
ŞEKER HASTALIĞINA AKAPUNKTUR
Özel Maraş Polikliniği hekimlerinden Akupunktur Uzmanı Dr. İsmail Maraş, şeker hastalığıyla tek başına herhangi bir uzmanlığın başa çıkmasının mümkün olmadığını söyledi. Akupunktur Uzmanı Maraş, bu konuda sağlıkta ileri ülkelerde olduğu gibi artık ülkemizde de tamamlayıcı tıptan da faydalanılması gerektiğine dikkat çekti.
Şeker sebebiyle vücutta hemen tüm organ ve sistemlerin olumsuz etkilenebildiğini ve hastanın değişik rahatsızlıkları için değişik ilaçlar kullanmak zorunda kalabildiğini anlatan Dr. Maraş, şöyle konuştu: "İleri derecede bir şeker hastalığı örneğin katarakta, göz tansiyonuna,
böbrek yetmezliğine, koroner kalp hastalığına, felç, kangren, cinsel işlev bozukluklarına, mide ve bağırsak rahatsızlıklarına, bazı cilt hastalıklarına, sistit, karaciğer ve safrakesesi iltihabına, damar sertliğine, sinir bozukluklarına, beyin fonksiyonlarına, diş ve diş etlerine
olumsuz etki edebilir. Hastalar bu durumda koordineli bir tedavi gördüğünde, alacakları ilaç miktarı her ortaya çıkan yeni bir rahatsızlık sebebiyle ayrı bir uzman doktora müracaat ettiğinde alacağı ilaç miktarına göre belki yarı yarıya azalabilecektir."
Dolayısıyla böyle hastaların aile hekimi ya da bir uzman tarafından takibe alınması gerektiğini anlatan Maraş, şunları söyledi: "İhtiyaç duyulduğunda gidilecek uzman doktora da aile hekimi
tarafından ön bilgi verilmeli. Böylece hastanın diğer rahatsızlıklardan olumsuz etkisi en aza indirilebilir. Ve aile hekimleri hastalarına tamamlayıcı tıbbı da önermeli. Batı'da bu böyledir. Çok da olumlu sonuçlar alınmaktadır."
Sağlıkta ileri ülkelerde artık şeker hastalarının da bazı kanser hastaları gibi tamamlayıcı tıptan yararlandığına dikkat çeken Dr. İsmail Maraş, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: "Tamamlayıcı tıp özellikle bu tür rahatsızlıklarda meslektaşlarımızın elini güçlendiriyor. Birçok rahatsızlığı bir anda yaşayan hastaların da rahatlamasına sebep oluyor. Bu açıdan hekimler böylesi hastalarına tamamlayıcı tıbbın örneğin ayurveda, reiki, kaplıca tedavisi, kimi bitkisel ilaçlar, akupunktur gibi onlarca yöntemden bir veya birkaçını hem kendisi bilmeli hem hastasına bildirmeli, bu yöntemlerden insanların faydalanılmasını sağlamalıdır.
Örneğin akupunktur tedavisi olan bir şeker hastası, sözgelimi sindirim sistemi rahatladığında mide ve sindirim sistemi için alacağı ilaca destek almış olacaktır. Bu bir artı değerdir. Böbrek fonksiyonlarında düzelme olmaya başladığında bu bir artı değerdir. Kandaki oksijenin artması gerçekleşse bu bir artı değerdir. Damar sertliğini ortadan kaldırmaya yönelik bir tedavi artı değerdir. Dolayısıyla bir şeker hastası, görmekte olduğu tedavilere ilaveten akupunktur veya tamamlayıcı tıbbın diğer branşlarından destek aldığında örneğin on ilaç kullanacaksa beş ilaç kullanacak, şikâyeti beş rahatsızlıksa üçe inecek, hastanın yaşam kalitesi yükselecektir. Bu konuda Türkiye'de geç bile kalınmıştır."