Dünya
  • 7.6.2020 17:39

Sezar yasası öncesi Suriye Lirası çoktü, Halk sokaklara çıktı

"Sezar” yasasının uygulanmasından önce Suriye poundunun tarihsel bir çöküşü... Esad rejimi Suriye lirasındaki düşüşü durduramıyor. Parasız kalan halk öfke içerisinde sokaklara çıktı.

Suriye lirası 1 haftada yüzde 25 değer kaybetti
Bugün Suriye'nin hemen her şehrinde Esad aleyhinde gösteriler yapılıyor. Halk İran ve Ruslara yağdırılan paralara isyan edip kendilerinin aç bırakıldığını iddia ediyor.
Karaborsa piyasasında 1 Ocak'ta 1 dolar yaklaşık 900 SL'ye denk gelirken, 13 Mayıs'ta 1.600, bugün de 2 bin SL'ye kadar ulaştı. SL'nin iç savaşın başladığı 2011'den bu yana dolar karşısındaki değer kaybı ise yüzde 4.350'yi buldu.
Son hafta ise Suriye lirası hızlı ve benzeri görülmemiş bir çöküş kaydetti. Bir dolar 2.500 Suriye lirasına denk oldu.
Savaşta ve özellikle de son bir ayda paraları pul olan Suriyeliler yiyeceklerini korumak için giderek daha fazla acı çekiyorlar ve aynı zamanda kötüleşen ekonomiye de kızıyorlar.
Serbest piyasada bir Suriye Lirasının 3 bin liraya doğru hareketlenmesine rağmen Diktatör Esad parasının değerini sabit gösteriyor. Suriye Merkez Bankası 1 doların karşılığını 700 Suriye Lirası olarak sabitledi. Tabi kimse bununla ilgilenmiyor. Zaten Merkez bankası kimseye bu hesap üzerinden para vermiyor kimse de bu rakam üzerinden parasını bankada bozdurmuyor.
Sonuç olarak resmi olarak bir dolar 700 Suriye lirası, halk arasında ise 1 Dolar 2500-2700 Suriye lirası.
Agence France-Presse, Şam'daki üç büyük döviz kuruluşunun "paralel piyasadaki doların döviz kurunun, tarihinde ilk kez Cumartesi günü 2300 lirayı aştığını" söyledi.
Suriye konusunda bilgili iki analist, Esad rejiminin 17 Haziran 2020'da uygulamaya koyacağı "Sezar Yasası" nın gerçekten uygulanmasından kaynaklanan yansıma korkusunun, liranın değer kaybının ek bir nedeni olduğunu söyledi.
Chatham House'da ekonomist ve araştırmacı Zaki Mahshi, Rus şirketleri de dâhil olmak üzere yabancı şirketlerin ağırlıklı olarak risk almamayı seçtiklerini ve fon transferinin iki ila üç haftaya ihtiyaç duyduğuna dikkat çekti. .
Uluslararası Kriz Grubu'ndaki Suriye programının direktörü Haikou Wimen ise, yaptırımların yürürlüğe girmesiyle "Suriye ile başa çıkmanın daha zor ve riskli hale geleceğini" söyledi.
Dünya Gıda Programı sözcüsü Jessica Lawson, liranın değerindeki herhangi bir ek azalmanın pirinç, makarna ve mercimek gibi ithal edilen ana gıda maddelerinin fiyatlarındaki artışı yansıtacağını söyledi.
Küresel site " World By Map"  tarafından Şubat 2020'de yayınlanan verilere göre, Suriye% 82,5 oranıyla dünyanın en yoksul ülkeleri listesinin başında yer alıyor.
Bu bile Esad'ın koltuk hırsı ve gaddarlığı ile ülkesini ne hale getirdiğinin açık bir delili.

Esed-Mahluf kavgası

Suriyeli ekonomist Yunus Kerim, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Esad rejimi ile ülkenin ekonomik gücünü büyük ölçüde elinde tutan kuzeni Rami Mahluf arasındaki çekişmelerin derinleşmesinin son süreçte ekonomiye yansıdığını söyledi.

Kerim, "Esad ailesi içinde süren çekişmeler ve güçlü spekülasyonlar bir hafta içinde SL'nin dolar karşısında yüzde 25 değer kaybetmesine neden oldu." dedi.

Yunus, Rami Mahluf'un dün paylaştığı yeni videoda, "Ülke ekonomisi çöküşün eşiğinde" ifadesini kullanmasının, Esad rejimine tehdit niteliğinde olduğunu dile getirdi.

Suriye rejiminin en büyük oligarkı Rami Mahluf, mayıs ayı başında Başar Esad rejiminin kendisinden "haksız yere" istediği vergilere, paylaştığı bir videoyla tepki göstermişti.

Mahluf, birkaç gün sonra yayımladığı videoda da kendisinden ülkedeki en büyük GSM şirketlerinden Syriatel'den feragat etmesinin istendiğini ancak bunu yapmayacağını ifade etmişti.

Sosyal medya üzerinden açıklamalarını sürdüren Rami Mahluf dün paylaştığı videoda da, "Devlet, şirketlerin çalışmalarından yüzde 20, yani kardan yüzde 50 isterken şimdi ise yüzde 50, yani kardan yüzde 120 istedi. Yani cebimden yaklaşık yüzde 20 ödeme yapmam gerek. Ülke ekonomisi çöküşün eşiğinde." ifadelerini kullanmıştı.

