Medya
  • 10.6.2002 08:40

MEYDANLARA ISINAN CEM UZAN, SİYASİLERE YÜKLENDİ: AVRUPA'DA 4 KEZ SEÇİM KAYBEDEN GİDER...

KAYNAK : Haber Vitrini BURSA- Cem Uzan, Bursa'da Uzan Grubu'nun 46. kuruluş yıldönümü kutlamasında konuştu: Türkiye'nin AB'ye girme arzusunu suiistimal etmek isteyen siyasilere sesleniyorum. Samimi iseniz AB kurallarını önce kendinize uygulayın. 4 defa seçim kaybetmiş bir lider olarak istifa edin Grubu'nun 46. kuruluş yıldönümü kutlamalarının Bursa ayağı dün yapıldı. Cem Uzan sabah geldiği Bursa'da Altıparmak Caddesi'ni dolaştı. Cadde üzerindeki esnaf ve vatandaşlarla sohbet etti. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nda (BTSO) sanayici ve işadamlarıyla bir araya geldi. İhsaniye Meydanı'ndaki kutlamaya ise onbinlerce Bursalı katıldı. Cem Uzan coşkulu kalabalığa seslendi. İşte Cem Uzan'ın konuşması: Sevgili Bursalılar... Hoş geldiniz... Osmanlı'nın ilk başkenti. Buram buram tarih kokan Yeşil Bursa'da, İpek şehrinde, Türk tekstilinin kalbinde olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Beni kucakladığınız için size minnettarım. Haftalardır memleketi dolaşıyorum. Samsun'da, Trabzon'da, Antep'te, Urfa'da, Adana'da hep yangın gördüm. Bugün Bursa'da da aynısını görüyorum. Bursa'da da mutfakta, evde yangın var. Memleketi bir karamsarlık kaplamış. Kimsenin yüzü gülmüyor. İnsanımız işsiz... İşsiz değil mi? Üniversite kapısında bekleyen gençlerimiz umutsuz... Doğru değil mi? Meydanlarda, gençler boynuma atılıyor: 'Ağabey açız. Allah aşkına bize bir iş bul..' diyorlar... Bugün iş bulmak neredeyse imkansız... Öyle değil mi? Ama memleketin başındakiler bu haykırışları duymuyorlar. Herhalde sağırlar. Öyle değil mi? Haftalardır barajlardan, enerji santrallerinden bahsediyorum. Türkiye'nin israf edilen milyarlarca dolarını anlatıyorum. Türkiye IMF'ye neden mahkum edildi? IMF vatandaşımızı nasıl perişan ediyor onu anlatıyorum... Bu ülkeyi bir IMF sömürgesi haline getirdiler... Nasıl mı?... Bu ülkede kanunları kim yapar? Memurun tayinini kim yapar? İnsanımız ne kadar vergi verecek, kararı kim verir? Çiftçimiz, işçimiz, polisimiz, subayımız, doktorumuz, öğretmenimiz evine kaç para götürecek kararı kim verir? Pekiii... Kim kurtaracak bizi bu IMF'den? Kim kurtaracak bizi IMF'nin esaretinden? Sevgili Bursalılar... Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Bursa'daki sanayiyi de IMF politikaları perişan etmedi mi? Ama ben biliyorum, bu millet yakında IMF'den de kurtulacak Kendisini IMF'ye mahkum edenlerden de kurtulacak. Öyle değil mi? Sevgili Bursalılar ve ekran başındaki sevgili izleyiciler... Umudumuzu yitirmeyelim. Çünkü, umutlu olmamız için, milletçe kendimize güvenmemiz için, çok nedenimiz var. 70 milyonluk inançlı bir toplumuz... Pırıl pırıl, kültürlü, eğitimli gençlerimiz var... Bilgili, yetişmiş, tecrübeli insan gücümüz var... Sınırsız imkanları olan bu güzel memleketimiz var... Çalışkan ve cesur insanımız var... Yani başarılı olmak için her şeyimiz var. Bugün insanımız, medeni toplumlardaki gibi yaşamak istiyor. Bunu istemek hakkımız değil mi? İnsanımız, artık iyi bir çalışma hayatı istiyor. Bunu istemek hakkımız değil mi? Bugün ödenen vergiler herkesi perişan etmekte, oysa insanımız devletine daha az vergi ödemek istiyor. Paramız cebimizde kalsın, Ankara'da