
ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERLERİ SANAT, MAGAZİN VE SPOR DÜNYASIYLA İÇİÇE!
BAYAZIT CEBECİANKARA (İHA) - Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Daire Başkanlığı 2005 yılı raporu yayınlandı.
Organize suç örgütlerinin son yıllarda faaliyetlerini legalize etmek için ticari alanlara yöneldiğine dikkat çekilen raporda, çete liderlerinin sanat, magazin ve spor dünyasıyla içiçe olduğuna işaret edilmekte. Kaçakçılık ve Organize Suçlar 2005 yılı raporunda Organize suçlarla ilgili kısımda ilginç tespitler yer almakta. Raporun başında 1970'li yılların İtalya'sında henüz 17 yaşındayken amcası tarafından Cosa Nostra'ya alınan Leonaro Vitale ifadesinde mafyayı anlatan şu ifadelerine yer verilmekte:
"Mafyanın sahte yasaları sahte idealleriyle birlikte geldi. Eğer ilerlemek istiyorsam,mafya üyesi olmalıydım. Bana bunu öğrettiler, ben de itaat ettim. Benim tek suçum, insanların mafya olduğu için saygı gördüğü bir toplumda yaşamak. Biz hiç aşağılanmadık. Saygı gösterdiler, korudular, rüşvet verdiler, daha da kötüsü bizleri bütün kötü amaçları için kullandılar. Tanrıyı unutmuşlardı. Eğer öldürmez ve çalmazsan, itibarını kaybedersin. Mafya kötülüktür. İnsanın bütün çıkış yollarını kapatan bir kötülük. Mafya üyelerinin seçme şansı yoktur. insan mafya doğmaz, sonradan olur."
Organize suç örgütlerinin oluşum ve seviyesi konusunda devletin yapısının çok önemli bir rol oynadığına dikkat çekilerek tüm kurum ve kuruluşlarıyla hantal olmayan, süratle işleyen bir yapıya sahip devlet mekanizmasında , organize suç olgusunun kendisine yer bulayacağını ve bu suçu işleyen suç örgütlerine de halk tarafından itibar gösterilmeyeceği vurgulanmakta. Organize suç örgütlerinin, iç bünyelerine müdahaleyi önleyen ve çok iyi işleyen savunma,engelleme, sızdırmazlık mekanizmalarına sahip olmaları, tespit ve teşhis edilmelerini zorlaştırdığı vurgulanarak faaliyetlerini sürdürürken yatay yapılanmalarının bir gereği olarak dış çevre ile irtibat kurdukları ve kamu yönetiminde hassas konumda bulunanlar ve diğer kurum ve kuruluşlar ile ilişkilerinde son derece hassas davrandıkları belirtilmekte. Kurdukları ilişkilerdeki başarıları oranında kamufle olmaları kolaylaştıracağı vurgulanarak gerek suç örgütlerinin farklı alanlardaki ilişkilerinin, gerekse suçun sosyolojik, ekonomik ve politik yönlerinin, mücadelede çok yönlü olmayı zorunlu kıldığı vurgulanmakta.
Geçmiş yıllarda yürütülen birçok soruşturma ve hafızalardan silinmeyen yaşanmış olayların, organize suç örgütlerinin bir açılım içine girerek, birçok kurum ve kuruluşta görevli kişilerle ilişkisinin bulunduğunu gösterdiğine dikkat çekilerek, "Aralarında birçok benzerlik bulunmasına karşın çıkar amaçlı olma özelliği ile terör örgütlerinden ayrılan organize suç örgütlerinin en büyük amacı para kazanmak ve güç elde etmektir. işlenen suçtan kaynaklanan malvarlığı değerleri, hukukun da boşluklarından yararlanarak ikincil ve üçüncül şahısların aracılığıyla aklanmaya çalışılmaktadır. Bu da mücadelede finans kaynakları üzerine yoğunlaşmanın önemini göstermektedir. Son yıllarda dünyada terör örgütlerine karşı girişilen mücadelede ilk adım olarak finans kaynaklarının dondurulması hedef alınmıştır. Organize suç örgütleri ile girişilen mücadelede de bu yöntem benimsenmelidir. Nitekim lider ve bazı elemanlarının tutuklanarak cezaevlerine gönderilmeleri durumunda bile, örgütün derinliği ve mali gücünün, genellikle örgütün varlığını sürdürmesine olanak sağladığı görülmüştür. İşlenen suçtan kaynaklanan malvarlığı değerleri ile sadece nicelik olarak değil, aynı zamanda nitelik olarak da büyümektedirler" denildi.
