Gündem
  • 24.4.2008 00:35

PAKSÜT, "367 KARARI HUKUKİ BİR KARARDIR!"

Paksüt, "Biz orada vicdanen ve hukuken bir karar verdik. Öyle birşeye şahit olmadım, duymadım olabileceğine de inanmıyorum. Böyle bir işte olabiliyorsa her işte olabilir. Bu yargıya son derece büyük bir hakarettir, ayıptır" dedi.

Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu'nun bu konuda açıklama yaptığını hatırlatan Püksüt, her kurumun yargıya güvenmesi gerektiğinisöyledi.

Genelkurmay'ın 27 Nisan bildirisinin 367 kararına etkisi oldu mu? yönündeki bir soruya Paksüt, "Açıklamanın mahkemeye etkisi olmamıştır. Ne anamuhalefet partisinin ne de başkalarının da kararda etkisi olmamıştır. Genelkurmay bildirisinde açıkça bir ifade yoktur, O bir yakıştırmadır. Anayasa Genelkurmay'ın açıklamasının da diğer açıklamalara göre daha üstün bir tarafı yoktur. Zamanlama itibariyle yapılan açıklamanın Anayasa Mahkemesi'ne bir mesaj olduğu yorumları yapıldı. Açıklamanın adresi ne Anayasa Mahkemesiydi ne de kişiydi. Anayasa Mahkemesi ne içeriden ne dışarıdan etkilenmez" cevabını verdi.

Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Ali Feyyaz Paksüt, Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen panele DTP'nin davet edilmemesine ilişkin soruyu, "Demokratik bir hareketle böyle bir program hazırladık. Programın yoğun olması dolayısıyla en fazla üç partiyi çağırabileceğimizi düşünerek üç büyük partiyi davet ettik. Buna gerek kalmadı. Paneli iptal etmek zorunda kaldık" cevabını verdi. Anayasa Mahkemesi'nin son yıllarda iş yükü hacminin çok arttığını ve tüm siyasi partilerin hesaplarını incelediklerini belirten Paksüt, "Bir kısım partiler var ki bazılarının meşruiyeti bile tartışmalı. Ama onların da hep hakları var. Kural olarak hepsine bakılıyor. 2000'li yıllardan kalma hesapları olan partiler var. CHP'nin de, MHP'nin de ve iktidar partisin de hesaplarına tek tek bakılacak" dedi.

CHP'nin Kanaltürk'e usulsüz ödemelerde bulunduğu ve bu nedenle hakkında kapatma davası açılabileceği şeklindeki spekülasyonlara değinen Paksüt, "Genel merkez evraklarının incelenmesi sırasında para aktarılması varsa incelenecek ve görülecektir. Yasalara uygun aktarım yapılmadığı görülürse yaptırımları belli. Yani Hazine'ye gelir kaydedilmesi gibi. Bir kere öyle bir şeyin var olup olmadığını öncelikle görmemiz gerekir. Raportörün raporu bitecek, üyelere dağıtılacak. Bütün siyasi partilerin hesapları gibi CHP'nin de hesapları incelenecek" diye konuştu. Paksüt, bir gazetecinin, 'Kapatma davası ile ilişkilendirebilecek bir durum mu?' yönündeki sorusuna Paksüt, "Kapatma davası ile ilişkilendirmek zor görünüyor. Çünkü hesaplarında para harcamalarının yaptırımı belli. Böyle bir durumun tespiti halinde Hazine'ye irat kaydedilmesi gibi bir yaptırımı var. Usulsüz yapılan harcamalarda müeyyide bu. Kayıp trilyon davasında da yapılacak birşey olmadığına karar verilmişti" cevabını verdi. Paksüt, üniversitelerde başörtüsü serbestliği tanıyan anayasa değişikliğini iptali ile ilgili başvurunun bir takvime bağlayıp bağlamadıkları yönündeki sorusuna, "Takvim yok. Makul sürede incelenecek" cevabını verdi.

Öte yandan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ile bir süre sohbet eden Ferdağ Paksüt, Bakan'a 'Benim kocama niye iş çıkartıyorsunuz" diyerek espri yaptı.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 12:24

İLGİLİ HABERLER