
O iller 46 dereceyi bulacak! Sakın dışarı çıkmayın!
Takvimlerde yer alan ve ülkenin özellikle sahil şeridindeki şehirlerde bunaltıcı bir havaya neden olması beklenen 'aşırı sıcak günler' anlamına gelen eyyam-ı bahur sıcaklıkları geldi. Arap Yarımadası üzerinden gelen sıcaklıklarla Türkiye'nin bazı illerinde hava sıcaklığının 46 dereceye kadar çıkması bekleniyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, yüksek sıcaklıklar hakkında 'mecbur kalmadıkça dışarıya çıkmayın' uyarısı yaparken 46 dereceleri görecek sıcakların takvimde yer almasına rağmen mevsim normali olmadığına dikkat çekti...
Dünyanın her geçen yıl sıcaklık rekorları kırdığını ve Ağustos'ta da yeni rekorların beklendiğini söyleyen Toros, küresel çapta ciddi sıcaklık artışları olduğunu belirtti. Toros, "Çarşamba gününden itibaren 1 hafta boyunca eyyam-ı bahur sıcaklarının etkisi altında olacağız. Avrupa orta vadeli hava tahmin merkezi model sonuçlarına göre ülkemizin güney ve batı kesimlerinde sıcaklıklar 35 ile 40 derece üzerinde olacak.
Marmara 35 ile 40, Ege 35 ile 43, Akdeniz 35 ile 42, Doğu ve Güneydoğu 35 ile 45 arasında, İç Anadolu 37 ile Karadeniz'de ise 30 derece üzerinde sıcaklıklar bekleniyor. Bağıl nemle birlikte hissedilen sıcaklık daha da artacak. Marmara'da yüksek nem bunaltacak.
Özellikle İstanbullular eyyam-ı bahur sıcaklarında nemden bunalacak" dedi. Dünya Meteoroloji Teşkilatı'nın Haziran ayında sıcaklıklarda rekor kırıldığını açıkladığını söyleyen Toros, "Tarihteki 150 yıllık ölçümlere göre hem karada hem denizde rekor kırdık bu sene.
Aynı sıcaklık artışı Temmuz'da da devam etti. Hızlı bir artış var. 2023'te rekor bir sıcaklığa ulaşabileceğimizi de öngörüyoruz.
MUSLUK AÇIKKEN EL YIKANDIĞINDA 2 LİTRE SU HARCANIYOR
Tüketim çılgınlığına değinen Toros, "Bir şey alırken iki defa düşünmeliyiz. Çok fazla tüketim çılgınlığı var.
Aldığımız her ürünün üretimi, taşınması, satılması her şeyi kaynakları harcıyor. '2 düşün 1 al' şeklinde düşünmeliyiz" dedi.
Dünya çapında artan tüketim çılgınlığının en büyük sebep, küresel iklim krizinin ise sonuç olduğunu vurgulayan Toros, "Bireysel olarak evlerimizin çatısına kuracağımız düzeneklerle yağmur hasadı yapabiliriz.
Yine aynı işlemi caddelerdeki ağaç yalaklarını açarak da yapabiliriz. Hem taşkınlar önlenmiş olacak hem ağaçlar sulanmış olacak hem de yer altı kaynaklarını beslemiş olacağız dedi.
El yıkarken musluğu açık bırakırken yaklaşık 2 litre su harcandığını ama musluğu kapatarak yıkandığında yarım litreden az su harcandığını söyleyen Toros, "Diş fırçalarken, elimizi yıkarken, bahçemizi sularken, gündelik işlerimizi hallederken suyu dikkatli kullanmalıyız.
Biriktirdiğimiz suları, çiçeklerimizi sularken kullanabiliriz" dedi.
Güncellenme Tarihi : 1.8.2023 15:17