SAYGI ÖZTÜRK'TEN ŞOK İDDİA : ANKARA NUMUNE HASTANESİ'NDE AMELİYAT OLAN HASTALAR NEDEN ÖLÜYOR

Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi Türkiye’nin saygın hastanelerinden birisidir. Kalp hastalıkları denilince akla ilk gelen hastanedir. Son dönemde bu hastane ile ilgili söylentiler hiç eksik olmuyor. Ameliyat sonrası ölümler, hem bazı doktorların, hem hasta yakınlarının kafasını karıştırıyor. Doğrusu, bu iddiaların ayrıntılı bir biçimde araştırılmasıdır.   

Yüksek İhtisas Hastanesinde ameliyat sonrası 5 ayda kaç kişi ölmüş dersiniz? Resmi kayıtlara göre tam 81 kişi. Ameliyat sonrası ölümlerin bu kadar yükselmesini sağlıkçılar “hayli düşündürücü” diye niteliyor. Bu durumu hastanenin hem eski, hem halen görev yapan başhekimlerine soracağım..

Ameliyat sonrası Yüksek İhtisas Hastanesi’nde ölen vatandaşlarımızın listesini okuyorum:
 
Ahmet Karataş, Mahir Şener, Cemal Bingöller, Hamide Öztürk, Rahmi Alkan, Mithat Karaman, Bayram Uyar, Raşit Ateş, Kiraz Demir, Mehmet Yavuz, Mehmet Çatal, Veli Çelik, Nazmiye Tüm, Nusret Urtumur, Şerife Karakaş, Ayşe Ersan, Hayati Çağlar, Ömer Ayazoğlu, Feride Uslu, Cemile Taşkın, Davut Bilgiç, Selahattin Himmetoğlu, Mehmet Tüfekçioğlu, Aydın Kantemur, Reya Altunkaya, Taha İkiz, Ali Dalkılıç, Ali Karadağ, Nuri Altun, Nihat Gebeloğlu, Sultan Aruç, Ökkeş Açıkgöz, Ali Rıza Sarıcan, Ömer Şençar, Sultan Kulcu, Hasan Özel, İbrahim Turan, Recep Gül, Asım Asil, Mezeyyen Gürcan, Cumhur Özenen, Cuma Güzel, Ali Kabakçı, Arif Yücel, Serhat Coş, Mücella Güner, Ahmet Kaılıç, Emin Colp, Ayşe Göver, Kezban Gülel, İsmail Akıl, Mustafa Özkarakaya, aşit Erdenh, Fatma Toklut, Kemal Önal, Nazan Özgür, Akif Ağılkaya, Hediye Baykuş, Sabri Yalabıyık, Ramazan Alabay, Nizzamettin Gürdan, Satı Atabay, Sadri Çetinkaya, Nusret Uyar, Celal Yalta, Ahmet Özmen, Kezban Yılmaz, Mehmet Dolmacı, Memiş Köksal, Hediye Sevgin, Duriye Özen, Hasan Taşçı, Muhittin Erdoğan, Sebahattin Aslan, Mavi Yoka, Nafiye Coşar, Kemal Akyol, Cahit İnen, Sevilay Kor, Hidayet Yılmaz, Metin Çiçek

Uzun yıllar yurtdışında çalışan Prof. Dr. Adnan Çobanoğlu, bu hastanenin baştabipliğine getirildi. Önceki başhekim Doç.Dr. Oğuz Taşdemir ise çocuk hastanesine verildi. Erişkin ameliyatları yapan Taşdemir, uzun süre bu hastanede boş oturtuldu. Sonunda istifa etti ve şimdi özel bir hastanede çalışıyor. Neye yaradı? Devlet elindeki elemanları özel sektöre gitmeleri için adeta zorluyor. Sağlık Bakanlığı’nın bu tutumu ise anlaşılır gibi değil. Eğer, Taşdemirn sıradan bir cerrah olsaydı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ameliyatında bulunur muydu?

Bize, Yüksek İhtisas Hastanesi’nin bazı yetkilileri “hastanemizde ameliyat ve ameliyat sonrası ölümler inanılmaz ölçüde arttı. Bu konuyu araştırın” dediler.

