KAYNAK : Haber Vitrini
HİLAL ÖZTÜRK
ANKARA- Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, hazırlıkları süren Pişmanlık Yasa Tasarısı'nın şu haliyle örgüt liderleri ve yöneticilerini kapsamadığını belirterek, terörle mücadeleyi doğrudan yürüten makamlardan kapsamının genişletilmesi yönünde öneriler geldiğini açıkladı.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'nde düzenlenen 'Uygulamada Adli Tıp İle İlgili Sorunlar ve Çözümleri' konulu seminerin açılış konuşmasını yapan Adalet Bakanı Türk, buradan ayrılışında gazetecilerin sorularını cevapladı. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Pişmanlık Yasası olarak adlandırılan 'Bazı Suç Faillerine İlişkin Kanun'un etkili olabilmesi için örgüt içinde belli bir konumda bulunan insanlara da bu imkanın tanınması gerektiğini vurguladı. Türk: "Bu konuda gerçekçi düşünmek gerekir. Şüphesiz terör örgütlerinin yaptıklarını hiç kimse hoş göremez. Ama terör örgütlerini çökertebilmek için o örgütlerin içinde yer alan, yapısını bilen, eylem planları hakkında devlete bilgi verecek insanlar ortaya çıktıkça onları ceza bakımından daha elverişli duruma getirmek durumdayız. Pişmanlık Yasasının amacı budur" diye konuştu.
'ÖNCEKİ PİŞMANLIK YASALARINDAN FAYDA ELDE EDİLEMEDİ'
Bir gazetecinin, 'Hazırlanan tasarı ile örgüt yöneticileri ve liderlerinin kapsam içine girdiğini söylebilir miyiz?' şeklindeki sorusuna cevap veren Türk, "Hazırlanan tasarıda bu yok. TBMM'nın kabul ettiği kanunun bir iki kelime değişikliği dışında hemen hemen aynısıdır. Ancak bu konuda doğrudan doğruya terörle mücadele çalışmalarını yürüten makamlarımızın görüşleri kapsamın genişletilmesi yönündedir. Bundan önce çıkarılan kanunlardan fayda elde edilememiştir. sınırlı ölçüde bir başarıya ulaşılabilmiştir. Biz her kanun tasarısını ilgili yargı organlarına, ilgili bakanlıklara, kamu kurum ve kuruluşlarına göndeririz. Şimdi o görüşler birer birer geliyor. Bu görüşler bir kez daha değerlendirilecek ve tasarı taslağı Bakanlar Kurulu'na sevkedilmeden önce son şekli verilecektir" şeklinde konuştu.
Avrupa Parlamentosu'nun HADEP'in kapatılmamasına ilişkin önerisi ve sözde Ermeni soykırımı iddialarını kabul etmesi kararını soru üzerine değerlendiren Bakan Türk, bu gibi kararların Türkiye'deki gelişmeleri olumlu yönde etkilemediğini belirtti. Türk, "Bu Türkiye karşıtı çevrelerin sürekli gündeme getirdiği konulardan biridir. Türkiye'de partilerin kapatılması ile yetkili organ sadece Anayasa Mahkemesi'dir. Anayasa Mahkemesi kapatma davasını inceleyecek ve karara bağlayacaktır. Kimse yargı organına tavsiye ve telkinde bulunamaz. Dışardan yapılan bu çeşit tavsiyelerin hiçbir yararı yoktur. Bu tıpkı Ermeni iddiaları ile ilgili kararda olduğu gibi, yine Avrupa Parlamentosu'nun aslında kendi yetkileri de dışında olan bir çabasıdır" diye konuştu.
İdam cezası ile ilgili düzenlemenin hangi aşamada olduğu yönünde bir başka soruyu cevaplayan Türk, idam cezaları ile ilgili Anayasa'ya uyum kanunu niteliğinde bir kanun tasarısı hazırlayarak Bakanlar Kurulu'na sunduklarını hatırlatarak, "Bu tasarıda Anayasa'da idam cezalarının uygulanabileceği durumlar olarak öngörülen üç istisna dışında yani; savaş hali, yakın savaş tehdidi ve terör suçları dışında kanunlarımızda öngörülen idam cezaları yerine müebbet ağır hapis cezaları uygulaması öngörülmüştür. Hazırlanmış olan kanun tasarısı tamamiyle Anayasa'nın 38. maddesinde öngörülen çerçeve içinde hazırlanan bir uyum kanunu tasarısıdır. Bu tasarı zaten hem hükümet içinde hem TBMM'de idam cezaları konusunda var olan ortak görüşün bir ifadesidir. Bunun ötesinde bir düzenleme şu anda söz konusu değildir" dedi. Tasarının en yakın zamanda TBMM'ye sunulmasını beklediklerini ifade eden Türk, bu konuda mahkemelerin bir bekleyiş içinde olduğunu belirtti. Bakan Türk, mahkemelerin, önlerine idam cezası öngörülen suçlar geldiği zaman verecekleri cezanın kanunda belirtilmesi gerektiğini kaydederek, "Eğer böyle bir konuda mahkeme, artık Anayasa'da kaldırılmış olan bu cezayı verirse, bu karar Anayasa'ya aykırı bir karar olacaktır. Ama hangi cezanın verileceğini de yasanın göstermesi gerekir. Hazırladığımız kanun tasarısının amacı budur" şeklinde konuştu.
Avrupa Birliği (AB)'ye giriş sürecinde yapılan Anayasa değişikliklerinin ardından hazırlanan uyum yasaları çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine de Türk, "Uyum paketi çalışmaları dün tamamlandı. Şimdi tasarının gerekçesi son şekline kavuşturuluyor. Önümüzdeki hafta başında o tasarıyı Bakanlar Kurulu'na sunacağız" karşılığını verdi.
Türk, seminerin açılışında yaptığı konuşmada adli tıp kurumlarının yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguladı. Türk, Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı Adli Tıp Kurumu Kanunu Tasarısının Bakanlar Kurulu'nda bekletilmesinden yakınarak, "Bu tasarının birön önce Mecli'e sevkedilmesi ve en kısa zamanda da yasalaşmasında fayda vardır" dedi. Türk, insan hakları ihlallerinin önlenmesinde de adli tıp kurumlarının önemli görevleri olduğunu kaydederek, hazırlanan kanun tasarısının adli tıp kurumlarının çağın gereklerine göre yeniden düzenlenmesi ve daha işlevsel hale getirilmesini amaçladığını bildirdi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:35