"2000'Lİ YILLARIN ORGANİZE SUÇU KAPKAÇ"
Tarihsel süreçte organize suç olaylarının faaliyet alanları çeşitlilik gösterdiği vurgulanan raporda; hukuki boşluğun ve rantın bol olduğu alanları kendilerine faaliyet alanı olarak belirleyen mafya tipi suç örgütlerinin, 1980'li yıllarda gecekondulara imar izni verilmesi ile meydana gelen boşluğu arazi mafyası olarak doldurdukları, 1990'lı yıllarda ekonomik dalgalanmalar sonucunda meydana gelen boşluğu çek-senet mafyası olarak doldururken, 2000'li yıllarda gerek çocukların ceza ehliyeti olmaması gerekse rantın yüksek olması nedeniyle kapkaç suçu örgütlü suç karakteristiğinde işlendiği ifade edilmekte. Organize suç örgütlerinin bazı özellikleri ise şöyle açıklanmakta:
"- Büyük meblağların söz konusu olduğu ticari faaliyetlerde bir anlaşmazlık veya bir açığın bulunması, organize suç örgütleri için uygun faaliyet alanıdır. Bu ortamlardan haberdar olan suç örgütleri kendi yöntemleri ile sorunu çözer ve menfaatlerini ön planda tutarlar. Suç grupları için mağdurun önemi yoktur, önemli olan elde edecekleri para ya da faydadır.
- Ticari alanda arka planda bulunmalarına rağmen ön planda 3. şahısları kullanırlar. Böylece ülke genelinde çok önemli yer edinen ticari kuruluşları ele geçirirler ve bu aşamadan sonra suça karışmamaya özen gösterirler. Ticari alanda ise herkes tarafından gerçek sahipleri bilinen bu şirketler ticari faaliyetlerini diğer şirketlerden daha rahat sürdürmekte.
- Organize suç örgüt lideri ve üyeleri cezaevinden çıktıktan sonra kendilerini daha güçlü zannederler ve cezaevi sürecini bir nevi kariyer olarak görürler. Organize suç örgüt üyeleri, örgütün irtibatlarını sağlamak ve istihbarat toplamak için sanat, magazin ve spor dünyasıyla içiçedirler. Bu ilişkilerden her iki tarafında menfaati söz konusudur. Suç örgütleri; bu camia ile olan birliktelikleriyle, hem legal görünmeyi başarırlar, hem de bu camialara mensup insanların konumlarından dolayı elde ettikleri imtiyazlarından faydalanırlar.
- Yine organize suç örgütleri yüksek ranta sahip spor ve eğlence sektörüne yönelim içerisindedirler. Bu ranttan faydalanmak ve toplum nazarındaki suç kimliğinden uzaklaşmak amacı ile bir çok eğlence mekanı, düğün, kokteyl gibi medyanın yoğun ilgi gösterdiği yerlerde, yakın ilişki içerisinde oldukları popülaritesi olan şahıslar ile birlikte görünmektedirler.
- Son dönemlerde organize suç örgütleri, faaliyetlerini legalize etmek amacıyla ticari alanlara yönelerek, kendilerinin veya yakın adamlarının adına şirket kurmaya başlamışlardır. Bu suretle işadamı kimliğine bürünme çabasıyla, gelir seviyesi yüksek, çeşitli hayır kurumlarına, yardıma ihtiyacı olan insanlara bağış ve destekle yardımsever vatandaş görünümü sergilemektedirler. Bunun yanı sıra illegal faaliyetlerinin yürütülmesinde, kurulan bu şirketlerden faydalanılarak, vize talepleri, otel rezervasyonları gibi ihtiyaçlarda firma ismini kullanarak maskeleme yapabilmektedirler.
- Organize suç örgütlerinin amaçlarından biri de örgüte eleman temin etmektir. Bu amaçla, özellikle maddi durumu iyi olmayan hemşehrileri arasından eleman temin ederek iki yönlü fayda sağlarlar. Buradaki ikincil fayda memleketlerinde bir nevi itibar kazanmaktır. Maşa olarak kullanılan alt kademe elemanları, toplum içerisinde yaşama başarısı gösterememiş, ihtiyaç duydukları konum ve saygıyı bu suç örgütleri içerisinde bulmayı ümit etmiş, eğitim seviyesi düşük kişilerden oluşur. Bu kişiler, toplumun yılgınlık ve korkuya dayalı hareketlerini, kendilerine duyulan saygı olarak algılar, toplum içerisinde özlemini duyduğu konumu kazandıklarını düşünürler.
