"RUMLAR ŞIMARTILDI, TÜRKİYE KENDİ HUKUKUNU KORUYOR"
MÜGE TUTCALI
ANKARA
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek'e parti genel merkezinde iade-i ziyarette bulundu. Burada gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandıran Çiçek, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'yle yaşanan petrol arama krizi, İsrail ile yaşanan sorunlar ve terör olaylarının birbiriyle irtibatlı olup olmadığının sorulması üzerine, hem ülke içindeki hem de bölgedeki olayları konusu ne olursa olsun soğukkanlı değerlendirmek gerektiğini söyledi. Hemen bir söyleme bakarak, bir gelişmeye bakarak bütüncül bir hükme varmanın çok doğru olmayacağını ifade eden Çiçek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin olup bitenleri baştan beri takip ettiğini ve kendi hukukunu korumak için elinden gelen çabayı gösterdiğini kaydetti.
"TÜRKİYE KENDİ HUKUKUNU KORUYOR"
"Bu işleri soğukkanlı değerlendirmek gerekecektir. Bilgi çağında maalesef yaşadığımız bir başka gerçek var o da bilgi kirliliğidir" diyen Çiçek, şöyle devam etti:
"Ne doğru ne yanlış iyice ayıklamadan, hemen ayaküstü demeç konusu yapmak, bu konularda genel hüküm ortaya koymak bence doğru olmaz. Türkiye, kendi hukukunu korumak için çaba sarf etti. Bugün de yapmaya çalıştığı husus o dur. Ancak şu kadarını biliyoruz; Bugün Kıbrıs'ta olup bitenler biraz da Rum kesiminin şımartılmasından kaynaklanıyor. Maalesef kendi iç sorunlarını halletmeden, Rum Kesimi Avrupa Birliği'ne alınmıştır. Böylesine Avrupa Birliği'ni de arkasına alarak, onlarının politikalarına da ipotek alarak, Rum kesimi biraz da iç politikasından da kaynaklanan sebeplerle bir şımarıklık içerisindedir. Herkesin uluslararası hukuka saygı göstermesi lazım. Yapacakları iş ortalığı karıştırmak değil, provokatif bir kısım eylemlere girişmek değil, fırsatçılık yapmak değil, senelerdir sürdürülen barış müzakeresinde minderden kaçmadan bunu iç politika malzemesi yapmadan barış sürecini sonlandırmasıdır. Bence şu safhada en doğru olanı budur. Geri kalanı zaten siyasi partilerimiz, hükümet kendi yönünden değerlendiriyor, bu yönde açıklamalar da yapıyor."
Çiçek, yeni anayasayla ilgili kurulacak Uzlaşma Komisyonu'na, partilerin üye vermeleriyle ilgili sorun yaşanıp yaşanmadığına ilişkin bir soru üzerine, geçmişte de TBMM faaliyetlerini sürdürürken partilerin ittifakı ile Uzlaşma Komisyonu'nun oluşturulduğunu hatırlattı. Yeni Anayasa yapılması ile ilgili de meclisteki bu geleneği sürdürerek bir Uzlaşma Komisyonu kurulacağını belirten Çiçek, "Bu işleri adım adım takip etmemiz lazım. En sonda söyleyeceğimizi, yapacağımız işi en başta söyleyerek ve yaparak süreci tıkamayalım, 1 Ekim'de hep beraber görelim" diye konuştu.
Ekim ayında yayınlanacak olan Avrupa Birliği yayınlama raporunda Türkiye'de özgürlüklerin genişletilmesiyle ilgili uyarılar bulunduğunun belirtilmesi ve BDP'li Demirtaş'ın askeri bir harekatın 'savaş nedeni olabileceğine' ilişkin açıklamasının hatırlatılması üzerine Çiçek, "Bunlar benim değerlendirme konuma girer mi girmez mi isterseniz bunları daha sonra konuşalım. İlerleme raporu her sene genelde Ekim ayında yayınlanır. Yayınlansın da ondan sonra bu değerlendirmeyi yapalım. Bu günden bir değerlendirme yaparız, ola ki bu sorduklarınız olmayabilir, o zaman da açığa düşeriz. Dereyi görmeden paçaları sıvamayalım" karşılığını verdi.
Çiçek, Anavatan Partisi Binasının yıkılmasıyla ilgili eski bir partili olarak neler hissettiğinin sorulması üzerine de, "Ben bu çatı altında çok şey hissederim. Çünkü yakın tarihimizin önemli gelişmelerini, önemli kararlarını bu binadan takip ettik. Bu çatı altında zaman zaman çok sevindiğimiz günler oldu, zaman zaman çok üzüldüğümüz durumlar da oldu. Ne yapalım, hayat devam ediyor" diye konuştu.
