ÖZCAN AYDIN
MANİSA - Manisa'nın Sarıgöl ilçesi Tırazlar Köyü'nde geçen ay işlenen cinayetin ardından, yakalanan katil zanlısının tutuklu bulunduğu Sarıgöl Cezaevi'nden kaçışı sonrası büyük bir paniğin yaşandığı köyde adeta bir insan avı başladığı açıklandı.
Katil zanlısının evinde bulunduğu ileri sürülürken, kağıtlarda üzerinde öldürmeyi planladığı kişilerin karikatür ve çeşitli çizimlerle anlattığı yaklaşık 12 kişi evlerine kapanmak zorunda kaldı. Jandarmayla birlikte gece-gündüz traktörlerle ve ellerinde silahlarla insan avına çıkan köylüler, köy içinde ve çevresinde 24 saat nöbet tutmaya başladı.
6 Eylül 2003 tarihinde yaşanan cinayet olayıyla ilgili edinilen bilgilere göre, eşi Ayfer Karademir'i sürekli dövdüğü ve bir kaç kez bıçakla yaraladığı iddia edilen İbrahim Karademir (41) isimli şahıs, kendisine boşanma davası açan 17 yıllık eşi Ayfer Karademir (40) ile eşinin yakını olan Ayşe Çakar (34) isimli bayanı takip ederek çalıştıkları bağda öldürdü.
Olaya tanık olan Ayşe Çakar'ın 9 yaşındaki oğlu Mehmet Can kaçarak durumu köylüye bildirirken, katil zanlısı İbrahim Karademir ise kaçarak izini kaybettirdi.
Olaydan sonra geniş çapta araştırma başlatan jandarma katil zanlısını yakalamayı başardı. Sarıgöl Cezaevin'e konulan İbrahim Karademir yaklaşık 1 hafta sonra 27 Eylül günü cezaevinden firar etti.
KÖYLÜNÜN KORKU DOLU GÜNLERİ
Katil zanlısı İbrahim Karademir'in firar haberi cinayetin işlendiği Sarıgöl ilçesi Tırazlar köyünde büyük paniğe neden oldu. Katil zanlısının evinde bulunduğu ileri sürülen kağıtlarda, üzerinde öldürmeyi planladığı kişilerin karikatür ve çeşitli çizimlerle anlattığı yaklaşık 12 kişi evlerine kapanmak zorunda kaldı. Olayın görgü şahiti 9 yaşındaki Mehmet Can Çakar ile dedesi Mehmet Çakar'ın ilk sıralarda yer aldığı kara listenin diğer üyeleri, köylüler ve jandarma ile birlikte gece gündüz 24 saat köy içinde ve çevresinde ellerinde silahlarla adeta insan avına başladı.
Sözü edilen kara listede ayrıca, Mehmet Çakar'ın oğlu Osman Çakar ve eşi Naciye Çakar, katil zanlısının kayınçosu berber Yakup Bozan, görgü şahiti Mehmet Can Çakar'ın babası Ömer Ali Çakar, katil zanlısının eşinin kardeşi hemşire Ümran Palamutçu, komşuları Mesut Kumuş, Himmet Demir, Ümmühan Demir, Mehmet Eraslan ve bacanağı Ahmet Palamutçu olmak üzere 10 kişinin bulunduğu sanılıyor.
Dağda bayırda gece yarılarında insan avı yapan kara listedeki kişiler, "İbrahim Karademir'in bizi de öldürmeyi planladığını düşünüyoruz. Bu yüzden bir an önce bulmayı istiyoruz. Çünkü ölüm korkusuyla yaşamaktan bıktık. Köyümüzde silahsız dolaşan insan kalmadı. Eli silah tutan herkes onu arıyor. O bizi öldürmeden inşallah Jandarma ile birlikte yakalayarak adalete teslim ederiz.