 “BİZE ÇAMUR ATIYORLAR”
Yüksek İhtisas Hastanesi Baştabibi Prof.Dr. Adnan Çabanoğlu’nu aradım. Söze “Birileri hastanemizle uğraşıyor. Buraya amansız bir şekilde çamur atıp zayıflatmaya çalışıyorlar. Eğer, bundan sonra buraya böyle taarruzlar olursa, en son damlasına kadar hukuki yollara başvuracağım. Yapılanlar beni çok kızdırıyor” diye başlıyor.
 
Çobanoğlu, hastanedeki ölüm oranlarındaki artış için “diğer yıllardan farkı olmadığını” belirtiyor, “Diğer hastanelere kabul edilmeyen, yaşama şansı olan riskli hastaları kabul ediyoruz. Başkalarının ‘buna dokunmam’ dediği hastalara biz şans veriyoruz. Buna rağmen ameliyat sonrası ölümlerde bir artış yok” diyor.
 
Türkiye’de bir kuruluş eleştirilince savunmayı yapanlar “rantı kestik”, “hortumları kestik” diyor. Adnan Çabanoğlu da “kendisiyle uğraşılmasının nedenini” şöyle açıklıyor:

“Türkiye’de hastaneler birer rantiyeye dönüşmüş. Belki birilerinin işine sekte vurduk. O yüzden, devamlı yalan-dolan, çamur atılıyor. Sağlıkla ilgili bilimsel, araştırma ve eğitimle ilgili olan bir yere bunlar hiç yakışmıyor. Benim Amerika’da alıştığım sisteme göre,  riskli de olsa az da olsa yaşama şansı olan hasta ameliyat edilir. Ben  Türkiye’nin en iyi merkezinde isem; ‘Ben bu ameliyatı yapmam, git başka biri yapsın’ diyemem. Bunu kardiyologlarımız falan da farketmişler. Bana, ‘siz gelmeden önce riskli hastaları kabul edilmezdi’ dediler. Biz riskli hastalara tekrar bir şans verip ameliyat ediyoruz.”

”BİZE GÖRE ÖLÜM ORANLARI”
Başhekim Çobanoğlu, “önceki yıllarda yüzde 2 civarında olduğu belirtilen ameliyat sonrası ölümlerin, şimdi yüzde 7-8’e ulaştığı yolundaki iddiaları ise şöyle cevaplandırıyor:

“Hastalarla ilgili gizli olan listenin  açıklanması bile içeride birilerinin işlerine sekte vurduğumuzu gösteriyor. 5 ayda bin ameliyat  yapıyoruz. Hastaların bir kısmı ameliyat olmadan ölüyor. Numune hastanesinden,  şuradan buradan bize hastalar geliyor. Son 5 yıldır Yüksek İhtisas’ta ameliyat sonrası ölüm oranı ne ise hastaları çevirmememize rağmen şimdi de aynı orandadır yani yüzde 3-4 civarında.

ESKİ BAŞHEKİM NE DİYOR?
Hastanenin eski Başhekimi Doç.Dr. Oğuz Taşdemir’e hastane ile ilgili iddiaları,  başhekimin buna verdiği cevaplara karşı diyeceği olup olup olmadığını sordum. İşte eski Başhekim Oğuz Taşdemir’in söyledikleri:

“Benim dönemimle Başhekimin söyledikleri doğru değil. Ne demek hastaları ölüm riski yüksek, düşük diye ayırmak? Böyle şey olur mu? Hastaların bu yüzden çevrildiğini iddia ediyorsa bunu ispat etsin. Bir tek örnek göstersin. Benim başhekimlik dönemimde ameliyat ve ameliyat sonrası ölümler yüzde 2 civarındadır. Bunun kayıtları hastane mevcuttur. Başhekim, hem benim, hem de kendi dönemine ait kayıtları açıklasın. Gerçekleri ortaya çıksın. Ölüm oranlarının yüksekliği, eğitim hastanesi olmalarına bağlanıyor. Bizim dönemimizde de eğitim hastanesiydi. Ölüm oranları arkadaşlarımızın belirttiğine yüzde 2’den yüzde 8’e kadar çıkmış durumda. Bunun sebepleri var. Rakamlar açıklansın, kamuoyuna bilgi verilsin.”   

Sağlık alanında ilginç olaylar yaşanıyor. Bunları zaman zaman sizlere duyurmaya devam edeceğim. Sağlık Bakanı Prof.Dr. Recep Akdağ bu iddialar için ne der bilemem. Ama söyleyecekleri varsa buyursun...