
Külliye'den açıklama!.. Sayın Cumhurbaşkanı Ali Babacan ile görüştü
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Beştepe'deki kabine toplantısından sonra açıklamalarda bulundu. Kalın, "Türkiye, Rusya ve İran'ın katılacağı Üçlü Zirve, ağustos ayı içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek." dedi.
Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Kalın, toplantının gündeminde iç ve dış güvenlik, ekonomi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın G20 temaslarının olduğunu belirterek, bu konulara etraflıca değinildiğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından G20'de gündeme getirilen konu başlıklarının kabine üyeleri ile paylaşıldığını aktaran Kalın, G20'de müzakere edilen ve Japonya ile Çin ziyaretinde ele alınan konularda bakanların ve ilgili kurumların takip edeceği ilgili başlıklar olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin birinci yılının geride kaldığına işaret eden Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni sistemle her türlü vesayet karşısında millet iradesini ve bürokratik engelleri aşmayı hedefleyen, halkın iradesini her tür vesayetin üstüne koyan yeni sistemin işleyişiyle ilgili bir değerlendirmede bulunduğunu dile getirdi.
Erdoğan'ın bakanlıkların performansıyla alakalı görüşlerini paylaştığını ifade eden Kalın, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında bu konuda düzenli raporlamalar yapıldığını hatırlattı.
Temel hedeflerinin hizmetlerin etkin bir şekilde vatandaşlara ulaştırılması olduğunu aktaran Kalın, "Atılabilecek başka ne tür adımlar olabilir? Sistemin daha iyi çalışması için yapılabileceklerle ilgili değerlendirmeler yapıldı. Türkiye, dinamik, hızlı gelişen bir ülke. Bu bünyedeki br ülkenin bir yönetim yapısının, toplumun ihtiyaçları da dinamiktir. Dolayısıyla bu ihtiyaçları karşılayacak şekilde dinamik çözümlerin üretilmesi, sistemin kendini güncellemesi son derece önemlidir." diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bu ihtiyaca binaen ortaya çıktığını, milletin onayıyla hayata geçirildiğini anımsatan Kalın, "Bununla ilgili değerlendirmeleri de kabine olarak, yürütmenin başı olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın yapması normal." ifadelerini kullandı.
Kabine toplantısında yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili detaylı bir sunum yapıldığını da bildiren Kalın, hem Türkiye'de mevcut olan yerli ve yabancı yatırımcıların hem de bundan sonra uluslararası sermayenin Türkiye'ye çekilmesiyle ilgili atılacak adımlar konusunda yapılan detaylı bir çalışma olduğunu, bunun kamuoyuyla paylaşılacağını dile getirdi.
Kalın, toplantıda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Adalet, İçişleri ve Dışişleri Bakanlığının sunumları olduğunu belirtti.
"ÜÇLÜ VE DÖRTLÜ ZİRVELER TÜRKİYE'DE YAPILACAK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın G20 Zirvesi'ndeki temasları ve sonrasındaki küresel gündemine işaret eden Kalın, Erdoğan'ın G20'nin dört ana başlığında ilgili oturumlarda sunumları olduğunu anımsattı.
Kalın, G20'de yoğun temaslarda bulunan Erdoğan'ın bu zirvenin marjında ikili görüşmelerinin olduğunu hatırlatarak şöyle devam etti:
"O görüşmelerin önemli neticelerinden bir tanesi olarak ağustos ayı içerisinde daha önce Astana süreci çerçevesinde yaptığımız Üçlü Zirve'nin bir sonraki toplantısını Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde Türkiye'de yapmayı planlıyoruz. Türkiye, Rusya ve İran'ın katılacağı Üçlü Zirve, ağustos ayı içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde gerçekleştirilecek. Burada Suriye konusu etraflı bir şekilde ele alınacak. Bunun merkezinde İdlib olmakla beraber, Suriye'nin diğer bölgeleri, genel güvenlik durumu, siyasi geçiş süreci, anayasa komisyonu, mültecilerin evlerine geri dönmesi konuları da yer alacak. Bununla ilgili hazırlıklarımızı yapmaya başladık. Tarihler üzerine çalışıyoruz.
Bunun devamında da geçen yıl Ekim ayında İstanbul'da yaptığımız Dörtlü Zirve'nin ikinci toplantısının yine Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde Türkiye'de yapılması konusunda da muhataplarla mutabık kalındı G20 Zirvesi'nde. Dolayısıyla burada da Türkiye, Rusya, Almanya, Fransa liderlerinin katılımıyla muhtemelen ağustos ayının sonunda ya da eylül ayının başında yani BM Genel Kuruluna gitmeden önce bir dörtlü zirvenin yapılması planlanıyor. Burada da Suriye başta olmak üzere bölgedeki genel güvenlik konuları etraflı şekilde ele alınacak."
"TEK TARAFLI DAYATMACI POLİTİKALAR, GÜVEN VE İSTİKRARI ZEDELEYECİ ETKİYE SAHİP"
İbrahim Kalın, bu toplantılarda ve görüşmelerde öne çıkan başlıklardan birinin "küresel sistemin tek taraflı dayatmalarla yürümesinin ve işletilmesinin mümkün olmadığı konusu" olduğunu kaydetti.
