Ekonomi
  • 8.4.2002 23:34

MESS'İN KRİZ ANKETİNDEN ÇARPICI SONUÇLAR ÇIKTI...

KAYNAK : Haber Vitrini İSTANBUL (İHA) - Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası'na (MESS) bağlı metal ve elektronik sanayiinde faaliyet gösteren işyerlerinin çoğunun 2001 yılı içerisinde ekonomik krizden olumsuz yönde etkilendiği belirlendi. MESS tarafından 64 bin 165 kişinin çalıştığı 136 iş yerinde "MESS Üyelerinde Ekonomik Kriz ve Etkileri" adlı bir araştırma gerçekleştirildi. Araştırmada MESS üyesi iş yerlerinin Kasım 2000 ve Şubat 2001 ekonomik krizlerinden etkilenme dereceleri ve geleceğe ilişkin tahminlerinin tespiti yapıldı. Araştırmada Türk sanayiinin krizleri atlatması ve Avrupa Birliği sürecinde rekabet edebilirliğinin geliştirilmesi için alınması gereken tedbirlere de yer verildi. Anket yoluyla yapılan araştırmaya göre, kriz sebebiyle 2001 yılında işyerlerinin yüzde 57'si üretimini durdurdu, yüzde 43'ü ise üretimine devam etti. Üretimine devam eden yüzde 43'lük dilimin yüzde 41'i 4 haftadan fazla üretiminde kesintiye uğradı, yüzde 47'si de 1 hafta ile 4 hafta arasında üretimine ara verdi. Bir haftadan az ara verenlerin oranı da yüzde 12 olarak belirlendi. Ankete göre, işyerlerinin yüzde 80'inin üretimi azaldı. Firmalardan yüzde 11'inin üretimi artarken yüzde 9'unda herhangi bir değişiklik olmadı. Firmaların yüzde 42'sinde ihracat azalırken yüzde 40'ında ihracat arttı, yüzde 18'inde ise ihracat geriledi. MESS genelinde işyerlerinin yüzde 72'sinde istihdam azaldı, toplam 12 bin 338 çalışan işten ayrıldı. 2002 yılı Eylül ayında MESS üyesi işyerleri arasında kapasite kullanım oranı yüzde 59'un altında olan işyerlerinin oranı yüzde 19 iken, bu oran 2001 yılı Eylül ayında yüzde 54'e yükseldi. 2001 yılında MESS üyesi işyerlerinin yüzde 43'ü çalışanlarına topluca ücretsiz izin kullandı. Ankette gelecek 6 aya ilişkin tahminlere göre; işyerlerinin yüzde 61'i varlığını devam ettirme mücadelesi vereceği tespit edildi. İşyerlerinin yüzde 84'ü girdi maliyetlerinin, performans ve işyeri faaliyetlerini olumsuz etkileyen en önemli sorun olduğunu vurguladı. Devalüasyon sonucu ithal girdilerin pahalılaşması ve enerji fiyatlarının yüksekliği, irdi maliyetlerini artıran en büyük neden olarak açıklandı. Ankette, işyerlerinden yüzde 67'si işgücü maliyetinin, performans ve işyeri faaliyetlerini olumsuz etkileyen ikinci en önemli sorun olduğunu gösterdi. Ücrete ve istihdama bağlı vergilerin yüksekliği ile kayıt dışı sektörün oluşturduğu haksız rekabetin yaşanan en önemli zorluklar olduğu ifade edildi. İşyerlerinin bankacılık sistemiyle ilgili karşılaştıkları en büyük sorunların kredi faizlerinin yüksekliği, kredi alınmasındaki zorluklar ve Eximbank kredilerinin yetersizliği ortaya çıktı. Ankette araştırmanın sonucu, 2001 yılında ekonomik krizin etkisiyle büyüyen sorunların, bürokrasi ve kamu sektörüne ilişkin sorunlardan daha önemli hale geldiğini gösterdiği belirtildi. Ayrıca işyerlerinin yüzde 80'i çalışma hayatıyla ilgili kanunların yetersiz ve katı olduğunu, yüzde 63'ü ise bürokrasiden şikayet ediyor. ÇÖZÜM YOLLARI Anket sonucunda 2001 yılındaki krizden olumsuz etkilenen Türk sanayiinin bu krizi atlatabilmesi ve rekabet edebilirliğini güçlendirmesi için alınması gereken önlemler şöyle sıralandı: "Hükümetler, popülizmden uzak, toplumsal değerleri ön planda tutan, çağdaş, uluslar arası düzeyde ve kalitede, tutarlı ve istikrarlı politikalar üretmelidir. Erozyona uğramış olan, halkın siyasetçiye olan güveni yeniden güçlendirilmelidir. Küresel rekabetin dolu dizgin yaşandığı günümüzde, ekonomi ve siyaset alanında yeni bir sayfa açılarak, toplumun tüm kesimleri doğru hedefler etrafında kenetlenmeli, rekabetçi stratejiler belirlenmeli, sanayiye nefes aldıracak doğru ve hızlı kararlar alınmalıdır. Ülke kaynakları israfa ve kamunun verimsizliğinin kapatılmasına değil, modernizasyona, teknolojik yatırımlara, Ar-Ge'ye, ihracata ve eğitime yönlendirilmelidir. Ülkemizin en başta gelen sorunlarından biri olan işsizliğin tek ilacı yeni yatırımlar ve yeni işyerleridir. Rekabet kaynağımız olan genç işgücümüze yönelik olarak ekonomiye katkı sağlayan üretken girişimciliğin önündeki engeller kaldırılmalı, yerli ve yabancı yatırımları teşvik edecek tedbirler acilen alınmalıdır. Giderek derinleşen kayıt dışı bataklığı kurutulmalıdır. Kayıt dışı ekonominin oluşturduğu haksız rekabet, kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilerek ortadan kaldırılmalıdır. Astronomik boyutlara ulaştırılmış SSK primleri makul düzeylere çekilmeli, SSK'nın vermiş olduğu hizmetin karşılığı olan prim alınmalı, emeklilik ve sağlık hizmetlerinin kalitesi yükseltilmelidir." Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:20

İLGİLİ HABERLER