REHA MUHTAR GÜLBEN'İ FENA YAKALADI : KENDİNİ DÜŞÜNMÜYORSAN BEBEĞİNİ DÜŞÜN

Gülben Ergen apar topar THY uçağı ile Paris’ten İstanbul’a döndü...

Havalanında demeci patlattı:

“Paris’te 10-15 gün kalacaktık... Oradan Londra ya da Almanya’ya geçecektik vazgeçtik... Tabii ki bu Fransız Meclisi’nin kararıyla ilgili...”

Bu sözlerin yanında Gülben hanımın nal gibi bir fotoğrafı... En sempatik haliyle...

Ermeni tasarısı üzerinden Gülben promosyonu gırla gidiyor anlaşılan...

Şimdi neden böyle düşünüyorum söyleyeyim:

Gülben hanım,

“Paris’te 10-15 gün kalmayı planlamıştık... Oradan Londra ya da Almanya’ya geçecektik... Fransız meclisinin kararını duyunca hemen döndüm...” diyorsun...

Sözlerin aynen böyle...

Neyle dönüyorsun?..

THY’nin Paris-İstanbul seferiyle...

Peki sen değil misin, “Paris’ten, Londra ya da Almanya’ya geçecektik” diyen...

Fransızlar “seni çok üzen” o kararı aldıysa, sen de Londra’ya ya da Almanya’ya geçersin olur biter...

Koştura koştura Paris’ten İstanbul’a dönmek niye?..

Düşündün düşündüm aklıma 3 şık geldi...

Ya Fransa’nın kararının, İngiltere ve Almanya’da da uygulanacağını zannediyorsun ki oraları da protesto ederek gitmedin... (Senin için özel not: Fransa’nın meclis kararları İngiltere ve Almanya’da henüz geçmiyor... Bu gavurlar o kadar globalleştiklerinde ben sana haber vereceğim(!) Gönlünü ve depresyonunu ferah tut.)

Acaba, “Boşver şimdi Almanya’yı İngiltere’yi... Hazır karar çıkmışken, İstanbul’da görmeliyim kameraları” diyerek mi havalanına teşrif ettin?..

Ya da, söylemek istemiyorum ama ağır bir buhran geçirmektesin... Fransa’nın kararına o kadar derinden kahroldun ki, artık tatil falan düşenemez hale geldin... Allahım koru Yarabbim... Sen resmen depresyon geçirmektesin... Bu durumda, bebeğe dikkat etmelisin... Fransızların kararından dolayı İngiltere’ye ve Almanya’ya bile gitmekten vazgeçecek kadar hayattan kopmaktasın...

Bunun adına psikolojide ağır depresif vaka deniyor...

Tüh... Tüh... Tüh...

Yapma Gülben’ciğim...

Kendine dikkat et şekerim... Kendini düşünmüyorsan bebeğini düşün...

Hoşçakal, aşırı duyarlı sanatçı arkadaşım...