
İşte AK Parti'nin en çok oy kaybettiği iller
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) üst üste 6. kez genel seçimden birinci parti çıktı. Ancak aynı zamanda 7 Haziran 2015'ten sonra 2. kez Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) çoğunluğu sağlayamadı. Son genel seçime göre oy oranı yüzde 50'den yüzde 42'ye düşen AKP, resmi olmayan sonuçlara göre 295 milletvekili çıkardı.
Meclis'teki sandalye sayısı 550'den 600'e yükseldi ancak AKP sandalye kaybeden tek parti oldu.
Birçok yorumcu AKP'nin esasında seçmen tarafından uyarıldığı görüşünde.
AKP artık TBMM'de yasa çıkarmak için Cumhur İttifakı'nın ortağı Milliyetçi Hareket Partisi'ne (MHP) ihtiyaç duyacak.
MHP'nin 49 milletvekili çıkarması bekleniyor. Böylece Cumhur İttifakı'nın milletvekili sayısı da toplamda 344'e ulaşıyor. Cumhur İttifakı'nın milletvekili sayısı, yasa çıkarmak için yeterli olsa da erken seçim ilan etmek, cumhurbaşkanı hakkında soruşturma başlatmak ve anayasa değiştirmek için ise yeterli değil.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Pazar akşamı ilk sonuçların gelmesinin ardından Huber Köşkü önünde kendisini bekleyen kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, "Parlamentoda her ne kadar hedefe ulaşamadıysak da, inşallah elimizden gelen bütün gayretlerimizle Cumhur İttifakıyla çözmenin gayreti içinde olacağız." dedi.
Peki, AKP, MHP'ye bağımlı bir partiye mi dönüştü ve bu birliktelik sistemde bir tıkanmaya neden olur mu? Bu konuda uzmanlar ikiye ayrılmış görünüyor.
'AK Parti'ye muhalefet edecek cesarette bir seçmen değil'
Geçmişte bazı AKP hükümetlerinde Kültür ve Turizm Bakanı olarak görev alan Ertuğrul Günay, sandıktan çıkan uyarının doğru okunması gerektiğini söylüyor ve ekliyor:
"AK Parti, geçen seçime göre 8 puan kaybetmiş. 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde neredeyse tek başına yüzde 52 oy alan Sayın Erdoğan bu seçimde MHP'nin bir 10 puanlık desteğiyle aynı rakamı elde etmiş görünüyor. Bu, iktidar partisi açısından 7 Haziran'dan sonra yaşanmış olan bir zafiyet."
TOBB Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Burak Bilgehan Özpek de seçmenin, AKP'den memnuniyetsizliği olduğu görüşünde.
Ancak AKP'nin kaybettiği seçmeni, "AK Parti'nin makbul ilan ettiği partiye geçti" diye değerlendiriyor. Özpek, "makbul"ü ise şöyle açıklıyor:
"AK Parti bütün seçim kampanyasını, AK Parti ve MHP dışındaki partilerin makbul, meşru olmadığı ve bir güvenlik sorunu olduğu üzerine kurdu. Dolayısıyla insanlar AK Parti'den memnun değil ancak devlet nezdinde meşru olmayan, kriminalize edilen partilere de oy vermek istemiyor.
"Bu seçmen AK Parti seçmenidir. Memnuniyetsiz, biraz da kırılgan bir seçmendir. Ancak AK Parti'ye muhalefet edecek cesarette bir seçmen değildir."
'Seçmen, İttifak dışına hareket etmedi'
Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Şahin de oy oranındaki düşüşün en önemli nedenleri arasında milletvekili listelerinin olduğunu söylüyor. AKP'nin oyunun azaldığını ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a güvenin tam olduğunu belirten Şahin, sözlerine şöyle devam ediyor:
"Ancak parti konusunda seçmen hem teşkilatlara hem de Sayın Cumhurbaşkanı'na mesaj verdi. Cumhurbaşkanımız da bu mesajı aldığını, seçim gecesi konuşmasında söyledi. Çünkü arada tam 10 puanlık bir fark var. Bu da az bir puan değil ve 8 ay sonra yerel seçimler var. Şu an bence yeni bir süreç başlıyor."
