Asayiş
  • 14.10.2008 10:43

KRALDAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR!...

Galatasaray ile bağları kopan ve futbol hayatını Birleşik Arap Emirlikleri'nde sürdürmesi beklenen Hakan Şükür, Kanal A'dan İhsan Eğriboyun'a çarpıcı açıklamalar yaptı. Hakan Şükür geçen sezonki şampiyonluğun ardından bu sene kadronun oldukça zengileştiğini anımsatarak "Biz geçen sene çok az yabancı katkısıyla şampiyonluk yaşamıştık, şimdi bunun tam tersi. Göreceğiz hep beraber. Hangisinin daha üstün geleceğini göreceğiz." dedi.
Hakan Şükür, Polat yönetimine kırgın olmadığını söylerken, yönetimin kendisine sunduğu "Heykelini dikelim" teklifi için de "Bu sorulmaması gereken bir şey. Böyle bir şey düşündülerse onların yapması gereken bir şey demek ki. Zaman da bunu gösterdi zaten önemli değil öyle bir talebimiz isteğimiz hiçbir zaman olmadı" diye anlamlı bir yorumda bulundu.
Dubia'ye transferinin daha tam netleşmediğini belirten tecrübeli golcü, "Ben çok öncesinden gidip oynamak isterdim ama gerek annemin sağlığıyla ilgili, gerekse de kendi işlerimle ilgili mazeretleri  vardı" diye konuştu.
İşte Hakan Şükür'ün İhsan Eğriboyun'a yaptığı açıklamalar:
"KONTRAT NETLEŞMEDİ"
Futbola devam kararı aldın, Dubai’de devam edeceksin?
Öyle istiyorum bakalım. Henüz netleşmiş bir kontrat yok. Cazip teklifler var hafta içinde değerlendireceğim. İnşallah, nasip olursa gideceğim.
Karar vermen neden bu kadar uzun sürdü?
Ben çok öncesinden gidip oynamak isterdim ama gerek annemin sağlığıyla ilgili, gerekse de kendi işlerimle ilgili mazeretlerim vardı. Yurt dışına çok sık gitmek zorunda kaldım bu süreçte. Ama iyi de oldu; hem çocuklarımla hem ailemle ilgilenme adına. İnşallah önümüzdeki dönemde başlayacağım.
"FUTBOLU BIRAKSAYDIM SİYASETTEN TEKLİF ALIRDIM"
Bu süreçte çeşitli teklifler geldi mi? Yönlendirme yapanlar oldu mu? Seni en son Bakırköy Belediye başkanlığına aday bile gösterdiler.
Yok öyle birşey olmadı; böyle teklifler almadım, henüz ne yapacağına karar vermemiş bir kişiye de böyle teklifler gelmez. Ben deseydim ki futbolu bıraktım böyle teklifler alabilirdim. Gerek siyasetten gerek futbol camiasından böyle teklifler almadım ki isminiz büyük antrenörlük diplomanız da var böyle şeyler yapabilirsiniz. Ama ben de sizler gibi gazetelerden okudum. Zaman zaman belki ikili sohbetlerde belki siyasi konuların gazeteye yansımasıyla böyle haberler çıktı ama benim dışımda gelişti; ben dediğim gibi biraz zor ama insan hayatında olan bir süreç yaşadım artık bundan sonra oynamak için eğer oynayabileceksem bu da kesin olmamakla beraber önüme gelen teklifleri değerlendireceğim.
"ŞAMPİYON OLABİLECEKLER Mİ GÖRECEĞİZ"

Galatasaray'ı nasıl buluyorsun? Forvete önemli transferler yapıldı, bu kadroda olmak ister miydin?
