Gündem
  • 15.11.2014 23:08

Numan Kurtulmuş'a şok tepki

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Kayseri İmam Hatip Mezunları Derneği tarafından Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Yeni Türkiye Semineri’nde konuşmak için kürsüye çıkarken 'Mücahit Erbakan' sloganları atan grubun protestosuyla karşılaştı.
Anadolu Gençlik Derneği üyesi oldukları belirtilen 8 kişilik grup adına sağ elini yumruk yapıp hava kaldırarak Kurtulmuş'a hitap eden kişi, "Papa Türkiye’ye gelmesin. Başbakan Yardımcımız olarak sizden ricamız, bunun engellenmesidir. Erbakan hocamızın yolu, papayı karşılama değil, papaya haddini bildirilme noktasıdır. Sizden rica ediyorum. Papa lütfen Türkiye’ye gelmesin" dedi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş’un konuşmaya başlamasıyla salondan ayrılan grup, polis tarafından salon dışında kimlik sorgulamasından geçirilip ünivesite dışına çıkartıldı.


BAŞBAKAN YARDIMCISI KURTULMUŞ: YENİ TÜRKİYE, 3’ÜNCÜ TÜRK MEDENİYETİNİN BAŞLANGICIDIR

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, bir dizi ziyaret ve temel atma töreni için geldiği Kayseri’de Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi’nde Kayseri İmam Hatip Mezunları Derneği’nin (KİMDER) düzenlediği ‘Yeni Türkiye Seminerleri’nin birincisine katıldı. Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, burada yaptığı konuşmada, "Eski Türkiye’de devlet milletinden çekiniyordu. Yeni Türkiye, 3’üncü Türk medeniyetinin başlangıcıdır" dedi.

Sabancı Kültür Merkezi Toplantı Salonu’nda düzenlenen ‘Yeni Türkiye Semineri’ne, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, eşi Sevgi Kurtulmuş ile Vali Orhan Düzgün, Ak Parti İl Başkanı Hüseyin Cahid Özden, Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, KİMDER Başkanı Seyit Halil Yüzgeç ve dernek üyesi imam hatip mezunları davetliler katıldı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, seminerde yaptığı konuşmada, "Eski Türkiye’de devlet milletinden çekiniyordu. Kimisinin başörtüsünden etnik yapısından korkuyordu. Allah’a çok şükür bu anlamda Türkiye geride bırakmış olduğu kısa tarih içinde karanlık günleri geride bıraktı. Türkiye de 18 yıl ‘Tanrı uludur’ diye ezan yerine bu ses dinletildi. Çok şükür TRT’den Türk Halk Müziği’nin yasaklandığı dönemler geride kaldı. 18-20 yaşındaki genç kızların baş örtülü olduğu için üniversite kapılarından geri çevrildiği günler geride kaldı. Türkiye bunları yaşadı, geride. Devleti ve milletiyle barışma noktasında önemli adımlar attı. Camileri ahır yapan, samanlık yapan ve depo haline getiren Cumhuriyet Halk Partisi’nden, genel merkezine mescid açan bir Cumhuriyet Halk Partisi’ne dönülmüştür. Bu çok önemlidir. Eski Türkiye’de apoletli görünür vesayet vardı. Türkiye’de darbeler oldu. Adnan Menderes idam sehpasına gönderildi. Rahmetli Erbakan koltuğundan edildi. Görünmeyen vesayet odakları ve düzenleri olduğunu da gördük. Yeni Türkiye yeni bir ortadoğunun yeni bir dünyanın başlangıcıdır. 3’üncü Türk medeniyetinin başlangıcıdır” dedi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş'a, konuşmasının ardından Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur tarafından hattat Hüseyin Akbaş tarafından yapılan hat tablo, KİMDER Başkanı Seyit Halil Yüzgeç tarafından plaket verildi.

