Ekonomi
  • 8.2.2003 00:27

ÖZELLEŞTİRME KAPSAMINDAKİ İŞLETMELERİN MÜDÜRLERİYLE TOPLANTI YAPAN BAKAN ABDÜLLATİF ŞENER, ÖNCE DERS, SONRA GÖZDAĞI VERDİ

KAZIM ERKMEN İZMİR- Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, 58. Hükümet olarak Türkiye'de özelleştirmeyi mutlaka gerçekleştireceklerini belirterek, "Bugüne kadar tüm iktidarlar özelleştirmenin sözünü etti ama yapamadı. Biz bunu ne pahasına olursa olsun yapacağız. Ben gürültüye pabuç bırakmam. Her türlü gürültüye rağmen özelleştirmeyi yapacağız" dedi. Devlet Bakanı Şener, İzmir'deki temasları çerçevesinde, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda (EBSO) özelleştirme kapsamındaki Petkim, TÜPRAŞ, Türkiye Denizcilik İşletmeleri (TDİ), TEKEL, Et Balık Kurumu (EBK), SEKA ve Sümerbank müessese genel müdür ve müdürleriyle bir toplantı yaptı. Toplantıda Özelleştirme İdaresi (ÖİB) Başkanı Turgut Bozkurt ve AK Parti İzmir Milletvekili İsmail Katmerci de hazır bulundu. Toplantıya 'yoklama' ile başlayan Bakan Şener, mazeretli veya mazeretsiz katılmayan müdürlerin gelmeme nedenlerinin araştırılmasını Özelleştirme İdaresi Başkanı Bozkurt'tan araştırmasını istedi. Konuşmasına salondakilerin Kurban Bayramı'nı kutlayarak başlayan Şener, konuşmasıyla önce ders, sonra gözdağı verdi. Faydalı olmanın önemli olduğunu, bir yerde fayda yoksa onun varlığının hiçbir öneminin olmadığını kaydeden Bakan Şener, "İnsanların muhasebe, otokritik yapmaları önemlidir. Nefis muhasebesi yapmayan insanların kendilerine, çevrelerine ve insanlığa faydalı olmaları mümkün değildir. Erdem duygusu olmayan, yaptığı işi gönül bağı ile yapmayan kişilerin o yerlerde olmamaları lazım. Kurumların o insanları tasfiye etmesi lazım" dedi. "REKABET EDEMEYEN YOK OLUR" Bugün kamunun elinde olan birçok kurumun özelleştirilerek elden çıkartılacağını kaydeden Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, bu kurumların 1930'larda daha Türkiye Cumhuriyeti genç bir cumhuriyet ve özel sektörü yokken Atatürk tarafından kurulduğunu hatırlatarak, "Aslında bu kurumların zamanı geldiğinde, özel sektör güçlendiğinde, özel sektöre devredilecekleri kendi kanunlarında var. Etibank, Sümerbank gibi kuruluşlar bunlardır. Şimdi artık sınırları kapatarak belli bir müesseseyi ayakta tutmak mümkün değildir. Bunları özelleştireceğiz. Takvim belirlendi. Hepsi satılacak" diye konuştu. Dünyada bu konuda korkunç bir yarışın var olduğunu, dinamik unsurlarını ön plana çıkartmayan müesseselerin ve ülkelerin ayakta kalmasının mümkün olmadığını kaydeden Şener, şöyle konuştu: "Biz bu ülkenin insanlarıyız. Çocuklarımızın, torunlarımızın yaşayacağı bir ülkenin yöneticileriyiz. Uluslararası rekabet bu yarışta en önemli faktörlerden biridir. Rekabet gücünü kaybeden ülke bile olsa yok olur gider. Özelleştirmeyi yapmak zorundayız. Türkiye özelleştirmeyi yıllardır konuşur. Dünyada ilk özelleştirmeyi yapanlardan biri de Türkiye'dir. İngiltere'de Teatcher 1979'da başladı. O yıllarda biz de başladık, ama bizden sonra bu işe başlayan Doğu Avrupa ülkeleri bile bitirdi. Biz daha yüzde 5 ile 8 arasında özelleştirme yapmışız. 17 yıl sonra yine başa döndük. Şimdiye kadar tüm iktidarlar özelleştirmeyi söylediler ama yapamadılar. Yapamamalarının 2 boyutu var. 1. sosyal boyut. İşsiz kalacak insanların tepkisinden korktular. Bu geçici işsizliktir ve uzun vadede istihdam sağlar. Özelleştirmenin önünden birinci engeli kaldırıyoruz. İşini kaybedenler, geçici olsun kadrolu olsun diğer kamu kurumlarında istihdam edilecek. 2. neden kararlılık eksikliği. Özelleştirilen kurum devletin elinden çıkmış gibi görülüyor. Devlet zaten millet için vardır. O işletmeler bir yere gitmiyor, ülkeyi terk etmiyor. Devlet Türkiye'de bütün işletmelerin ortağıdır. Özel sektörün de. Kar ettiğinde vergisini alıyor. Zarar ettiğinde karışmıyor. Özelleştirmede gürültü çıkartanlar var. Öncekiler bundan korktu. Ne kadar gürültü patırtı çıkarsa çıksın, kendine güvenen, gayrı meşru bir ilişki içerisinde olmayanlar bunu yapar. Ben gürültüye pabuç bırakmayacağım. Benden öncekiler bırakmış olabilir. Her türlü gürültü, patırtıya rağmen özelleştirmeyi yapacağız." MÜDÜRLERE PERFORMANS KRİTERİ UYGULAMASI Özelleştirilecek müesseselerin, satılıncaya kadar tam bir karlılık esasına göre çalışmasını isteyen Bakan Şener, bu konuda sorumluları performans kriterlerine tabi tutacaklarını, bu konudaki formların da gönderildiğini söyledi. Bu kriterlerin 3'er aylık dönemlerle kendisine ulaştırılacağını kaydeden Şener, "İşletmelerin durumlarına 3'er aylık periyodlarla bakacağız. Benim önüme gelecek, izleyeceğim. Rakamlar olacak. 'Ben bu rakamları ayarlarım' diye düşünürseniz, bunu hissettiğimizde Yüksek Denetleme Kurulu'nu harekete geçiririz. Hepimiz bir bisikletin üzerindeyiz. Pedal çevirmeyi bıraktık mı düşeriz. O halde pedal çevirmeye devam. Pedal çevirdikçe de ileriye gidersiniz" diye konuştu. Devlet Bakanı Şener, son olarak memur maaşları, Doğrudan Gelir Desteği ödemelerinden sonra işçi ikramiyelerinin de bayramdan önce ödeneceği müjdesini vererek, "İkramiyelerle ilgili kararname imzalandı. İşçiler paralarını bayramdan önce alacak. Ziraat Bankası şubeleri mesai yaparak paraları ödeyecek" dedi. Toplantının sonunda salonun kapısında duran Bakan Şener, toplantıya katılan müdürlerin ellerini tek tek sıktı. Temaslarını tamamlayan Bakan Şener, 20.50 uçağı ile İzmir'den ayrılacak. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:18

İLGİLİ HABERLER