- Organize suç örgütleri demokratik yaşama karşı ağır bir tehdit oluşturmasına rağmen gizlenmeyi ve toplum dikkatinden kaçmayı başarabilmektedir. Bütün yaşam alanlarına yansıyan zararlı etkisi çoğunlukla gözden kaçmaktadır. Son dönemde örgütler arasında meydana gelen olaylar değerlendirildiğinde, bunun bölge ve pazarların paylaşılmasında belirlenen organize suç örgütleri içerisinde, özellikle örgüt lideri ve yardımcılarının sergilemeye çalıştığı, 'delikanlı, mert, dürüst kişilik' imajı, örgüt içerisinde ve örgütsel faaliyetler sırasında tamamen aykırı bir tablo çizer. Örgüt baskıcı, korkutucu ve sindirici özelliğini oluşturan cebir-şiddet eylemlerinin çok büyük bir kısmını alt kademe elemanları ile gerçekleştirir. Bu elemanlar tarafından, genellikle daha önce hiç tanımadıkları kişilere karşı gerçekleştirilen bu şiddet eylemleri de lider adına yapılır. Eylemi gerçekleştiren eleman, örgüt liderinin ismine sığınarak ve örgütün baskı unsurunu kullanarak elde ettiği cesaret ile hareket edebilmektedir.
- Lider konumundaki şahısların yaptıkları eylemler, eylemin sonucuna göre sahiplenilir. Suç ortaya çıkmış ve ceza alınması söz konusu ise eylem yine alt kademe elemanlar tarafından üstlenilir. Örgütün vazgeçilmez dinamiği olarak gösterilen ancak zaman içerisinde unutulan, eylemlerde ise tamamen zıtlık oluşturan 'delikanlı, mert, dürüst kişilik' imajı,özellikle devlet ve hukuka karşı tamamen ortadan kaybolur."
ÇETELERLE YAPILAN MÜCADELENİN İLLERE GÖRE DAĞILIMI
Raporda, 2005 yılında ülkemiz genelinde yapılan 220 operasyonun; yüzde 20'si İstanbul'da, yüzde 9,5'i Ankara'da, yüzde 6,8'i Kocaeli'nde, yüzde 6'sı Bursa ve Adana'da, yapıldığı kaydedilmekte. 2005 yılında yakalanan organize suç örgüt üyelerinin yüzde 66'sının ilköğretim, yüzde 22'sinin ortaöğretim, yüzde 6'sının yükseköğretim kurumlarından mezun oldukları ve yüzde 2'lik kesiminin ise okuryazar olmadıkları tespit edildiği raporda belirtilerek organize suç örgütlerinde yer alan üyelerin geneli itibariyle, yönlendirilmesi kolay olan eğitim seviyesi düşük bireylerden seçilerek örgüt faaliyetlerinde kullanıldıklarına dikkat çekilmekte. 2005 yılında organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen 221 operasyonda 2 bin 344 kişinin gözaltına alındığı açıklanırken bu operasyonlarda 429 tabanca ve 16 uzun namlulu silah ele geçirildiği belirtilmekte.
2005 yılında yapılan organize suç operasyonlarına bakıldığında, yüzde 43'lük kısmının Marmara Bölgesinde, yüzde 18'inin İç Anadolu Bölgesinde, yüzde 15'inin Akdeniz Bölgesinde ve yüzde 10'unun Ege Bölgesi olmak üzere yoğunlukla Batı bölgelerinde gerçekleştiğinin görüldüğüne dikkat çekilerek şöyle denilmekte:
"Marmara Bölgesinin Asya ve Avrupa kıtasını birbirine bağlayan köprü konumunda olması nedeniyle, yerli-yabancı birçok sanayi kuruluşunu ve şirketleri bünyesinde barındırmasına olanak sağlamıştır. Türkiye İstatistik Kurumunun verilerine göre; Marmara Bölgesinin 1990 yılı genel nüfus sayımında nüfusu 13.5 milyon civarında iken, 2000 yılı genel nüfus sayımında bu rakam 17.5 milyona ulaşmıştır. Artış yüzde 30,5 oranında olup, bölgeye olan göçün yoğunluğunu ortaya koymaktadır. Demografik yapısı itibariyle de kalabalık olan bölgedeki gelişmişlik ve refah seviyesi suç örgütlerinin iştahını kabartmakta ve her türlü suç faaliyetlerinin özellikle bu bölgede gerçekleştirilmesinde önemli rol oynamaktadır."
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 09:44