Gündem
  • 20.7.2005 00:47

RUMLAR KIBRIS'TA TÜRK MERMİLERİ KULLANMIŞ!..

31 yıl önceki harekâta katılan emekli Piyade Kıdemli Albay Feridun Çelenk, ele geçirdikleri mevzilerde, MKE damgalı mühimmat bulduklarını açıkladı. Türkiye’nin NATO bünyesindeki görevinin ‘hafif silahların mermilerini üretmek’ olduğunu hatırlatan Çelenk, “NATO ülkelerine verdiğimiz mermiler Kıbrıslı Rumlarca bize karşı kullanıldı. Mermileri, Yunanistan, Rumlara aktarmış olabilir.” dedi.

MKE'den yapılan açıklamada, NATO ülkeleri arasında böyle bir tedarik havuzu olduğu doğrulanırken, buradan alınan silahların sıkı bir şekilde takip edildiği vurgulandı.

Kıbrıs Barış Harekâtı'nın 31. yıldönümünde Ankara-Cebeci'de bulunan Türkiye Muharip Gaziler Derneği'nde Zaman'a açıklamalarda bulunan Kıbrıs gazileri, o günlerde yaşadıklarını aktardı. Dernek Başkanı emekli Albay Feridun Çelenk, Rumlara silah akışının Yunanistan üzerinden yapıldığını belirterek, "Harekât sırasında bizim fabrikamızın mermilerini bize karşı kullandılar. Rum mevzilerinde MKE damgalı uçaksavar, havan, roketatar, lav ve 7.62 piyade tüfeği mermileri ile 106'lık top mermileri ele geçirdik." açıklamasını yaptı. NATO ülkelerine verilen mermilerin NATO üyesi olmayan ülkelere karşı kullanılması gerektiğinin altını çizen Çelenk, MKE mermilerinin bu kesin kurala rağmen Rumların eline geçmesini hayretle karşıladıklarını söyledi. Albay Çelenk, birinci Barış Harekâtı sırasında karşılaştığı bu ilginç olayı şöyle anlattı: "Dikoma bölgesinde tepemizden sürekli ateş eden bir uçaksavar makineliyi bir türlü susturamadık. Tabur komutanımız ‘Susturun şunu!' diyerek bir ekip görevlendirdi. Tepeyi saran askerlerimiz uçaksavarı etkisiz hale getirdi ve sandıklar dolusu MKE damgalı mermi ele geçirdi. Mermileri görünce güldük." Çelenk, harekât sırasında adada bulunan İngiliz üslerinin Rumlara açıktan yardım ettiğini de anlattı.

Emekli Piyade Kıdemli Albay Şükrü Tandoğan da NATO ülkeleri arasında silah üretiminin iş bölümü şeklinde yapıldığını belirterek, her ülkenin ihtiyacı olan silahların bu tedarik havuzundan dağıtıldığını söyledi. Tandoğan, bu çerçevede Yunanistan'ın da NATO üyesi olduğu için ihtiyacı kadar mermiyi temin etmiş olabileceğini dile getiriyor.

‘Telsizler bizi yarı yolda bıraktı'

‘Karşı tarafın haberleşme ve radar imkanlarını devre dışı bırakma' görevini yapan emekli Hava Muhabere Kıdemli Başçavuş Salim Acar ise harekât sırasında en büyük sorunun haberleşmede yaşandığını söylüyor. Haberleşme imkanları kalmayınca Bayrak Radyosu üzerinden şifreli mesajlarla Türkiye'ye bilgi akışı sağladıklarını aktaran Acar, ellerinde bulunan telsizlerin ağırlıklı olarak Amerikan yapımı olduğuna işaret ediyor. Acar, "Depolarda beklemekten bataryası zayıflamış ve çok ağır olduğu için taşınması zor olan telsizler bizi yarı yolda bıraktı. Kıbrıs'ta yaşanan bu muhabere zafiyeti bize ASELSAN'ı kurdurdu." diyor. Emekli Albay Aziz Akal ise en büyük silahın askerin kendisi olduğuna işaret ediyor. Akal, bu konuyla ilgili bir anısını şöyle naklediyor: “Manisalı İsmet diye bildiğim bir asker sürekli önümde, sağımda, solumda durarak hareket alanımı daraltıyordu. ‘Oğlum önümü göremiyorum, kenara çekil!' dedim. ‘Komutanım ben göğsümü size siper etmişim. Olur da kurşun gelirse bana değsin.' diyerek önümden çekilmeyi reddetti. Bizim askerimiz bu zaferi, inanç ve disiplini sayesinde kazandı.”

Harekâta katıldıklarında 2. Tabur 1. Bölük'te 2. Manga'nın çavuşu olduğunu belirten Kayserili Kıbrıs gazisi Celal Taşdemir “Kullanılmış ve kullanılmak üzere bekleyen sandıklar dolusu MKE yapımı mermi ele geçirdik.” diyerek Rumların MKE mermisi kullandığını doğruluyor. Kayserili gazi onbaşı Tahir Şahin de, “Kaçan askerlerin bıraktığı eşyalar ve silahlar kaldı. Mermilerin yeni olması dikkatimi çekti. Elime alıp baktığımda MKE'nin mermileri olduğunu gördüm ve çok şaşırdım.” diyor.


:Gürbüz Öztürk, Ersan Temizel - Zaman

Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:37

İLGİLİ HABERLER