Her şeyin iç içe geçtiği küresel çağda sistemin tek bir ülkenin ya da yapının vesayetinde bulunmasının mümkün olmadığına işaret eden Kalın, şunları kaydetti:
"Tek taraflı dayatmacı politikalar, güven ve istikrarı zedeleyeci bir etkiye sahiptir. Ticaretten ekonomiye, teknolojiden siber güvenliğe, göç gibi büyük siyasi ve insani meselelerden diplomasiye, kültüre, insani yardımlara kadar her alanda çok taraflılık artık küresel sistemin dayattığı bir zorunluluk haline gelmiştir. Dolayısıyla burada özellikle ticaret, vergi gibi konuların bir ekonomik savaşın unsurları olarak kullanılmasına karşı ilgili ülkelerin işbirliği yapması, aralarındaki eşgüdümü artırması büyük önem arz etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız da zaten G20'deki temaslarında olsun Japonya ve Çin seyahatlerinde olsun bu konuları muhataplarıyla etraflı bir şekilde ele aldılar. Bu tür tek taraflı dayatmacı politikaların herkese zarar vereceği de aşikar olsa gerek."
"DÖVİZ KURUNDAKİ İYİLEŞME SEVİNDİRİCİ"
Kabinede ekonomiyle ilgili konuların ele alındığı bilgisini veren Kalın, "Döviz kurundaki iyileşme sevindirici bir haber. Sayın Cumhurbaşkanımızın G20'de yaptığı temaslar ve sonrasında oluşan olumlu hava çerçevesinde yaşanan olumlu gelişmeyi de devam edeceği yönünde değerlendiriyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Bu yöndeki olumlu trendin Türk ekonomisinin özellikle turizm döneminde daha da güçlenmesine katkı sağlamasını beklediklerini vurgulayan Kalın, ekonomi yönetiminin bu konuda gerekli tedbirleri almaya devam edeceğini sözlerine ekledi.
(Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi) Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde büyük bir başarı görüyoruz. Yeni ihtiyaçlar, yeni sınamalar ortaya çıktıkça sistemin güncellenmesi, yeni adımların atılması normaldir"
(Yüksek İstişare Kurulu'nun üyeleri kimlerdir, kararları nasıl açıklanacak)Yüksek İstişare Kurulu'nun uygulaması yakınlarda gerçekleşti. Bu kurulun şu anda üyeleri atanmış durumda. Cumhurbaşkanımızın tasarrufunda olduğu için ilaveler olabilir. Sayın Bülent Arınç, İsmail Kahraman, Köksal Toptan ve Yıldırım Akbulut. Bu devlet adamlarından oluşmaktadır. Elde ettikleri tecrübeyi bugünkü ihtiyaçlar doğrultusunda Cumhurbaşkanımıza sunmak için oluşturulmuştur. İcra kurulu değil istişare kuruludur adı üstünde. Yüksek İstişare Kurulu ilk toplantısını yaptı fakat çalışma esas ve usulleriyle ilgili çalışma devam ediyor. Tamamlandığında Cumhurbaşkanımıza arz edilecek, onaylandığında Resmi Gazete'de yayımlanacaktır. Belli periyotlarla toplanacaklar, brifing alabilecek, raporlar oluşturup Cumhurbaşkanımıza sunacaklar.
(23 Haziran seçimlerinden önce Ali Babacan'ın Cumhurbaşkanı ile görüşme gerçekleştirdiği ve yeni bir parti kuracağı iddiaları...) Cumhurbaşkanımızın Sayın Ali Babacan ile bir görüşmesi olmuştur. İçeriğiyle ilgili uygun görürse Sayın Cumhurbaşkanımız, uygun bir zamanda ne oldu ise o şekliyle paylaşırlar.
(Kabine revizyonu gündemde mi?) Kabine değişikliği konusunda Cumhurbaşkanımız net bir cevap verdi. Kendi tasarrufunda olan bir konudur. Bunun ne zaman ne şekilde yapılacağını kendisi değerlendirir. Bugün itibariyle böyle bir şey gündemimizde yok.
(Hafter'in saldırıları...) Libya'da yaşanan hadiselerden büyük endişe duyuyoruz. Hafter ve ona yakın kuvvetlerin mülteci kampını bombalaması büyük bir faciadır, en güçlü şekilde kınıyoruz. Hafter ve taraftarlarının yürüttüğü askeri operasyonlar sorun olmaya devam ediyor. Biz Japonya'dayken Hafter ve arkadaşlarının Türk vatandaşlarına tehditleri bizim kararlılığımızı perçinledi. Libya'daki gerilimin sonlanması gerekiyor. Bizim Libya ile çok köklü, kültürel, tarihi ilişkilerimiz var. Bunların tehlikeye atılmasına yol açılacak adımlara izin vermeyeceğiz. Libya halkının iç barış ve huzurunun sağlanması gerekmektedir. Biz bu süreci yakından takip etmeye devam edeceğiz. Hafter taraftarlarının bu saldırgan tutumundan derhal vazgeçmesi ve uluslararası toplumun ve BM'nin tanıdığı meşru Sarrac hükümeti çerçevesinde bu sürecin yürütülmesi büyük önem arz ediyor.
Güncellenme Tarihi : 4.7.2019 20:59