SERDAR TURGUT'TAN ASKERE YENİ FİŞLENECEKLER LİSTESİ...

SERDAR TURGUT/AKŞAM Askerlerin fişleme listesinde unuttukları Askerlerin toplumda yer alabilecek 'potansiyel suçlular' listesinde büyük ve sonuçları vahim olabilecek eksiklikler tespit etmiş durumdayım. Hemen 'Oha, zaten listede neredeyse herkes yer alıyor, daha ne eksiği olacak ki' demeyin. Bu tür düşünceler memleketi durmadan bölmek isteyenlerin toplumda yaymaya çalıştığı teslimiyetçi ruh halidir, çünkü siz artık 'bu liste de eksik olamaz herhalde be birader' diye düşünürken bir de bakmışınız ki bir gün hiç ummadığınız bir darbe yersiniz. Şunu bilin ki bu tür listelerde eksik olamaz diye düşünmek benim için vatan hainliği ile eşdeğerdir çünkü vatanı olabilecek potansiyel saldırılara karşı savunmasız bırakmak sonucunu doğurur. Ben devletime hizmete hep hazır olduğumdan bugün potansiyel suçlular listesine mutlaka hemen ve vakit geçirmeden eklenmesi gereken grupların listesini yayınlayacağım. Görev olarak kabul ettiğim bir iş için bana teşekkür etmeyin. Lüzumsuz teşekkürlerle vakit kaybetmek yerine siz de kendi listenizi hazırlayın. Bir de bakarsınız ki unutulmuş bir grubu siz keşfedersiniz de tesadüfen de olsa ülkenizin geleceğini kurtarırsınız. * * * İşte hemen fişlenmesi gereken yeni gruplar: 1- Bacak fetişistleri: Bir fetişiste 'güzel bir kadının bacağı mı yoksa vatan mı' diye sorun hemen, hiç tereddüt etmeden 'güzel kadın bacağı' diye cevap verirler. Vatanını çok yaygın bir şekilde bulunabilen bir vücut organı için böyle anında satabilen şerefsizler de listeye hemen alınmalı ve hep izlenmeli. Bir de 'ayak fetişistleri' var ki onlar daha da büyük tehdit arz etmektedirler çünkü onlar vatanı satma işini ayağa düşürmüşlerdir, en onursuz onlardır. 2- Eşcinseller: Bilmem farkında mısınız ama sayıları son zamanlarda nasıl da arttı. Üstelik kendilerini saklasalar bile bunlar birbirlerini bir bakışta tanıyormuş. Dereceleri de varmış bunların, mesela bir eşcinsel görünürde normal olana baktığında onun kaçıncı dereceden eşcinsel olduğunu anlarmış. Bu gizli örgüt değilse başka neye gizli örgüt diyeceğiz bunu da anlamak mümkün değil. Öylesine hızlı ve güçlü yayılıyorlar ki örneğin hafta başında normal olarak davranan bir adam hafta sonu geldiğinde birinci dereceden eşcinsele özgü bütün davranışları abartılı bir şekilde sergilemeye başlamaktadır. Siz arada neyin, ne zaman olduğunu bilemeden dönüşüm sonuçlanmaktadır. Bu insanlar öylesine abartılı davranışlar sergileyerek 'Bir Türk dünyaya bedeldir' sloganını 'Bir eşcinsel Türk dünyaya bedeldir'e dönüştürüp ülkenin savaş gücünü içten vurarak yok etmeye çalışmaktadırlar. Bu gizli örgüt bir an önce fişlenip çökertilmelidir. 3- Anti-Sebataistler: Bunlar aslında Müslüman olup bu gerçeği gizleyerek toplumda Yahudi gibi davrananlardır. Bunların neden böyle yaptığı konusunda türlü rivayetler vardır. Bir açıklamaya göre Laila gibi önemli yerlerde ilgi görmek için böyle davranmakta, dinsel kimliklerini bu nedenle gizlemektedirler. Bu toplanma yerinin Ankara'da da bir şube açması devletin temellerine de dinamit konulacağının en belirgin bir işaretidir. Bir başka açıklamaya göre ise bu insanların büyük bölümü Yalçın Küçük'ün tezlerinden yoğun bir bıkkınlık duyurarak böyle bir ters davranışa başvurmaktadırlar. 