SAVCI TUTUKLATTIĞI KİŞİYLE AYNI KOĞUŞA KONUNCA ORTALIK KARIŞTI

Bursa'daki bir araziyle ilgili rüşvet alarak sahte mahkeme ilamı çıkarttıkları gerekçesiyle, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca meslekten atılan ve haklarında Develi Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılan eski hakim Turhan Uysal ile savcı İsmet Tuncer'in yargılanmalarına devam edildi. Develi Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, İsmet Tuncer ile Niğde Cezaevi'nde tutuklu bulunan sanık Turhan Uysal katıldı. Gıyabi tutuklu sanıklar Muharrem Kılıç, Hüseyin Kılıç ve Alihan Ün ile tutuksuz yargılanan Celal Yıl, Aytaç Saraçel, Mustafa Sedat Tezgahçı, Ömer İkbal Ayar ve İbrahim Sönmez duruşmaya gelmedi. Basına kapalı yapılan duruşmada, mahkeme heyeti, sanıklardan Celal Yıl, Aytaç Saraçel, Mustafa Sedat Tezgahçı ve Ömer İkbal Ayar'a ait imzalarla ilgili İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan gelecek raporun beklenmesi için duruşmayı erteledi. AİHM'YE BAŞVURDU Eski savcı İsmet Tuncer, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, Kayseri'nin Yeşilhisar İlçesi'nde Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaparken 23 Mayıs 2000'de tutuklanarak Develi Cezaevi'nde daha önce hakkında iddianame hazırlayıp duruşmasına katıldığı bir sanıkla aynı koğuşa konulduğunu, bunun Ceza İnfaz Tüzüğü'nün 107. bendine aykırı olduğunu kaydetti. Geçmişte polis ve jandarma gibi kritik görevlerde bulunan kişilerin mahkum olması halinde ayrı koğuşlarda tutulduğunu ifade eden Tuncer, şunları anlattı: ''Bunu cezaevi savcıları ve başsavcıların bilmesi gerekirdi. Buna rağmen beni öldürtmek için, hakkında iddianame hazırladığım ve duruşmasına katıldığım kişiyle aynı koğuşa kapatılmam onuru kırıcı bir muameledir. Bunun için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurdum. Türkiye'de sorumluların cezalandırılması için yaptığım başvurular sonuçsuz kalmış ve iç hukuk yolları tükenmiştir. Terör örgütü liderine bir ada tahsis ediliyorsa bu ülkede savcılık yapan, işine gönül veren birine nasıl böyle bir muamele yapılabilir?'' Eski hakim Turhan Uysal ile birlikte yargılandığı davanın 4 yıldır sürdüğünü anımsatan Tuncer, ''Bu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ndeki (makul yargılanma hakkını) zedelemektedir. Bu nedenle 9 Ocak 2004'teki duruşmamdan 1 gün önce Develi Adliyesi önünde oturma eylemine başlayacağım. Eylemim dava sonuçlanıncaya kadar da devam edecek'' dedi. Tuncer, davanın 4 yıldır bitirilemeyişini protesto için daha önce de İstanbul'dan Kayseri'ye 2 kez bisikletiyle gelmişti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:14