Gündem
  • 29.11.2004 11:10

KARADAYI, SUİKASTA KARŞI AŞÇI GÖNDERDİ

Eski GATA Komutanı, emekli Tümgeneral Prof. Dr. Ömer Şarlak, henüz piyasaya çıkmayan ''Kışladan Kampüse'' adlı kitabında, İnönü Üniversitesi rektörü olduğu dönemde Malatya'ya açılışa gelecek olan dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve birçok önemli konuğun zehirlenme ihtimaline karşı Türk Silahlı Kuvvetleri'nden aşçı istediğini anlattı. Demirel ve önemli konuklar Malatya'daki rektörlüğü döneminde aşırı dinci grupların sözlü saldırılarına uğradığını kaydeden Şarlak, 1996 - 1997 eğitim yılının açılışı ve Turgut Özal Tıp Merkezi'nin hizmete giriş töreniyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Demirel'in yanı sıra birçok bakanla Özal ailesinin yemeklerine zehir katılmasından endişe duyduğunu belirten Şarlak, şunları kaydetti: ''Genelkurmay Başkanı ve Afyon Lisesi'nden sınıf arkadaşım olan Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'ya telefon ederek, iki üç gün süreyle aşçı yardımlarını istedim. Karadayı Paşa sağ olsun, Süreyya Üzmez binbaşı ve çalışma arkadaşlarını Malatya'ya gönderdi.'' Özden'e 'Seni GATA'da öldüreceğiz' tehdidi Şarlak, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden'le yaşadığı bir olayı da şöyle anlattı: ''Özden'le odasında çay içerek sohbet ettim. Bu sırada Yekta Bey kendisine gönderilmiş imzasız bir tehdit mektubunu gösterdi. Mektupta 'Seni Gülhane'de doktor kıyafetli bir adamıma öldürtüp intikamımızı alacağız' diyorlardı. Değerli dostuma Gülhane'de güvenlik sisteminin çok iyi olduğunu söyledim.'' PKK'dan 'astsubaya izin ver' mektubu GATA'nın emekli komutanı Prof. Dr. Ömer Şarlak, anılarında PKK'nın gönderdiğini belirttiği ''Taş kafalı Şarlak Paşa'' başlıklı bir mektuba da yer verdi. Şarlak'ın anlattığına göre, mektupta, GATA'ya tedaviye gelecek, 18 teröristi öldürdüğü için madalya kazanmış bir astsubaydan söz ediliyor. Mektupta, bu kişiyi ameliyat ettikten sonra en az bir ay istirahat vermesi, bu süre içinde memleketine gönderilmesi saygısız bir üslupla isteniyordu. Şarlak, kitabında, yaptığı araştırmalar sonucu, bu gazinin gizlilik içinde GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi'ne götürüldüğünü, istiharat süresince de memleketine gitmesine izin verilmediğini yazdı. Çiller'in en çok sevdiği paşalar Şarlak, dönemin Başbakanı Tansu Çiller'le anısını ise şöyle anlattı:''Tansu Hanım'la Özer Bey'in bulundukları odaya davet edildim. Tansu Hanım, 'Özer'le hep aramızda, sizi evinizde ziyaret edebilsek diye konuşuruz ama fırsatımız olmadı. Orduda en sevdiğimiz iki paşa vardır. Güreş Paşa ve Şarlak Paşa'yı çok severiz. Yaş haddi nedeniyle emekli oluyorsunuz. Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı veya büyük hastanelerden birinin başında sizi görmekten çok memnun olacağım.' Başbakan'a 'Teşekkür ederim. Şimdilik bir görev istemiyorum' dedim.'' (MİLLİYET) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:22

İLGİLİ HABERLER