Galatasaray için söylenecek çok fazla bir şey yok. Çok kaliteli bir kadrosu var gol de atıyor. Ama futbol sadece gol atmak için oynanmıyor. Eğer yediğinizden bir fazlasını ya da fazlalarını atabiliyorsanız her zaman haklısınızdır. Bu çok doğal bir mantık. Bence defansta hata var demek de yanlış. Bugünkü futbol anlayışında defans hücumdan başlıyor. En iyi örnekler bizleriz buna. Geçmişte defansından en ileri ucuna kadar golleri de beraber bulan savunmayı da beraber yapan bir takım nüvesine bürünmüştük. Bu sene başlangıç olarak pek fazla böyle görünmüyor. İlerleyen haftalarda çok daha iyi olacaktır. Kendimi bu kadronun içersinde görmek ister miydim? Ben ofansif bir adamım, olmak isterdim. Ama G.Saray’ın başarısı için de çok ofansif olmakla maraton sonunda doğru sonuç alacağınız anlamına gelmiyor. Çünkü Türkiye’de çok yakın takip ediliyorsunuz hergün başka haberlere maruz kalabiliyorsunuz. Biz geçen sene çok az yabancı katkısıyla şampiyonluk yaşamıştık, şimdi bunun tam tersi. Göreceğiz hep beraber. Hangisinin daha üstün geleceğini göreceğiz. Bu kaliteli kadronun bence şu anki hedeflerine ulaşması lazım. Şampiyonlar Ligi’ne kalamadıktan sonra tabii ki biraz zor bir dönem. Yeni bir hedef var: UEFA Kupası; bizim daha önce kazandığımız… Türkiye Ligi şampiyonluğu... Kadro olarak en yakın aday G.Saray görünüyor, ama bu işler biraz böyle olmuyor.. Başka şekillerde de oluyor tabi.
Kewell ile oynasaydım çok gol atardım diyor musun?
Kewell, Baros, Nonda... Bunlar çok önemli isimler. Lincoln de bu sene biraz kıpırdanmaya başladı. Geçen sene az katkı gördüğümüz bir arkadaşımızdı. Onların formda olduğu, beraber olduğu dönemlerde benim katkımın çok fazla olacağı gerçeği de ortada. Ben en azından bir futbolsever olarak uzun yıllar hizmet vermiş bir futbolcu olarak böyle düşünüyorum.
"HEP YERLİLER SUÇLU"
Ertuğrul Sağlam için ne düşünüyorsun? Çifte standart mı var biraz?
Biraz değil çok var. Sadece yerli antrenörler için değil yerli ve yabancı futbolcular arasında da bunlar çok fazla yaşanıyor. Hem madden hem manen yaşanıyor. Maddiyat olarak çok yüksek dozda şeyler verildiği için arkasında durmak zorunda kalıyorsunuz zannedersem. Çünkü tazminatından tutun ödemeniz zorunlu olan rakamlara kadar. Haliyle o daha çok destek görüyor. Suçlular da hep yerliler oluyor. Çünkü bu kültürün içinde sizler sosyal yaşamdasınız bunun acısını siz çekiyorsunuz. Aslında bunun tam tersi olmalı. Bu yükü taşıyan insanlar hem madden hem manen çok daha fazla değerlendirilmeli Türk futbolu açısından. Ama malesef Türkiye’de böyle olmuyor. Ama yakında bunların değişebileceğine inancım hala var. Ertuğrul konusuna gelince bence başarılı bir antrenördü, iyi de bir insan, futbolculuk döneminden tanıdığım, benim de bir büyüğüm ama başarılı bir döneminde söylediklerini baz alarak konuşuyorum; eğer öyleyse doğru hareket edilmediğini düşünüyorum. Ama tabii ki aileler içinde böyle şeyler yaşanıyor. Onun da dediği gibi kol kırılır yen içinde kalır. O da fazla birşey söylemek istemiyor. Türk futbolunda bu ve bunun gibi bir çok eksik var ama düzeltme yolunda çok fazla çaba sarfedildiğini düşünmüyorum.
"İDARE EDEBİLİRLERSE G.SARAY DAHA AVANTAJLI"
Şampiyonluk yarışını nasıl görüyorsun?
