İngiliz polisi, Thames nehrinde bulunan beş yaşındaki başsız, kolsuz ve bacaksız bir çocuk bedeninin arkasında yatan sırrı araştırırken, Afrikalı büyücülerin voodoo áyinleriyle bağlantı kurdu. Beş yaşındaki çocuğun, voodoo töreni sırasında öldürülüp bedenin parçalarının büyücülükte kullanıldığı sanılıyor.
ÜNLÜ İngiliz gazetesi The Observer, Londra'da insan eti satıldığını iddia etti. Thames nehrinde beş yaşındaki bir çocuğun başsız cesedinin bulunması üzerine başlatılan soruşturma sonucu Batı Afrika'dan yapılan yasadışı et ticaretine ulaşıldı. Ticareti yapılan etler arasında şempanzenin, çalı faresinin ve insan etinin büyük rağbet gördüğü belirlendi. Polis, beş yaşındaki çocuğun, bir voodoo áyini sırasında kurban edildiğini, bedeninin muhtelif parçaları kesildikten sonra kalan parçanın Thames'e atıldığını düşünüyor.
Soruşturmayı sürdüren Scotland Yard dedektifleri, geçtiğimiz hafta ele geçen iki toh kaçak etin menşeini araştırırken, Batı Afrika'dan gizlice İngiltere'ye sokulduğunu ve Kuzey Londra'da Afrikalılar'ın yağun olarak yaşadığı bölgede satıldığını belirledi. Yapılan soruşturmalar sonucunda, ele geçirilen kaçak etlerin gizlice düzenlenen büyücülük törenlerinde kullanıldığı anlaşıldı. Detektiflerin, çevre sağlığı ekipleriyle birlikte Kuzey Londra'da belirlenen dükkanlára yapılan baskınlarda, gizli bölmelerde ne olduğu anlaşılamayan paketlenmiş et parçaları bulundu. Polis, bulunan parçaları DNA testine gönderdi. DNA testi sonucu insan etine rastlanırsa, Thames'te bulunan ve 'Adam' kod adıyla anılan beş yaşındaki çocuğun, bir üyücülük töreninde kurban edildiği netleşecek.
Kuzey Londra'daki baskınlara katılan Heatrow Havaalanı Et Nakli Direktörü Clive Lawrence, DNA testi sonucu insan etine rastlanmasının fazla şaşırtıcı olmadığını söyledi. İnsan eti parçalarının İngiltere'ye sokulduğu hakkında önemli kanıtlara sahip olduklarını belirten Lawrence, bunun arkasında uyuşturucu şebekelerinin ve mafyanın bulunduğunu iddia etti.
Afrika'da düzenlenen büyü áyinleri konusunda uzman olan ve detektiflere danışmanlık yapan Prof. Hendrick Scholtz da, Afrikalılar'ın sayısının artmasıyla birlikte büyücülük ritüellerinin yaygınlık kazandığını vurgulayarak, áyinin aslına uygun olabilmesi için her türlü tehlikenin göze alındığını ifade etti. Bu arada, polis dedektiflerinin 'Adam'ın kafasıyla kol ve bacaklarının áyin sırasında kullanıldığına inandığı, iki dedektifin de ritüelin kökenlerini araştırmak üzere 'Adam'ın doğum yeri olan Nijerya'ya gönderildiği anlaşıldı. Dedektifler, Nijerya'da 'Adam'ın ailesini bulmaya çalışıyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:09