Asayiş
  • 18.12.2003 14:23

MESLEKTAŞLARINI ÖLDÜREN POLİS MEMURUNUN DAVASINDA İLGİNÇ İDDİALAR

BELMA ALTUNCU İSTANBUL - Beşiktaş'ta, kendisini rüşvet almaya zorladıkları iddiasıyla 2 meslektaşını tabancasıyla vurarak öldürdüğü gerekçesiyle hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan polis memuru Reyyan Emre Şen'in yargılanmasına bugün devam edildi. Sanık Reyyan Emre Şen'in 3 haftayı geçmemek üzere Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, sanık Reyyan Emre Şen, babası Mehmet ve ablası Vildan Şen'in yanı sıra, maktul Dursun Demir'in ablası Hatice Demir katıldı. Duruşmada ayrıca, tanık olarak Emre Şen'in ev arkadaşları ve emniyette görevli bir polis memuru dinlendi. Duruşmada dinlenen ev arkadaşlarından Mustafa Özdemir ve Mehmet Yıldırım, ''Emre olaydan 10 gün önce tuhaf hareketler yapmaya başlamıştı. Sürekli karanlık bir odaya giderek perdeleri kapatıyordu. İçine kapanık biriydi. Sürekli ekipteki arkadaşlarının kendisini aşağıladığını söylerdi'' şeklinde açıklamalarda bulundu. Emre Şen'i okuldan tanıdığını söyleyen Mustafa Özdemir ayrıca, sürekli beraber olduklarını, neşeli bir insan olduğunu ve İstanbul'a geldikten sonra değiştiğini belirtti. Mehmet Yıldırım da, Şen'in izin günün de bile 24 saat çalıştığını ileri sürerek, ''Sokakta yanlış park eden araçlara bile dikkat ederdi. Şubede bir şeylerin döndüğünü, orada çalışmak istemediğini söylerdi'' dedi. Duruşmada daha sonra söz alan sanık Şen'in babası Mehmet Şen, ''Oğlum çok iyi niyetli birisiydi. Polislik mesleğini yapamayacağını önceden biliyordum. Ancak kendisi polis olmayı çok istiyordu. Sadece trafikte çalışmak istemiyordu. Ama çok fazla seçeneği yoktu. Trafikte göreve başladıktan bir kaç gün sonra, 'Burada her türlü pislik var. Ben de pislik içindeyim' dedi. Ayrıca telefonunun da dinlendiğinden bana söz etmişti'' diyerek oğlunu savundu. Ablası Vilda Şen ise kardeşinin özgün ve mutsuz olduğunu ifade ederek, ''Olaydan 1 gün önce öğle saatlerinde beni aradı, sesi çok kötüydü. 'Bataklığın içine düştüm, ne yapacağımı bilmiyorum. 20 gün önce benimle beraber göreve başlayan bir arkadaş intihar etti. Ben de intihar edeceğim' dedi. Ben de ona 'İstifa et' dedim. Biz depresyona meyilli bir aileyiz. Babam 5 yıldır depresyon ilaçları kullanıyor. Amcam ise 1999 yılı sonunda intihar etti. 1978'de Bulgaristan'dan Türkiye'ye göç etmiştik'' dedi. Duruşmada tanık olarak dinlenen bir başka tanık Ragıp Kula da, ''Emre Şen'in ilk duruşmada verdiği ifadesinde söylediği gibi beni aradı. Rüşvet olaylarını anlattı. Ben de kendisini tekrar arayıp 'Amirler de işin içindedir, kimseye bir şey söyleme. Biz oraya operasyon yapacağız' dedim. Emre'nin bana anlattıklarını komiserime de söylemiştim'' diyerek önceden verdiği ifadeyi doğruladı. Son olarak duruşmada söz alan Emre Şen ifadesinde, ekipteki Abdurrahman Oğuz adlı polisin kendisine iki tane 10 milyon, maktul Dursun Demir'in 5 milyon verdiğini, ancak bu paraları kullanmadığını söyledi. Mahkeme başkanının ''Niye kullanmadın?'' sorusuna da sanık Şen, ''Ragıp Kula bana 'o paraları kullanma sakla' demişti'' diye yanıt verdi. Duruşmaya gelmeyen tanıkların çağırılmasına ve sanık Emre Şen'in 3 haftayı geçmemek üzere dosyası ile birlikte Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilerek müşahede altına alınmasına, ruhsal bir rahatsızlığının bulunup bulunmadığının mahkemeye bildirilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Duruşma çıkışında maktul Dursun Demir'in yakınları Emre Şen'e tepki gösterdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:16

İLGİLİ HABERLER