Dehşet veren cinayete kurban giden Ayşe Çakar'ın kayın babası Mehmet Çakar, cinayet olayını ve sonrasını gözyaşlarıyla anlattı. Cinayet öncesi çalıştırdığı kahvehanenin önüne gelerek kendisini de ölümle tehdit ettiğini ileri süren Çakar, "Katil İbrahim Karademir köyümüzde definecilik yapıyordu ve eşiye hiç geçinemiyordu. Eşini bıçakla bir kaç kez yaraladığı için eşi artık dayanamayıp boşanma davası açtı. Bunu hazmedemeyen İbrahim, eşini ve gelinimi öldürdü. Küçük torunum Mehmet Can ise kaçarak canını kurtardı.
Cinayetten sonra İbrahim Karademir'in evinde bir kağıt bulundu. Bu kağıdın üzerinde öldürmeyi planladığı kişileri karikatür ve çeşitli çizimlerle anlatmış. Eşinin resmini çizmiş ve alnına kurşun yarası yapmış. Berber Yakup Bozan'ı makas çizimiyle, hemşire Ümran Palamutçu'yu hemşire ve şırınga resmiyle, gelinimi resmi ve çapayla, beni de bir bardak çay ve ağzımda bir pipoyla resmimi çizerek anlatmış. Bu resim ve çizimler bizim kara listede olduğumuzu apaçık gösteriyor. Beni ve eşimi tehdit etmesinin nedeni ise, ölen eşine bir süre evimizde bakmamızdır. Jandarma bana tehdit altında olduğum için köyü bir süre terketmemi bile tavsiye ediyor" dedi.
İbrahim Karademir'in cezaevinden nasıl kaçtığını hala inanamadığını belirten Çakar, "Bu cezaevinden gardiyanların haberi olmadan kuş dahi uçamaz ama İbrahim nasıl kaçtı anlayamadık. Bazı mahkum arkadaşlarının ve oğlu Serkan Karademir'in (16) yardımı olmuş. Katilin firarı sırasında görevli jandarma görevlileri ve gardiyanlar hala görevlerinin başında duruyor. Haklarında soruşturma açılmış değil. Ben durumu İçişleri Bakanımıza bildirmek istedim ancak defalarca aramama rağmen kendisiyle görüşemedim. Bunun üzerine faks çekerek olayı bildirdim. " dedi.
Katil zanlısı İbrahim Karademir'in hala köy çevresinde olduğunu düşündüklerini ifade eden Mehmet Çakar, "İbrahim Karademir'e annesi Hatice Karademir'in yardım ve yataklık yaptığını gören köylüler olmuş. Bizler büyük korku içindeyiz. Günlerdir her an ölüm korkusuyla yaşamaktan bıktık. Kahvehanemde çalışan ocakçı ve işçiler bile korkudan işi bıraktılar. Zaten kahvehaneye gelen de yok. Köylü korkusundan tarlaya gidemeyince tüm işler yarım kaldı. Gece ve gündüz nöbet tutarak jandarmayla birlikte İbrahim Karademir'in bir an önce yakalanması için çalışıyoruz. Yetkililere ve güvenlik kuvvetlerimize yalvarıyorum, bu caniyi ne olur bulun ve adelete teslim edin" diye konuştu.
Cinayeti gören küçük Mehmet Can ise okulunda İHA muhabirine olayı şöyle anlattı: "Eniştem yanımıza geldi. Halama 'Davandan vazgeçecen mi' dedi. Halam da 'Vazgeçmeyeceğim' deyince annemi ve halamı vurdu. Ben anne, anne diye seslendim. Annem cevap vermeyince oradan kaçtım" dedi.
Köy muhtarı Mehmet Karahanlar ise, "Köyümüzde büyük korku ve endişe var. Jandarma görevlileri 24 saat köy çevresinde kuş uçurtmuyorlar. Köylülerimiz de jandarmaya destek vererek traktörlerle köy çevresinde ve içinde dolaşarak araştırma yapıyorlar." diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:47