SABAH GAZETESİ, AHMET ALTAN POLEMİĞİNDE MİLLİYET'E BİNDİRDİ...
KAYNAK : Haber Vitrini
Ünlü yazar Ahmet Altan'ın Almanya'da yaptığı konuşmayı ''Fransız Ahmet'' başlığıyla duyuran Milliyet gazetesinin haberiyle ilgili tartışmalar devam ediyor.. Sabah gazetesi bugün, söz konusu tartışmayla ilgili olarak, ''konuşma kasetlerinin Milliyet Gazetesi''ni yalanladığını yazdı.. Haberde; '''konuşmayı yalnızca biz izledik' diyen Milliyet'in bu haberine karşın, Hessen Radyosu muhabiri Muharrem Özsöz 'ben de oradaydım ve Ahmet Altan konuşmasının hiçbir yerinde, Türk erkekleri ağızları kebap, üzerleri yağ kokuyor, Türk erkekleri her şeye maydonoz oluyor, Türk erkekleri ahmak, gibi cümleler kullanmadı' diye konuştu. Özsöz, bandın çözümünü de 'bianet.org' ve 'gazetem.net' sitelerine gönderdi'' denildi..
YAZAR Ahmet Altan'ın Almanya'nın Offenbach kentinde yaptığı konuşmayı 'Fransız Ahmet' başlığıyla duyuran Milliyet gazetesinin haberiyle ilgili tartışmalar sürüyor.
"Konuşmayı yalnızca biz izledik" diyen Milliyet'in bu haberine karşın, Hessen Radyosu Muhabiri Muharrem Özsöz "Ben de oradaydım ve Ahmet Altan konuşmasının hiçbir yerinde 'Türk erkekleri ağızları kebap, üzerleri yağ kokuyor, Türk erkekleri her şeye maydonoz oluyor, Türk erkekleri ahmak' gibi cümleler kullanmadı" diye konuştu. Özsöz, bandın çözümünü de "bianet.org" ve "gazetem.net" sitelerine gönderdi.
CEYHUN: SAHTEKARLIK YAPILDI
AVRUPA Parlamentosu Milletvekili Ozan Ceyhun da, Milliyet'in Altan hakkında yaptığı yayında kendisini ahlak ve yasadışı yollarla kaynak gösterdiğini söyledi. Hukuki yollara başvuracağını belirten Ceyhun "Hiç alışık olmadığım bir sahtekârlıkla karşılaştım. Ve bunu çok sevip saydığım Milliyet gazetesiyle yaşadığım için üzgünüm" dedi..
AHMET ALTAN: YALANCILIK
YAZAR Ahmet Altan da SABAH'a yaptığı açıklamada "Bu cümlelerin bana ait olmadığını, konuşmamda böyle sözler söylemediğimi açıkladım ve Milliyet yönetiminden konuşmanın bandının yayınlamasını istedim" dedi.
Altan, bizzat Milliyet Genel Yayın Müdürü'ne gönderdiği açıklamanın yayınlanmadığını da belirterek, şöyle konuştu:
"Mehmet Yılmaz bu açıklamayı yayınlamadı. Bunun yerine, Almanya'daki toplantıya katılanlara 'tuzak sorular' sordurarak 'yalancı şahit' yaratmayı seçti.
Almanya'da Hessen Radyosu'ndan Muharrem Özsöz, elindeki bandı telefondan Milliyet yöneticilerine dinletti.
Mehmet Yılmaz, bandı dinlemesine ve konuşmama ekledikleri cümlelerin bana ait olmadığını görmesine rağmen, dürüstlüğe ve ahlaka asla uymayan bir biçimde, 'benim sözlerimi inkar ettiğimi' yazdı.
AÇIKÇA YALAN SÖYLEDİ
BANA iftira atarken, Milliyet gazetesine de ihanet etti. Kendi koltuğunu kurtarmak için gazetesinin güvenilirliğini tehlikeye attı.
Almanya'daki konuşmamın tam metni, internette 'gazetem.net' sitesinde yayınlandı ve bütün gazete yöneticileriyle, köşe yazarlarına gönderildi.
Konuşmamı ve Milliyet gazetesinin yazdıklarını yanyana okuyan herkes, nasıl ısrarlı bir şekilde iftira atılabildiğine şahit olacak.
Şimdi sormak istiyorum, 'istifa' müessesi sadece politikacılar için mi geçerlidir? Gazeteciler istifa etmeyi bilmez mi? Gazetesini kendi yalanlarına alet eden, grubunun yayın ilkelerini hayasızca çiğneyen bir genel yayın yönetmeni görevinde kalabilir mi? Yalan söylediği, iftira attığı açıkça kanıtlanan birini genel yayın müdürlüğünde tutanlar, onun suç ortağı olmayı kabullenmiş olmaz mı?
Eğer Türk medyasının bazı üyelerinin iftira atması bu kadar kolaysa, iftira böylesine doğal karşılanıyorsa, iftira atanlar kendi meslektaşları tarafından cezalandırılmıyorsa, bu ülkenin halkını bu ülkenin medyasından kim koruyacak?
İsmet Paşa'nın sözünü değiştirerek sorarsak, Türk halkını Türk medyasından korumak için dışardan medya mı getirelim?"
SABAH
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:17