'Elimizi sallasak bin Sebataiste vurur' ekolünün sözcüsü durumunda olan Küçük böyle bir ters toplumsal ekolü tetiklemiş olabilir. Neyse, nedeni ne olursa olsun hızla yaygınlaşma potansiyeli bulunan bu grup da izlenme öncelikleri arasına alınmalı. 4- Hasan Cemal fanatikleri örgütü: Son yıllarda bu grup hayli yaygınlaşarak, büyüdü... Bunlar hayatta olabilecek her toplumsal sorunda ortalama insanın aklına ilk gelecek en ortalama çözümü, evrensel olarak geçerli olduğu düşünülen ancak soyut oldukları için gerçekte hiçbir geçerliliği olmayan kavramlarla süsleyerek anlatırlar. Üç cümlede anlatılacak şeyi de minimumda 15 cümleyle anlatırlar. Üstelik bunu da uzun bir düşünce fırtınasından sonra düşünmüş gibi yaparak hava da atarlar. Bu grubun eylemleri toplumda düşünme yeteneğinin törpülenmesine yol açarak genç insanların beyinsel gelişmesini daha da durdurmaktadır. Gerçi bu bir açıdan iyidir de çünkü düşünemeyen beyinler kötü şarkıcıların yarışmalarını izleyerek zihinsel açıdan tatmin olmaktadırlar. Bu devletimiz açısından çok iyidir de ancak bu beyinler ilerde potansiyel düşmanları devlete ihbar edemeyecek derecede otlaşacaklardır, işte ben bundan korkarım. 5- Mizah yazarları: Bunlar aslında ciddi olan düşüncelerini mizah görünümü altında toplumu zehirlemek için yayan kişilerdir. Mesela bir gün durup dururken ortaya çıkıp 'Bir müzayede düzenleyelim Kıbrıs'ı en yüksek fiyat verene satalım' derler. Bunu söyleyenler Türkiye'yi hiç tanımamaktadırlar çünkü Turgut Özal dönemiyle birlikte bu düşünce sistematiğinin Türkler'e hiç de antipatik gelmediğini, komik olduğu sanılarak söylenen bir lafın bunlar tarafından anında ciddiye alınarak borsayı canlandırsın diye Kıbrıs hisse senetleri çıkarmaya hazırlığına daha okudukları cümle tamamlanmadan başladıklarını unutmaktadırlar. Mizah yazarları toplumda potansiyel olarak var olan hızlı ve yorulmadan para kazanma dürtüsüne direkt olarak hitap ederek toplumun yapısını çürütmekte ve bizi düşmana karşı zayıflatmaktadırlar. 6- Rana Turgut ekolü kadınlar: Bunlar her türlü irrasyonel fikri ve davranış biçimini rasyonel görünüm altında erkeklere empoze ederek onların son direnme gücünü yok etmeye çalışmaktadırlar. Onlar yüzünden bu ülkenin erkeklerinin her türlü savaşçı yeteneği törpülenmiş durumdadır. İrrasyonel komutları bile hemen ve anında yerine getirmeye koşullanan bu erkeklerin her an olabilecek ve olması gereken bir savaşta rasyonel emirleri algılayabilmeleri mümkün değildir. Ülkenin geleceğini karartan bu kadınlar artık fişlenmemeli, bunlar doğrudan tutuklanarak içeride sürekli tutulmalı hatta Leyla Zana örneğinde olduğu gibi herkes salınmalarını istese bile katiyen salınmamalıdırlar. Bu salınmama için açıklama getirmeye bile gerek yoktur çünkü devletini seven herkes gerçeği hemen görecektir. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:50