Gündem
  • 24.2.2011 13:37

KILIÇDAROĞLU'NDAN 'SEÇİM İTTİFAKI' AÇIKLAMASI

EDA IŞIK
ANKARA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Grup Başkan Vekili Muharrem İnce'nin Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci Soner Yalçın ile aralarında geçen diyaloglara ilişkin savcılık tutanaklarının yayınlanmasına tepki göstererek, "Bu soruşturma dosyaları kimler tarafından servis ediliyor? Bunu servis eden kişi unvanına cumhuriyet savcısı sözcüğünü koyabilir mi? Bu cumhuriyet savcısı mı bunu yapıyor, yoksa belli çevrelerin savcısı mı bunu yapıyor? Asıl sorulması gereken bu" dedi.

Parti Meclisi (PM) öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, bugünkü toplantıda Türkiye gündeminin yanı sıra gençlik raporunun sunulacağını, seçimlere hazırlık çalışmalarını ele alacaklarını söyledi. Bir gazetecinin 'Küskünlerin partiye geri dönmesi konuşulacak mı?' yönündeki sorusuna Kılıçdaroğlu, "Yoğunluğa göre, eğer PM yoğunluğu fazla olmazsa görüşürüz. Ama yoğunluk olursa bir dahaki PM toplantısına da kalabilir" yanıtını verdi.

Ön seçim olup olmayacağına ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, "O konuda çalışmalar devam ediyor. Hangi illerde ön seçim, hangi illerde eğilim yoklaması, hangi illerde genişletilmiş ön seçim yapılacağı çalışmalarımız devam ediyor. Bu konuda henüz çalışmalarımız sonuçlanmadı" dedi.

Bir gazetecinin 'Dün bir televizyon programında seçimlerde başarısız olan il ve ilçe örgütlerinin düşmesine ilişkin tüzük değişikliği yapılacağına ilişkin çalışmalar olduğunu söylediniz. Bu konuyu da görüşecek misiniz?' yönündeki sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Hayır. Onu kurultayda yapılacak hazırlıklar için söyledim. Partinin kendi içerisinde demokratik bir yapıya kavuşması, parti içinde örgütlerle ilgili subjektif değil, objektif kararların geçerli olması için öyle bir örnek vermiştim. Yapılacak seçimlerde bir il veya ilçede CHP'nin oyları oransal olarak düşmüşse oradaki yönetimin otomatikman düşeceğine ilişkin bir düzenleme öngörülüyordu. Bunu ifade etmiştim. Dolayısıyla başarının temel ölçüsü CHP'nin oylarının her il veya ilçede arttığını görmektir. Eğer
oylar düşüyorsa demek ki oradaki yönetimde bir sorunumuz var. Bizim görevden almaya gerek kalmayacak, düşündüğümüz değişiklik gerçekleşirse otomatikman düşmüş olacak."

'Dersim'de yaşananlara ilişkin özrü de içeren bir rapor olacak mı?' yönündeki soruya Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan 'Elimde Dersim ile ilgili belgeler var, açıklayacağım' demişti. Bu soruyu Sayın Başbakana söyleyin. Eğer Dersim ile ilgili bütün arşivleri CHP'ye açarsa göreceksiniz çok şık rapor çıkacaktır ortaya. Sayın Başbakan orada yaşanalar ilgili devletin arşivlerini açsın. Açmıyorsa korkuyordur, açmıyorsa yürekli değildir. Yürekli adam konuşmaz, bütün belgeleri açar kamuoyuna" yanıtını verdi.

ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan'ın AK Parti'ye karşı direniş çağrısı yaptığının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Sivil toplum örgütleri kendi aralarında güç birliği yaparlar. Buna saygı duyacağız" dedi.

Bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Biz diğer partilerle güç birliği yapmayacağız" diyerek ittifak kapısını kapattı.

Bir gazetecinin 'Van ile ilgili CHP'nin bir raporu var mı?' yönündeki sorusuna Kılıçdaroğlu, "Van toplantısı ile ilgili CHP'nin herhangi bir raporu söz konusu değil. Orada yapılan görüşmeler konu başlıkları itibariyle özetlenmiştir. Özetlemeyi yapan da toplantıyı yöneten hocamızdır. Dolayısıyla daha sonra bir değerlendirme yapılacak yine o ekip tarafından. O değerlendirme CHP'ye sunulacak. Ama bu değerlendirme CHP'nin değerlendirmesi değil. Orada ortaya çıkan görüşlerin, tartışmaların bir özeti şeklinde olacak" diye konuştu.

CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce ile ilgili gazetelere yansıyan haberlerin anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Sorunun şu olması gerekir; benim bildiğim kadarıyla yasalarda soruşturmanın gizliliği esas, özel hayatın gizliliği esas. Bunu da biliyoruz. Gazetecilerin sorması gereken şu değil mi? Bu soruşturmalar eğer gizli yapılacaksa bu soruşturma dosyaları kimler tarafından servis ediliyor? Bunu servis eden kişi unvanına cumhuriyet savcısı sözcüğünü koyabilir mi? Bu cumhuriyet savcısı mı bunu yapıyor, yoksa belli çevrelerin savcısı mı bunu yapıyor? Asıl sorulması gereken bu. Eğer hukuk devletinde özel yaşamın gizliliğini ihlal edecekse biz de elimizdeki bütün belgeleri, bütün dokümanları açıklayalım. Onun adı demokrasi olmaz, onun adı bireysel hak ve özgürlüklere saygı olmaz. AK Parti bunu yapıyor. O tuzağa hiçbir gazeteci arkadaşın düşmesini istemem. Eğer gazeteciler gerçekleri söyleyecekler ise, gerçekleri yazacaklarsa çerçevenin insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde olması lazım. Yasadışı işleme pirim vermemesi lazım hiçbir arkadaşın."

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 'Her seçim öncesi AK Parti ile PKK'nın ateşkes konusunda anlaştığı' yönünde açıklamalarının olduğunun anımsatılması üzerine şunları söyledi:

"AK Parti'nin PKK ile de, Abdullah Öcalan ile de görüşmeler yaptığını biliyoruz. Devlet sadece bunun maskesi, görüşmeyi yapan bizzat hükümetin kendisi. Kendi adamlarını gönderiyor. O bürokratlar benim emrimde mi çalışıyor, başka bir ülkenin emrinde mi çalışıyor? Bürokratları yöneten kim? Yeri gelince benim valim, benim kaymakamın diyor. Senin kimin gidip görüşüyor. Senin hangi adamların pazarlığa oturdu, hangi görüşmeleri yaptı. Biz merak ediyoruz."

Elazığ'daki yolsuzluk iddialarıyla ilgili İçişleri Bakanlığı'nın soruşturma izni vermemesine ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, "AK Parti'nin adı zaten yolsuzluklarla eş anlamda gelişiyor. Yolsuzluk gelince aklımıza önce AK Parti geliyor. Şu soruyu bütün gazeteci arkadaşlarımın İçişleri Bakanına sormasını isterim; Elazığ'da yayınlanan Kalem gazetesi niye ve kimin baskısı ile kapatıldı. Kalem gazetesi Elazığ'daki yolsuzlukları yazdığı için mi kapatıldı? Yine Elazığ'daki yolsuzlukları ortaya çıkaran Adalet
ve Kalkınma Partili değerli bir insan yolsuzluklara tahammül edemediği için. Ben daha önce Sayın Başbakan'a bir çağrıda bulunmuştum. Bu kişiyi çağırın bir dinleyin bakalım. Nedir bu yolsuzluklar? Bırakın çağırıp dinlemeyi, tam tersine var olan yolsuzlukları kapatmak istiyorlar. Önümüzdeki günlerde, önümüzdeki hafta Sayın Başbakana Kayseri'de rüşvet toplayan kişinin kendi el yazısıyla yazdığı notları da göndereceğim. Sayın Başbakan o notları bir görsün bakalım. Dava dosyasındaki notları göndereceğim. Okuduğu zaman merak ediyorum acaba yüzü kızaracak mı? Okuduğu zaman merak ediyorum İçişleri Bakanı'nı çağırıp bu kadar önemli deliller var iken ne için Kayseri'ye mülkiye müfettişi göndermiyorsun diye soracak mı? Yoksa o dosyayı da kapatıp çamurun içinde oturacak mı?" dedi.

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 20:58

İLGİLİ HABERLER