OKULDAKİ ŞİDDETTE SORUN YETİŞKİNLER

Çocuk ve gençlerdeki artan şiddet eğilimi ile okullarda meydana gelen olayların araştırılarak gerekli önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, Pieters'in bilgisine başvurdu.

Okullardaki şiddetin sadece Türkiye'nin sorunu olmadığını, küresel boyutta bir sorun olduğuna işaret eden Pieters, bu sorunun, hem zengin hem de yoksul toplumlarda görülebildiğini belirtti.

Çocuğun, şiddeti, okul hayatının bir parçası olarak algıladığını ifade eden Pieters, “Okullarda şiddet, normal bir olgu gibi algılanırsa, sorun ortaya çıkıyor. Biz çocukların, öğrenim görmeleri için okula gitmelerini istiyoruz, şiddeti öğrenmeleri için değil” diye konuştu.

Pieters, şiddetin ortak bir tanımı yapılması halinde, çözümün de beraberinde geleceğini dile getirdi. Okulların, müdür, öğretmen, öğrenci, çay-kahve yapan görevli, bekçi arasında tam bir ahengin sağlandığı, güvenli yerler olması gerektiğini vurgulayan Pieters, bu uyumun sağlanması halinde, şiddetin üstesinden gelinebileceğini vurguladı.

Cinsel ve duygusal istismar, zorbalık, aşağılama gibi şiddetin, gözle görülen şiddet olmadığı için göz ardı edilebildiğini belirten Pieters, “Her gün öğrenci dayak yiyor, öğretmeni tokat atıyor ama biz cep telefonları üzerinde odaklanıyoruz” dedi.

ŞİDDETİN MALİYETİ

BM'nin saptamalarına göre, hiçbir hükümetin, okulda şiddetin maliyetine değinmediğini kaydeden Pieters, okulda, temel haklarından yoksun bir çocuğun ülke ekonomisi için kayıp olacağını belirtti. Pieters, sosyal alanda dışlanmış çocukların, yetişkinliklerinde devlete muhtaç olacağını ifade etti.

Pieters, dayak yiyen çocukların, ileride daha fazla şiddete yatkın hale geleceğini dile getirerek, “Sorun, çocuklar değil, yetişkinler. Çocukları suçlamaya son vermeliyiz. Okullarda şiddeti yaratan bizleriz. Öğretmenlere iyi eğitim vermiyoruz, müfredatlar iyi değil, kötü televizyon programları, kendi aramızdaki iletişimde şiddet... İyi model oluşturmuyoruz, niye suçu çocuklara atıyoruz?” diye konuştu.

“SUÇLU PEŞİNDE KOŞMUYORUZ”

Komisyon Başkanı, AKP İstanbul Milletvekili Halide İncekara da komisyonlarının amacının suçlu peşinde koşmak olmadığını, öncelikle kendilerine bakacaklarını söyledi.

Şiddet konusunda medyanın tek başına suçlu olmadığını ifade eden İncekara, televizyonun reyting istediğini, reytingi önemli hale getirenin de reklam sektörü olduğunu, senarist ve oyuncunun masum kaldığını söyledi.

Pieters da sokakta, markette, televizyonda şiddet gören çocukların bunları model aldığını vurgulayarak, “Dünya barışçıl değil, çocuklarından da barışçıl davranmalarını bekleyemeyiz” dedi.

Pieters, son dönemde kızlar arasında kavga oranlarının artmasının nedenini soran CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce'ye, kızlar arasında şiddetin eskiden beri olduğu, ancak bunun bildirilmediği yanıtını verdi. Pieters, erkeğin erkeğe şiddet uygulamasının normal karşılandığını belirterek, “Kızlar ile erkekler neden farklı oluyor?” diye sordu.