PKK'NIN KAÇIRDIĞI KIZLARDAN İSVEÇ GAZETESİNE ŞOK AÇIKLAMALAR!..
Kadro sıkıntısını aşmak için çocuk kaçırma eylemlerine yönelen PKK,
özellikle Avrupa’da yaşayan Kürt-Alevi ailelerden “gerillayı donat”,
“bağış”, “vergilendirme” adı altında haraç istiyor, ancak haraç vermek
istemeyenlerin çocuklarını kaçırıyor.
İsveç’in önde gelen SVD Gazetesi’nde yayınlanan bir haberde (15 Mart
2006), PKK tarafından geçen yıl kaçırılan kız çocuklarının Kandil Dağı’nda
oldukları, yaşları 15-18 arasında değişen çocuklara, Kandil Dağı’nda silah
ve bomba eğitimi verildiği belirtildi.
SVD muhabiri, kaçırılan kız çocukları ile görüşmeyi başardı.
İsimlerinin açıklanmasını istemeyen çocuklar, gazete muhabirine yaptıkları
açıklamada şöyle konuşuyorlar: “PKK tarafından kaçırıldık ve örgüt
kamplarında işkenceye ve cinsel tacize maruz kaldık. Silah ve bomba eğitimi
aldık. Avrupa ve Türkiye’ye gönderilmeyi bekliyoruz.”
Gazete haberi üzerine harekete geçen İsveç güvenlik birimlerinin,
ülkedeki PKK derneklerine yönelik kapsamlı bir operasyon başlattıkları,
ayrıca “PKK’nin çocuk kaçırma eylemlerine karşı” uluslararası kuruluşlara da
işbirliği çağrısı yapıldığı kaydedildi.
PKK tarafından kaçak yollardan Kuzey Irak’a geçirilen çocuklara, önce
psikolojik eğitim veriliyor. Eylem kadroları ile görüştürülmeyen ve örgüt
içerisinde yaşanan çarpıklıklardan uzak tutulan çocuklar, silah ve bomba
eğitimi aldıktan sonra, kaçak yollardan Türkiye ve Avrupa ülkelerine
sokuluyor. PKK tarafından sabotaj, uyuşturucu ticareti, kuryelik, gasp gibi
eylemlerde kullanılan bu çocuklardan, aynı zamanda örgüte kadro temini için
küçük yaştaki çocukların kandırılmasında da yararlanılıyor.
Çocukları kaçırılan aileler tarafından düzenlenen basın toplantısında (20
Mart 2006) konuşan Süleyman Sugan adlı baba şunları söyledi;
“Hiçbir ırk ve mezhep gözetmeden, fakirlerin yararına çeşitli
etkinlikler düzenliyorum. Ancak PKK’liler, ‘sen bölücülük yapıyorsun, bundan
sonra paraları bize (PKK’ye) vereceksin’ diye tehdit ettiler. Önce paralara
el koydular, sonra da ‘senin gibilere ders olsun’ diyerek 14 yaşındaki
oğlumu kaçırdılar. Kaçırma olayı polise intikal etti. Çocuğumun serbest
bırakılmasına yönelik girişimlerimden bir sonuç alamadım. Beni ölümle tehdit
eden PKK’liler, ‘çocuğumun artık örgütün malı olduğunu’ söylediler.
Uluslararası toplum, PKK’nin çocuk kaçırma eylemlerine karşı acil harekete
geçmelidir.”
Bu arada, çocukları kaçırılan aileler, çocukları hakkında bilgi almak
için her yolu deniyorlar. “Malame” isimli internet sitesinde yer verilen
haberlerde, Kürt ailelerin yoğun tepkisi karşısında PKK yönetimi, çocukları
örgüte getirildikten sonra, kendilerinden haber alamayan aileler için bir
web sayfası oluşturmuş, Türkçe, Kürtçe, Almanca ve Arapça yayın yapılan
sitede “Kayıp Sorgusu” linkine tıklayan aileler, çocuklarının ismini
yazarak, çocuklarının akıbeti hakkında bilgi istemişlerdi. PKK’nin “Kayıp
Çocuklar” sitesine, çocuğu kaçırılan yaklaşık 3 bin ailenin başvurduğu
belirtilmişti.
PKK’den kaçmayı başaran ve örgüt içinde yaşanan insanlık dışı
uygulamaları “Özgürlüğe Kaçış” isimli kitabında ayrıntılarıyla anlatan
Dilaram adlı örgüt sorumlusu da, Kandil Dağı’na gelerek PKK yönetimine
çocuklarının akıbetini soran annelerin acımasızca dövüldüğünü anlatmıştı.
Kandil Dağı’nda genç kızlara yönelik yönelik tecavüzü anlatarak kamuoyunu
ayağa kaldıran Dilaram’ın şok açıklamalarından küçük bir bölüm: “Tatvanlı
Gulan, Murat Karayılan’a bağlı PKK Özel Kuvvetleri’nin komutanıydı.
Kandil’de tecavüze uğradı. Ancak tecavüz eden değil, Gulan öldürüldü ve
faili meçhul süsü verildi. Nöbetçi görmüş, o gece iki kadının onu boğduğunu.
Ancak olay intihar diye açıklandı. Gulan örgütün tetikçisiydi. Murat
Karayılan’ın talimatıyla kendi arkadaşlarını infaz ediyordu. Gulan’ın,
Erzurum Karayazılı, gerçek adı Faruk Bozkurt olan Merkez Komitesi Üyesi
Nasır’ın öldürülmesinde de parmağı vardı. Nasır’ı Gulan’a öldürten Murat
Karayılan, Gulan’ı da başka iki kadına öldürttü…”
Birleşmiş Milletler ve İsveç Çocukları Koruma Örgütü “Radda-Bamen”in
yayınladığı raporlarda; “PKK, 1999-2005 yıllarında 5 bin civarında çocuğu
kaçırıp, eğitim kamplarında ideolojik/silahlı eğitim verdi. İsveç, Almanya,
Fransa, Belçika, Hollanda, Suriye, Yunanistan, Türkiye, Irak, Ermenistan ve
İran’dan kaçırılan bu çocuklar, örgütün silahlı eylemlerinin yanı sıra,
kadro temini ve uyuşturucu satışında da kullanılıyor” denilerek, ilgili
ülkelerin birimleri PKK’nin “çocuk kaçırma” eylemlerine karşı uyarılıyor.