AKP'ye yakınlığıyla bilinen araştırma şirketi ANAR'ın başkanı İbrahim Uslu da ekonomik dalgalanmaların partiye bir fatura ödeteceğinin belli olduğunu söylüyor.
Erken seçim kararı alınmadan önce de AKP oylarında belli düşüşler gözlemlediklerini aktaran Uslu, "Fakat burada AK Parti açısından önemli olan husus, bunların ittifak dışına hareket etmemiş, Cumhurbaşkanlığı'nda da Tayyip Erdoğan'a oy vermiş olması" diyor.
'MHP'ye bağımlılık atılacak adımları zorlaştıracak'
Cumhurbaşkanlığı sisteminde koalisyon, parlamenter sistemdeki gibi işlemiyor.
Ancak Meclis aritmetiğine bakıldığında çoğunluğu elde etmek için partiler arası ittifak gerekiyor. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da buna işaret ediyor ve "Sanıyorum ki MHP, AK Parti'nin politikalarını biraz ipotek altına almış olacak" diyor.
Günay AKP'nin MHP'ye bağımlı bir parti haline gelmesini AKP açısından "büyük talihsizlik" sayıyor.
Günay, "Çünkü AKP, son bir-iki yıllık uzlaşma dışında MHP'nin politikalarıyla uzlaşmayan bir çizgi izledi. Bu bağımlılık, AK Parti'nin bazı konularda atacağı adımları zorlaştıracak" değerlendirmesinde bulunuyor.
2000'li yıllarda MHP'nin DSP ve ANAP koalisyonu içinde çıkardığı sorunların bilindiğini aktaran Ertuğrul Günay, şöyle devam ediyor:
"Türkiye siyasetini bilenler, MHP'nin nasıl bir tutuculuk içerisinde olduğunu hatırlıyorlar. Şu an o zamandan daha gelişmiş ve dünyayı okumuş bir MHP yok. O yüzden AK Parti'nin işinin zor olduğunu düşünüyorum.
"Bu yeni dönemde hem ekonomik hem demokratik sorunların çözümü konusunda AK Parti'nin eli zorlanacak. AK Parti, milliyetçi bir parti değil aslında. Fakat siyasetin zorlamasıyla oraya doğru savruldu. Bu çizgiyi sürdürmesi halinde oy kaybedecek. Oy kaybı MHP'de mi kalır yoksa dışarıya mı taşar onu söylemek için erken. O nedenle önümüzdeki süreç sıkıntılı olacak."
'Bahçeli sonsuz destek verecek'
Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Şahin ise MHP ile sıkıntı yaşanacağına yönelik yorumlara katılmıyor. Şahin'e göre, bu yorumu yapanlar, eski sistemi göz önünde bulunduruyor.
Şahin, "Yeni sistem böyle değil" diyor ve ekliyor:
"Bunu anlamakta niye zorlanıyorlar anlamıyorum. Çünkü burada yürütmeye bir kişi yetkilendirildi. 'Sen takımını kurmakta hürsün' diyor sistem. MHP'ye, Meclis'te ihtiyaç olur. Hem Cumhurbaşkanı hem de Devlet Bahçeli'den gelen açıklamalara baktığımız zaman bu süreci devam ettirmek istedikleri gözüküyor. Birbirlerinin önemli hassasiyetlerine dikkat ederler. Bunu tamamen bir partiye bağımlılık olarak yorumlamamak gerekiyor."
Prof. Dr. Mehmet Şahin ayrıca MHP lideri Devlet Bahçeli'nin AKP'ye özellikle "ekonomi ve terör noktasında sonsuz destek vereceğini" düşünüyor.
BBC TÜRKÇE
Güncellenme Tarihi : 27.6.2018 02:26