Gündem
  • 25.11.2004 12:05

MECLİS SORUŞTURMA KOMİSYONU ÜYESİ İKİ MİLLETVEKİLİNİN YÜCE DİVAN'A YAZDIĞI DİLEKÇE ORTALIĞI KARIŞTIRDI

EDA HAN ANKARA - Duruşmada meclis soruşturma üyesi milletvekilleri Mehmet Güner ve Selami Uzun imzalı dilekçe ortalığı karıştırdı. Dilekçeye itiraz eden sanık avukatları ve iddia makamında yer alan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, dilekçenin dava dosyasından çıkarılmasını istedi. Çakan ve Ersümer'in yargılanmalarına bugün saat 10.00'da başlandı. Anayasa Mahkemesi'nin Yüce Divan sıfatıyla yargılama yaptığı davanın bugünkü duruşmasında Yüksek Mahkeme, bir önceki duruşmada sanık avukatları ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Ok'un usule ilişkin itirazlarını karara bağladı. Mahkeme, Savcı Ok ile sanık avukatlarının bir kısmını reddetti, bir kısmını ise kabul etti. Duruşmada meclis soruşturma komisyonu üyesi Mehmet Güner ve Selami Uzun'un yazdığı 8 sayfalık dilekçe ortalığı karıştırdı. Bu konuda söz alan Çakan'ın avukatı Turgut Kazan, ''Bu dosyaya Türkiye'de uygulaması görülmemiş dilekçe girmiştir. Meclis soruşturma komisyonu üyeleri bir önceki duruşma tutanaklarını okumuşlar ve bundan sonraki duruşma tutanaklarını okuyacaklar. Bu açıkça bir telkindir, bir telkindir'' dedi. Dilekçenin Anayasa'nın 138/3. maddesine aykırı olduğunu kaydeden Kazan, ''Bu madde mecliste soru sorulmasını bırakın bir beyanda bulunulmasını yasaklıyor. Gönderilen dilekçe mecliste sorulan bir soru değil. Soruşturma komisyonu üyeleri yazdıkları dilekçede Savcı ve avukatlarının haksız olduğunu söylüyor. Bu açıkça yargılamaya müdahaledir. Yazılan dilekçe Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinde yer alan Adil Yargılama İlkesi'ne de aykırıdır'' diye konuştu. Gönderilen dilekçede, Türk Ceza Kanunu'nun 232. maddesinde yer alan 'Hakimler Üzerine Nüfus Kullanmak' suçunun işlendiğini söyleyen Kazan, bununla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Duruşmada söz alan diğer sanık avukatları da Kazan'ın söylediklerine katıldıklarını söylediler. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok da verdiği mütealada meclis soruşturma raporlarının hazırlanıp genel kurula sunulmasıyla komisyon üyelerinin sona erdiğini hatırlattı. Anayasa'nın temel normlarının ve evrensel kuralların mahkemeleri etkilemeyi yasakladığını kaydeden Ok, mahkemelerin bağımsızlıklarının teminat altına alındığını kaydetti. Açıklama ve aydınlatma mahiyeti de olsa davayı etkileme için söz ve eylem faaliyetlerinden kaçınılması gerektiğini vurgulayan Ok, ''Bu hukukun olmazsa olmaz kuralıdır. Bu dilekçenin davanın seyrini etkileyecek, Yüce Divan'ı etkileme amacı taşıdığı inkar edilemez. Tarafsız olduğu kanıtlanmış olan Yüce Divan, bu kararı verirken bu tür dilekçelerden etkilenmez. Bu tür dilekçe ile Yüce Divan'ı etkilemek mümkün değildir. Bu nedenle savunmanın talebine katılıyorum ve bu dilekçenin dosyadan çıkarılmasını talep ediyorum'' dedi. Duruşmada tekrar söz alan sanık avukatları, usule ilişkin itirazla ilgili Yüksek Mahkeme'nin verdiği kararların hangisi olduğu yönünde karışıklığa düştüklerini, bu nedenle savunma için ek süre talep etti. Mahkeme, sanık avukatlarının bu itirazını görüşmek için ara verdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:20

İLGİLİ HABERLER