çarçur edilmesin istiyoruz... Bunu istemek hakkımız değil mi? Çoluğumuz çocuğumuz için daha iyi bir eğitim istiyoruz... Bunu istememiz doğru değil mi? Medeni ülkelerdeki gibi sosyal haklar istiyoruz... Bunu istememiz doğru değil mi? Bize verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz... Bunu istemek hakkımız değil mi? Türk insanı bütün bu güzelliklere layıktır... Ve ben inanıyorum ki, bir gün bunların hepsine sahip olacağız. Yeter ki bu milleti yönetenler, 'ilk önce ben sonra millet' demekten vazgeçsin... 'İlk önce ve sadece millet' desin... Bakın size bir örnek vereceğim... Son günlerde bir Avrupa Birliği lafıdır, dolaşıp gidiyor. Bu milleti Avrupa Birliği'ne sokmak istediğini söyleyenler var. Tabii ki bu millet Avrupa Birliği'ne girmek istiyor. Ama, lafla Avrupa Birliği ticareti yapanlar sözlerinde samimi değiller. Samimi olsalar, bunu yapabilecek beceri ve niyette olsalar, ilk önce Avrupa Birliği'nde geçerli olan kuralları kendilerine uygularlar. Avrupa Birliği'nde, 4 defa seçim kaybeden, hala partisinin başında duran liderler yoktur. Avrupa Birliği'ne giden yol, ilk önce o kişilerin Avrupa Birliği kurallarını kendilerine uygulamasından geçer. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, mutlaka bir gün Avrupa Birliği'ne girecektir. Ama bu, sözü ile özü bir olan, doğruları söyleyen, samimi ve güçlü liderlerin yönetiminde olacaktır. Halbuki bugün, Gümrük Birliği'ne girerek, pazarımızı vermiş ve Avrupa'nın önünde diz çökmüş durumdayız. İnsanına iş bulmaya, insanının midesine aş koymaya çalışan aciz durumdayız... Bizim halimiz böyle olursa, tabii ki birlik ve bütünlüğümüze yönelik her türlü saçma sapan talepte bulunurlar... Bizi millet olarak birbirimize düşerecek her türlü şartı dikte ettirmeye çalışırlar. Yeter ki bizi Avrupa Birliği'ne kabul etmemek için bir bahane bulsunlar. Buradan tekrar sesleniyorum. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girme arzusunu suiistimal etmek isteyen siyasilere sesleniyorum. İsteğinizde samimi iseniz, Avrupa Birliği kurallarını önce kendinize uygulayın. 4 defa seçim kaybetmiş bir lider olarak, istifa ederek partinizin önünü açınız. Sevgili Bursalılar ve ekran başında bizi izleyen sevgili izleyiciler... Ben inanıyorum ki, bu millet doğru siyasi tercihleri yaptığı takdirde; yeni, genç ve inançlı insanlar tarafından yönetildiği takdirde; milletimizi çok iyi günler beklemektedir. Ekonominin büyüdüğü, işsizliğin hızla azaldığı, gelir seviyemizin hızla arttığı, gençlerimizin çeşitli iş imkanları arasında tercih yaptıkları veya yeni pırıl pırıl kendi işlerini kurdukları, insanların huzurlu ve güler yüzlü yaşadıkları bir ülke olmak hayal değildir... Gönlü Allah sevgisi, gönlü vatan sevgisi, gönlü bayrak sevgisiyle dola olan milletimiz bunu yapacak güçtedir. Öyle değil mi? Yeter ki doğru tercihleri yapalım. Türkiye'yi ileriye götürecek bilgi ve beceriye sahip pek çok vatan evladı mevcuttur. Doğru değil mi? Tekrarlıyorum, yeter ki inanalım ve doğru seçim yapalım... Eğer doğru seçim yaparsak, daha medeni ve kaliteli bir yaşam bizleri beklemektedir. Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum... Bir daha görüşünceye kadar sizi Allah'a emanet ediyorum... (Star) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:08

İLGİLİ HABERLER