Nemaların anaparasının ödenmeye başlanmasıyla birlikte bazı vatandaşlar, ''Nemalar faiz sayılır, şimdi haram para mı alıyoruz?'' diye ilahiyatçıları soru yağmuruna tuttu. Konuyu Zaman gazetesinden Ahmed Şahin de, ''Nemalar faiz sayılır, alınmaz'' diyorlar, doğru mu?'' başlığıyla köşesine taşıdı. İlahiyatçılar ise konu hakkında farklı görüşte. Kimine göre nema, devletin vatandaşla yaptığı tek taraflı bir akit ve bu nedenle haram değil. Kimine göre de bu kesinti daha önceden biliniyordu ve bu nedenle haram. İlahiyatçıların nema konusundaki görüşleri şöyle:
Prof. Y. Vehbi Yavuz (Uludağ Üniversitesi):
Tek taraflı veriliyor
Bir mübadelenin faiz olabilmesi için karşılıklı akit yapılması gerekir. Verilen nema faiz tarifine uymuyor. Her ne kadar yatırılan paranın fazlasına para veriliyorsa da başlangıcında vatandaşla, devlet arasında karşılıklı müzekereler sonucu bir akit gerçekleştirilmemiştir. Dolayısıyla devletin vermiş olduğu nema tek taraflı bir olay olarak cereyan etmektedir. Vatandaşın böyle bir talebi yok. Tek taraflı devletin vatandaşına vermiş olduğu fazlalıktır. Bana göre; diğer zamlardan hiçbir farkı yoktur.
Prof. Faruk Beşer (Sakarya Üniversitesi):
Bazı haklarımız var
Nemalar haram değil. Faiz dense bile bize göre faiz değil. Çünkü parada asıl olan, paranın değeridir. Şu anda benden kestikleri değer kadar bana nema vermiyorlar. Dolayısıyla bunu haram ya da faiz olarak görmüyoruz. İsteğe bağlı kesinti diyebiliriz. Nema verilmeseydi bazı haklarımız yanacaktı. İsteğe bağlı olsa da, olmasa da bunun faiz olmadığını düşünüyoruz.
Prof. Hamza Aktan (Atatürk Üniversitesi):
Adı faiz ama reel değil
Reel faiz normal enflasyonun üzerinde seyreden faizdir. Zorunlu tasarruflar için verilen nemalar, yüksek enflasyonla karşılaştırıldığında, bunun reel faiz olmadığı sonucu çıkıyor. Adı faiz ama reel değil. Adının faiz olması onu faiz yapmaz.
Prof. Mustafa Uzunpostalcı (Selçuk Ü.):
Verilen faiz, caiz değil
Nema adıyla da olsa verilen faizdir. Devletçe kesilen paralar bankaya memurun adına yatırılıyor. Kesinti ilk başladığı yıllarda çalışanların isteği dışındaydı. Çalışanın devletle sözleşme yaparak istediği kesinti değildi. Ancak daha sonra memuriyete girenler, bunu devletin ne şekilde uygulayacağını bilerek girdiler. Karşılıklı anlaşmadır. O yüzden ''rızam yokken kesildi'' diyemezler. Caiz değildir.
Prof. Orhan Çeker (Selçuk Üniversitesi):
İsteğe bağlı kısmı faiz
İlk 6 yıl için memurun rızasına bakılmadan mecburen kesildiğinden, o yıllar için verilen nemalar ikramiye kabul edilir. Ancak 6 yıl dolduktan sonra isteğe bağlı hale geldiğinden, bizim ölçülerimize göre faiz olarak değerlendirilir. Ancak ödenen miktar, kesilen paranın değer kaybının altında kalıyorsa o faiz olmaz.
(Milliyet)
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:56