternatif” hayat arayışına girdi. Alternatif arayışlar daha önce ihtiyaç olmayan durumları ihtiyaç olarak belirginleştirirerek ana damara eklemlenmeyi kolaylaştırdı. Alternatif tatil arayışı bikinili kadınlar plajını meşrulaştırdı Müslümanların indinde. Bu bir “kaymak tabaka” mı? Yekpare bir tabakadan bahsetmek mümkün değil. Kaymak tabaka diye bir tabaka var mı? Henüz bir kaymağın oluşmadığını, kaymaklaşma çabalarının olduğunu düşünüyorum.Çünkü kazanılan paraya paralel bir sosyal ve kültürel aktivite olmadan tabakanın kaymaklaşması söz konusu olamaz gibi geliyor.Çünkü kaymak tabaka tabiri pek çok manasının yanı sıra pürüzsüzlüğü ifade ediyor. Müslümanların şimdi özel bir magazini olması, gazetelerde buna yer ayrılması nasıl yorumlanmalı? Parayı harcayanlara, basının da bunları özel haber yaparak katılmasını nasıl buluyorsunuz? Ahmet Taşgetiren “Onlar bizim günahımızı seviyor” diyor. İslami kesim hakikaten de parçalı medyada (renkli mi demeliydim?) haber değeri olarak ya aşırı bir söylemin öznesi olarak ya da bak onlar da bizim kadar günahkar anlayışı içinde yer alabiliyor.Para paydasında eşitlenmeye razı oluyorlar artık.On yıl önce para paydasında eşitlenmeye de itirazları vardı.Rejimlerin bekası parayı rahat harcayanların konforuyla doğru orantılı.Yani Müslümanlar da benim gibi tükettiği zaman sorun yok diye düşünüyorlar. “Ben seni kendime benzetirim. Mekanda eşitlenmeye hayır, ama tüketim kodlarında eşitlenmeye evet. Benim ile aynı markayı giyebilirsin.Bu beni mutlu eder.Ama sen onları evinde giyeceksin ben her yerde. Ben seni denetleyebilirim.Eteğini uzun, bluzunu fazla kapalı bulabilirim.Ben sana modanın kriterlerini uygulayarak kendime benzeyen kılabilirim.Ama sen beni dinin kriterleri ile yargılamaya kalkma.” Gelinen nokta bu.Kaymak tabaka dedikleriniz bu kriterlere bedenleri ve tüketim aşkları ile eşlik ediyor. (www.8sutun.com) Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 11:10

İLGİLİ HABERLER