Medya
  • 5.11.2003 14:11

İŞTE MEDYADA DOLAŞAN DEDİKODULAR

Medya dedikoduları Sayın okurlarım. Biliyorsunuz dedikoduyu sevmem (!) Ama sizin gül hatrınız için kulağıma gelen bazı ''ön bilgileri'' paylaşacağım. Bakın duyun okuyun ama lütfen kimseciklere söylemeyin, aramızda kalsın anacım... Duayen spiker nereye? * Bizim alemde pek sevilen ve yazılarına itibar edilen Saygı Öztürk kardeşimiz bir süredir Star'da yazmıyor. Galiba Doğan Grubu'na doğru bir geçiş hazırlığı varmış. * Televizyon gazetecisi Tayfun Talipoğlu'nun AK Parti'den Çankaya Belediye Başkan adaylığı teklifi aldığı, ancak burasını değil bir başka yeri, galiba da Ürgüp'ü istediği konuşuluyor. Ah keşkem keşkem!.. * Çankaya Belediyesi'nin halihazırdaki başkanı Haydar Yılmaz'a bu durumu söyledim. Bana ''Karşıma keşke Tayfun çıksa. En kolay alt edeceğim rakip olur'' dedi (valla dedi). * Ben de ona ''Tayfun siyasete atılacak kadar kötü gazeteci değildir'' dedim (valla dedim). * Çok çok ünlü ve duayen bir bayan haber spikeri, çok çok büyük bir kanala, çok çok özel hayatlarla ilgili bir program hazırlığı içinde. MED Yapım tarafından hazırlanan proje sır küpü gibi saklanıyor. Ben biliyorum ama hayatta daha fazlasını söylemem, he he hee!... Teksoy görevde * Yine bir başka çok ünlü bayan şarkıcı (baş harfi S) çok komik bir çocukla (baş harfi A) çok büyük bir kanala şov hazırlığı içinde. Bunu da biliyorum ama bunu da söylemeeem... Acuk merak edin di mi?.. * Saadettin Teksoy Alman medyasından Hac Belgeseli hazırlaması için akçası külliyetli bir teklif almış. Şimdi bunun hazırlığı içindeymiş. Gezsen Anadolu'yu * Coşkun Aral 30. meslek yılı için müthiş bir fotoğraf sergisi planlıyormuş. Ayrıca özel otobüsüyle Anadolu'yu karış karış gezip bu sergiyi köylere kadar dolaştıracakmış. * Nebil Özgentürk yönetmenliğini kendi yapacağı bir film için muhteşem bir öyküye senaryo yazmaktaymış. * Can Dündar çok yakın bir arkadaşının (meslektaşının) kendisine attığı ''feyk'' yüzünden yöneticilerine karşı mahcup olmuş... Elçiye zeval olmaz!.. Aslında bu tür yazıları en güzel köşe komşum Emre Aköz kardeşim yazar. Lâkin mail bana gelince elçiye zeval olmaz kabilinden yazıyorum. Sevgili reklamcı dostlar olaya bir de bu gözle baksın lütfen. Bendensin denilir mi? İyi çalışmalar, bahsetmek istediğimiz konu, Cola Turka'nın televizyonlarda yayınlanan son reklamı. Ramazan için özel hazırlanan iftar vakti reklamı. Biz burada Türk insanına ve onun dine bakış açısına hakaret edildiğini düşünüyoruz. Sebebine gelince; çok iyi bir şekilde Türkleştirdiğimiz David, orucunu açmak için top atışını bile yeterli görmezken, muhtemelen çocukluğundan beri oruç tutan bir amcamız, sabırsızlık içerisinde, iftar sofrasının başında, bize öğretilen orucun sabır ve tevekkül olduğu inancının aksini yaparak David'i ısrarla sofraya çağırıyor. Hangisine yanayım? Bizce bu tam bir aymazlık! David'i Türkleştirdiğimize ve inançlı bir kimse haline getirdiğimize mi sevinelim, yoksa kendi inançlarımızı kaybettiğimize mi üzülelim? Bu nasıl bir reklam ve reklamcılık mantığıdır. Savaş Ay Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:59

İLGİLİ HABERLER