Şimdi ivme kazanan takımları da değerlendirmek lazım. Bursa, Antep, Kayseri; onların da müthiş bir mücadele anlayışı var. Bunu uzun süreye yayıp istikrarı sağlayabilirlerse bence bu yarışın içinde Sivas gibi sezon sonuna kadar kalabilirler. Bu biraz tecrübe, biraz medyasal bir güç. Üç büyük takımn böyle bir avantajı var. Fenerbahçe’nin kötü gidişini beklenenin aksine geliştiği için söylüyorum bence bu biraz çok baştan gözüküyordu. Sakatlarının fazla olması, transferlerinin geç katılması, Avrupa Şampiyonası’ndan dönenlerin yorgun olması veya sakatlıklardan dolayı çalışamaması... Bunlar handikaplardı F.Bahçe için. Onlar da bir takım olamadılar, yani hep beraber hareket edemediler, beraber çalışamadılar, Türkiye Ligi’nde de önemli maçlar oynanıyor havayı da yakalayamadığınız zaman böyle sonuçlar alınabiliyor. Bu demek değil ki F.Bahçe düzelmeyecek, ben ismiyle elindeki oyuncu kadrosuyla iyileşenlerle zamanla iyi bir konuma gelecektir yine şampiyonluğa oynayacaklardır. G.Saray keza öyle, Beşiktaş yeni hocasıyla ki Mustafa Hoca tecrübeli bir antrenör. Diğer takımların da bu mücadelelerini sürdürmelerini yürekten diliyorum inşallah çok keyifli bir lig gerçekleşir.
Kim bi adım önde sana göre?
G.Saray kadro yapısı olarak bir adım önde çünkü çok alternatifli bir kadrosu var. Başta da söylediğim gibi böyle olup olmayacağını göreceğiz. Çok kaliteli kadronun da dezavantajları var. Oynamayan çok kaliteli futbolcular da olacak oynayanların dışında burada bir idare mahareti ortaya çıkacak. Bunu nasıl idare ederler onu bilmiyorum. İnşallah daha yakın olan G.Saray tabii ki.
İdare derken, yönetime bir kırgınlığın var mı?
Hayır yani öyle bir kırgınlık için söylemedim. Futbol kadrosu, kim oynayacak kim oynamayacak kalitelilerin kenarda oturması biz bunları yaşadık. Oynamamak her futbolcuyu üzer. Formdan düşürür zaman zaman. Milli Takım ideali olanlar var, hepsi milli oyuncular, oynamadığı zaman futbolcunun kendini nasıl motive edeceği de merak konusu. Burada da işte hem idarecilerin hem teknik heyetin üzerine çok büyük görev düşüyor. O anlamda... Yoksa öyle bir kırgınlığım falan yok, benim kırılmam bişey ifade etmez, yani hiçbirimizin etmediği gibi benim de etmez.
"HEYKELİ BANA SORMADAN DİKMELİLERDİ"
Adnan Polat “Gel heykelini dikelim Florya’ya” demişti de onun için sordum.
Bu sorulmaması gereken bir şey. Böyle bir şey düşündülerse onların yapması gereken bir şey demek ki. Zaman da bunu gösterdi zaten önemli değil öyle bir talebimiz isteğimiz hiç bir zaman olmadı.
Bir kulüp için anıt olmuş futbolculara böyle şeyler yapılması için onların isteğine bakılmamalı mı diyorsun?
Yok öyle demiyorum. Bu bir yorum ama herkesin de yorumu bu. Ama malesef o gün geçti. Bugün geldiğimiz noktada da bunlar konuşulmadığına göre, onlar da kulübün içinde olduğu için, kulübe sırtlarını dayamış bir biçimde devam ediyorlar, biz dışarda kalan kişiyiz. Çok fazla konuşmak anlamlı değil yani.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 05:25

İLGİLİ HABERLER