Laila gazetecileri
Bazı yakınlarımız bize takılırlar, 'Oh, ne iyi iş... Günde bir yazı yaz, sonra keyfine bak...'
Ne yazık ki bu böyle değildir... O dostlarımız, 'bir yazı'yı yazmak için gündemi çok iyi takip etmek, ilgili-ilgisiz birçok yayını satır satır okumak zorunda olduğumuzu bilmezler... Gerçekten de her gün en az 12 gazeteyi okurum... Hem de sadece birinci sayfalarını ya da beni ilgilendiren ekonomi sayfalarını değil; spora, magazine varıncaya kadar her köşesini... Çünkü benim için en ilginç bilgi, bazen kimsenin okumadığı tek sütunluk bir haberin son paragrafında gizlidir.
Sadece gazeteleri mi okurum?
Elbette hayır. Çıkan bütün haftalık-aylık dergileri, sektörel yayınları ve İnternet'teki bütün haber sitelerini düzenli olarak izlerim. Günde ortalama 6 saat sürer bu iş...
* * *
Dün de böyle oldu... Günlük gazeteleri ve elime yeni ulaşan dergileri okudum, ardından da her zaman olduğu gibi İnternet'te dolaşmaya başladım. Saat 12.00 civarlarında, www.ucankus.com adresindeki 'Uçankuş' adlı haber sitesine girdim. Bu site, genel olarak magazin dünyasına ilişkin haberler verir ve 'kim kiminle, nerede, ne zaman?' sorularının yanıtlarını en kısa sürede meraklılarına ulaştırır...
İşte; dün 12.00 sıralarında girdiğim bu sitede inanılmaz bir dizi haber yer alıyordu.
'Flaş... Flaş' başlığıyla verilen bu haber; Hürriyet, Milliyet, Sabah ve Akşam gazetelerinin genel yayın müdürleri ile bazı tanınmış 'polemik' yazarlarını hedef alıyordu. Habere göre bu ünlü gazeteciler, istedikleri her zaman, üstelik misafirleriyle birlikte ünlü gece kulübü Laila'ya gidip, yiyip-içiyorlar; sonra da beş kuruş hesap ödemeden çıkıyorlardı... Sitenin iddiasına göre bu ünlü gazetecilerin hesapları, Lalila'nın sahibi Şefik Öztek'in hesabına yazılıyordu.
Haberleri okuyunca gözlerime inanamadım. Bu bir skandaldı...
Düşünebiliyor musunuz; bu insanlar gazetelerinde her gün siyasetçilerin, bürokratların, işadamlarının yolsuzluklarını ortaya çıkarıyorlardı. Sıradan banka yöneticilerinin içtikleri bir şişe Petrus şarabını bile günlerce haber yapıp, bu konuda sayısız makale yazıyorlardı... Oysa şimdi kendileri, bir gece kulübü patronunun özel misafiri olarak diledikleri her gece, kendi evlerindeymiş gibi misafir ağırlamakla, yiyip-içmekle suçlanıyorlardı...
* * *
10 yılı aşkın bir süredir bir kez bile herhangi bir şirketin düzenlediği yurtdışı ya da yurtiçi gezi davetine katılmadım. Bırakın seyahati, işadamlarının verdiği özel yemeklere gitmeyi bile reddettim. Amacım mesleki bağımsızlığımı korumak ve yalapşap olmuş ilişkilerin getireceği olası baskılardan kurtulmaktı.
Bu yüzden 'Uçankuş'ta okuduklarım bana 'inanılmaz' geldi...
Haberin, başka sitelerde de olup olmadığını görmek için Uçankuş'tan geçici bir süre için çıktım... Saat 13.00 sıralarında aynı siteyi açtığımda ise şaşkına döndüm:
Daha yarım saat önce, hem de üç dört parçada verilen haber, bir anda yok olmuştu... Belli ki; haberde adı geçen gazeteciler ilgili siteyi aramış ve haberin çıkarılmasını rica (!) etmişlerdi...
* * *
'www.ucankus.com'daki editör kardeşlerim...
Tarafı olduğunuz olay, mesleğimiz; daha da önemlisi ülkemiz açısından çok önemli. Bu yüzden işin doğrusunu açıklamak zorundasınız. Böylesine vahim bir konuda susmak, korkmak size yakışmaz... Eğer 'Haberimiz doğru' diyorsanız, gelin bu pisliği tüm Türkiye'nin gündemine taşıyalım. Gece kulübü patronlarının kesesinden yiyip-içip, eğlenen ve bir de misafir ağırlayan 'Laila gazetecileri'ni tüm ülkeye teşhir edelim.
Yok; haberinizden kuşkunuz varsa, o zaman da çıkıp, size yakışanı yapın ve haberde adı geçen herkesten ve okurlarınızdan özür dileyin. Öyle dedikoducu kadınlar gibi ortaya laf atıp, sonra da 'Aaaa... Ben söylemedim ayol' demek, size yakışmaz. Zaten diyemezsiniz de... Çünkü elimde, sözkonusu haberlerin, kapı gibi kopyaları duruyor...
* * *
Diyeceksiniz ki; 'Sen ekonomi yazarısın. Sana ne bunlardan?'
Ben sadece mesleğime yönelik her iddianın aydınlanmasını istiyorum... Çünkü 'temiz toplum ve Şeffaf ekonomi' için, önce 'temiz basın' gerekiyor.
İlgili baylar... Kestane kebap, acele cevap.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:21