PKK İLE YEZİDİLERİN KANLI ÇATIŞMASI : 2 ÖLÜ
“PKK’lılar, Yezidilerden Haraç İstiyor, Vermeyenlerin Kız Çocuklarını Kaçırıyor ve Öldürüyor!..”
Kuzey Irak’ta yayınlanan “Aso” gazetesinin haberine göre, haraç vermeyi kabul etmeyen Yezidiler’e yönelik baskılarını artıran PKK’nın, Dohuk’un Şeyhan ilçesinde yaşayan Yezidi bir ailenin genç kızını kaçırması üzerine, PKK’lılar ile Yezidiler arasında silahlı çatışmalar yaşandığı öğrenildi.
PKK’lılar ile Yezidiler arasında yaşanan çatışmalara ilişkin bir basın açıklaması yapan Yezidilerin dini lideri Mir Tahsin, Yezidilerin PKK’ya haraç vermeyi kabul etmemeleri üzerine başlayan çatışmaların, PKK’lıların genç bir kızı kaçırmaları ve öldürmeleriyle tırmandığını vurguladı.
Mir Tahsin, Yezidi ailenin, genç kızı kaçıran ve öldüren 2 PKK’lıyı belirleyip öldürmeleri üzerine, PKK tarafından Yezidilerin dini ve kültürel merkezlerinin hedef alındığını, “Laleş Kültür Merkezi” ve “Şeyh Hüseyin Baba Salonu”nun yakıldığını, aralarında kendi evinin de bulunduğu çok sayıda ev ve işyerinin kurşun yağmuruna tutulduğunu, Yezidilere ait çok sayıda otomobilin ateşe verildiğini, okuldan dönen Yezidi çocuklarına üzerine ateş açılması sonucunda 3 çocuğun ağır yaralandığını belirtti.
PKK’lıların, Yezidilere yönelik şiddet eylemlerinin yanı sıra, Yezidi dini aleyhine de karalayıcı ve küfür niteliğinde sloganlar attıklarını, duvarlara bu türden yazılar yazdıklarını açıklayan Mir Tahsin, bölgenin güvenliğini sağladıkları iddiasında olan KDP ve KYB’nin, PKK’nın silahsız Yezidilere yönelik insanlık dışı saldırıları karşısında seyirci kaldıklarını vurgulayarak, bölgede haraç alan, çocuk kaçıran, uyuşturucu satan, insan kaçakçılığını yönlendiren PKK’yı uluslararası kuruluşlara şikayet edeceklerini açıkladı.
Yerel kaynaklar, Kuzey Irak’ta PKK’lılar ile Yezidiler arasında yaşanan gerginlik ve çatışmanın kökeninde, aslında geçtiğimiz aylarda Belçika’da Yezidiler ile PKK’lılar arasındaki kavgasının yattığını belirtiyorlar.
Hatırlanacağı üzere, PKK’lılar, Belçika’da yaşayan Yezidiler’den haraç istemişler, ancak bu talepleri kabul görmeyince, aynen Dohuk’ta olduğu gibi Yezidiler’in derneklerini basarak çok sayıda Yezidiyi feci şekilde döverek ağır yaralamışlardı.
PKK şiddetinden mağdur olan Yezidiler tarafından Belçika’da oluşturulan “Mala Ezidiyan Li Belçika” isimli oluşum tarafından “Uluslararası Kamuoyuna: PKK Şiddetine Karşı Yardım Acil Çağrısı” başlığıyla yayınlanan ve Belçikalı yetkililerin yanı sıra, uluslararası kuruluşlara iletilen basın açıklamasında (15 Aralık 2006), yıllarca PKK baskısına boyun eğerek, örgüte ve uzantısı derneklere haraç vermek zorunda bırakılan Yezidilerin, PKK tarafından örgütün çıkarları doğrultusunda kullanıldıkları belirtilerek, “Yezidilerin haklarını savunuyormuş gibi görünen PKK’nın, aslında en büyük Yezidi düşmanı olduğuna” dikkat çekilmişti.
Basın açıklamasında, PKK baskısına boyun eğmeyen Yezidilerin, “ajan, hain, Kürt düşmanı” ilan edildikleri, dövüldükleri, hatta çocuklarının kaçırıldığı vurgulanarak, ancak PKK’nın bütün baskı ve tehditlerine rağmen Belçika’da yaşayan Yezidilerin, dört yıl önce bir araya gelerek Belçika’da “Mala Ezidiya” derneğini kurdukları kaydedilmişti.
Bu durumdan rahatsız olan örgütün, son bir yıl içerisinde Yezidilere yönelik baskılarını daha da artırdığı, önce tehdit yoluyla Derneği Yezidilerin elinden almak istediği, başarılı olamayınca da derneğin kapatılması için şiddet dahil, her türlü yöntemi denediği, dernek yöneticilerini ve üyelerine yönelik şiddet uygulamalarını yoğunlaştırdığı, hatta “dernekte uyuşturucu satıldığı, yasa dışı yollardan gelen kaçakların barındırıldığı” şeklinde Belçika güvenlik birimlerine asılsız ihbarlarda bulunduğu vurgulanmıştı.
Basın açıklamasında, PKK’nın Yezidilere yönelik şiddet uygulamalarından örneklere de yer verilmişti. 17 Ekim 2006 tarihlerinde Yezidi derneğini basan PKK’lıların, dernek yöneticilerini fena şekilde dövdükleri ve hastanelik ettikleri, derneğin kasasındaki paralara el koyarak, binadaki malzemeleri çaldıkları veya kullanılamaz hale getirdikleri belirtilmişti.
Sadece Yezidi derneğini basmakla yetinmeyen PKK çetesinin, dernek yöneticisi ve üyelerinin işyerlerine giderek haraç istediklerine yer verilen basın açıklamasında, “22 Ekim 2006 tarihinde Dernek üyesi Yezidi H.A.’nın işyerine giden PKK’lıların, yüklü miktarda haraç istedikleri, ancak H.A.’nın ‘Daha önce varımı yoğumu sizlere verdim. Elimde bir tek bu işyeri kaldı. Buradan kazandığımla ancak ailemin ihtiyaçlarını karşılayabiliyorum’ diyerek, parası olmadığını söylemesi üzerine, demir çubuklarla dövülerek ağır yaralandığı, dükkanının da yakılarak tahrip edildiği vurgulanmıştı.
Saldırı sonrasında bir grup Dernek yöneticisinin, PKK Belçika sorumlusu Murat adlı şahısla görüşmeye gittikleri, görüşmede Murat adlı PKK sorumlusunun; “Evet biz dövdük. Tipi hoşumuza gitmediği için dövdük. Daha bu bir şey değil. Tipini beğenmediklerimizi dövmekle kalmayacağız, kadın ve çocuklarınızı da elinizden alacağız. Var mı bir diyeceğiniz? Derneği elinizle bize teslim edin. Yoksa sonuçlarına katlanırsınız” diyerek, Yezidileri tehdit etmişti.
Basın açıklamasının sonunda, sanki Kuzey Irak’ta yaşanan Yezidiler’in başına gelecekler önceden haber verilircesine, uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunulmuştu; “Yezidiler’i yıllarca çıkarları doğrultusunda kullanan PKK’nın, uyguladığı haksız ve insanlık dışı şiddet kabul edilemez. PKK şiddeti mağduru Yezidilerin feryadını duyun!.. Rusya, Ermenistan ve Gürcistan’daki kardeşlerimiz başta olmak üzere, uluslararası topluma PKK vahşetine karşı acil yardım çağrısında bulunuyoruz.”