SİLAHLAR SONSUZA DEK BIRAKILACAK

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Anadolu Yayın Platformu’nun daveti üzerine Yerel Medya Bölge Toplantısı akşam yemeğine katıldı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 30 yılda teröre en az hesaplamayla 1.2 trilyon dolar para harcandığını belirterek, "Çözüm süreciyle Türkiye, silahları sonsuza dek bırakıyor" dedi.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Kayseri ziyaretinde Anadolu Yayın Platformu’nun düzenlediği Yerel Medya Bölge Toplantısı akşam yemeğinde konuştu. Türkiye’nin demokrasi ve millet iradesine sahip çıkılması gerektiğine vurgu yapan Kurtulmuş, "Siyasette ve medyada her alanda, fikirlerimiz farklı olabilir görüşlerimiz, geleceğe ilişkin teklif ve teşhislerimiz farklı olabilir. Hepimizin üzerine titrememiz gereken Türkiye’nin varlığı ve gelişmesi olmalıdır. Türkiye’de yapılan ihtilal yapıldığı dönemlerde medya sahibi, siyasi partili olsanız ne olur, olmasanız ne olur, demokrasi olmadıktan sonra. Bütün ihtilal dönemlerinde Türkiye’nin her yönde gücü azalmıştır. Hep beraber hangi fikre sahip olursak olalım savunacağımız şey, Türkiye’de demokrasi ve millet iradesidir. Bu ülkede milletten başka hiçbir efendiye yol açmamamız gerekmektedir. Türkiye, çevresiyle kıyaslandığında önemli bir noktadadır. Bu topraklarda 5 kez askeri darbe ve bir çok darbe teşebbüsü olduğunu biliyoruz. Köşe başında dönercilik yapan kişilerin nasıl fişlendiklerini çok iyi biliyoruz. Eşleri başörtülü diye fişlendikleri, devlet memurluğundan atılanları biliyoruz. Bütün bu karanlık geçmişe rağmen şükrediyoruz ki, Türkiye’de ortada sandık oldu. Türkiye bu sandıkla yanlışları düzeltmesini bildi. Türkiye bu zor zamanlardan çok büyük bedeller ödeyerek geldi, ama çok büyük siyasi birikime sahip oldu. Devlet millet uyuşmazlığı aşılamıyorsa, sandığın ve demokrasinin olmamasıdır. Sandık ortada oldukça, millet ne düşünüyorsa o olur. Bizim siyasi kanaatimizin en dışında olan parti sandıktan çıkarsa, başımızın üstünde yerleri vardır" dedi.

Çözüm süreciyle silahların sonsuza dek bırakılacağını anlatan Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş şöyle devam etti: "Türkiye’nin Kürt meselesi, doğu meselesini çözme için büyük bir irade ortaya kondu. Rahmetli Özal ve Erbakan’ın bu meseleyi çözmek için ne yaptıklarını bilen biriyim. Eski Türkiye’nin karanlık odakları böyle bir çözüme karşı çıktı. Bazı alanlarda sivil siyasete bile karşı çıkılıyordu. Suriye, Irak’ta yaşanan sorunlarda hiçbir şey yapamazken, Türkiye kendi sorunun çözme adına büyük adım atıyor. Bu süreci provoke edeceklerden Türkiye haberdardır. 6-7 Ekim olaylarını biliyorsunuz. O operasyonları yapanlar, Türkiye’nin Suriye’den daha kötü olması için düğmeye bastılar. 30 Mart’ta millet o iradeyi ortaya koymasaydı, 6-7 Ekim olayları başka bir şekilde tezahür edecekti. Türkiye, bu çalışmalarla bu sorunu çözüyor ve silahları sonsuza dek bırakıyor. İnşallah Türkiye’de ‘vurmak ve vurulmak’ yasaklanmıştır. Buna kimsenin gücü yetmeyecektir. Türkiye 30 yıllık mücadelede, 35 bin insanını kaybetti. Terörün maliyetini hesaplayıp, kitapçık olarak bastık. Sadece rakam olarak, 30 yılda en az 1.2 trilyon dolar maliyeti teröre harcadık. Türkiye, bu parayı teröre harcamasaydı, Marmaray’ı 10 yıl önce yapardık. Ama müsaade etmediler ve Türkiye’nin ayağına prangalar vurdular. Bu şehirlerdeki olaylarda, dün aynı silahtan çıkan kurşun bir aleviyi vuruyor, aynı silahtan çıkan bir kurşun akşam da sunniyi vuruyor. Akıllı olmak, bu tuzaklardan geri çevirmektir. Türkiye’de herkes özgür ve birinci sınıf vatandaş olma hazzı yaşayacak. Bunu yaparken de kimsenin bu ülkenin dirliği, birliğini tartışılmasına da müsaade etmeyeceğiz."
Mükremin ÖKSÜZGİL- Doğan BİLMEZ/KAYSERİ, (DHA)

 

Bu video Adobe Flash Player'ın son sürümünü gerektirmektedir.

Adobe Flash Player'ın son sürümünü indirin.

 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 00:18

İLGİLİ HABERLER