Suriyeliler öfkeli
Halep'te muhaliflerin kontrolündeki Tarik Bab mahallesinde toplanan Suriyeliler, cuma namazından sonra ''devrim devam ediyor'' adı altında rejim ve Rusya karşıtı gösteri düzenledi. Suriye Devrim bayrağını taşıyan göstericiler, sloganlar attı.


HABERVİTRİNİ ÖZEL HABERİDİR

Suriye'de yönetim karşıtı gösteriler

Suriye'de yönetim karşıtı gösteriler

Suriye'de yönetim karşıtı gösteriler
Suriye'de yönetim karşıtı gösteriler

Suriye para biriminin değerindeki çöküş, sadece günlük yiyeceklerini güvence altına almak için mücadele eden Suriyelilerin, özellikle de çalışanların maaşını 40 bin'i aşmadığı için artan öfkesine ek olarak, özellikle çalışanların maaşı ile geçinmesini imkansız kılıyor.
Şu anda İletişim ağlarında, Esad rejimine sadık olanlar da dahil olmak üzere Suriyeliler hükümete saldırıyor ve ABD yaptırımlarını da sorumluluğun bir parçası tutsalar bile ekonominin bu kadar kötüye gitmesinden Esad'ı sorumlu tutuyorlar. 
Facebook'ta Esad'a sadık onbinlerce takipçiden oluşan bir grupta, "Hala" adlı bir hesap, hükümet bakanlarını sokaklara çıkmaya ve insanların karşılaştığı zorlukları görmeye çağırdı , ilk endişelerinin "günlük yiyeceklerini güvence altına almak olduğunu haykırıyorlar.

"Abu Al-Abd Al-Trabulsi" adında bir hesaba gelince , "Devlet nerede ?!"

Suriyeliler ayrıca iletişim sitelerinde açlık ve salgın belirtileri hakkında konuşuyorlar ve işaretçilerin bir resmi Facebook'ta yayınlandı ve yayıncılarının Şam kırsalında bir evin kapısına asıldığını ve Arap sakinlerinin yemek yemekten ve içmekten yardım istediğini ve Arap Postasının gerçekliğini doğrulayamadığını söyledi. .

Esad rejimi, Esad'ın danışmanı Buthaina Shaaban tarafından yapılan bir açıklama hariç olmak üzere, ekonominin bozulması konusunda neredeyse sessizdir, ancak bu ifade, Suriyelilerin "komplo" olarak nitelendirdikleri ayağa kalkmalarını istedikten sonra öfkelerini arttırdı.

Sezar'ın yasası nedir? 

2014 yılında Esad rejiminden kaçan eski Suriye askeri kameramanı Caesar'ın isminin ardından "Sezar" adlı Amerikan Senatosunda Amerikan yasaları geçti ve işkence altında öldürülen 11.000 mahkumun 55.000 fotoğrafını sızdırdı ve bu kimliğini gerçek kimliğini gizlemek için kullandı. .

Esad'ın hapishanelerinde işkence altında ölen insanların cesetlerini gösteren fotoğrafları, Brüksel'deki Avrupa Birliği binasında ve ABD Temsilciler Meclisi'nde kızgın tepkilere yol açtı. Esad rejimi hapishanelerinde mahkumların acı çektirerek katletmesi lanetlendi.

Sezar yasası Beşar Esad rejiminin sütunlarına, İran ve Rus taraftarlarına ve onunla ilgilenen her kişi, kurum veya ülkeye ekonomik yaptırımlar uygular ve uygulandığında bu cezalar Esad rejiminin maruz kalabileceği doğrudan askeri müdahale olmadan üst sınır olarak kabul edilir.

Sezar Yasası Esed rejimi için sonun başlangıcı olabilir mi?

ABD'de yürürlüğe giren "Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası", Beşşar Esed rejimini siyasi sürecin içine çekmeyi ve uluslararası kararlara boyun eğmeye mecbur bırakmayı hedefliyor.

ABD'de yürürlüğe giren Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası, temel olarak Beşşar Esed rejimini siyasi sürecin içine çekmeyi hedeflerken, Suriyeli muhaliflere hem rejimin ihlallerini dünyaya anlatabilmek için fırsat sunuyor hem de büyük sorumluluklar yüklüyor.

ABD Senatosu, 18 Aralık'ta Suriye'de Esed rejimi ve destekçisi Rusya ile İran'ın faaliyetlerine yardım sağlayan kişi ve kuruluşlara ilave yaptırımlar uygulanmasını öngören yasa tasarısını kabul etmişti. Başkan Donald Trump da ABD'nin 2020 savunma bütçesi içine eklenen "Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası"nı 21 Aralık'ta imzalamıştı. Yasa, böylece yürürlüğe girmişti.

Yasa, siyasi tutukluların serbest bırakılması, sivillerin hedef alınmasının ve ibadethaneler, hastaneler, okullar gibi sivil yaşam alanlarının bombalanmasının durdurulması, savaş suçlularına yönelik soruşturma başlatılması, kimyasal silah kullanımına son verilmesi, göçe zorlananlar ile sığınmacıların onurlu biçimde geri dönüşüne izin verilmesi gibi, siyasi sürecin başlaması için uygun koşulların oluşturulmasına destek sağlamayı planlıyor.

İsmini, 2014'te Esed rejiminin muhalifleri tuttuğu hapishanelerde işkenceyle öldürülen 11 bin tutukluya ait 55 bin fotoğrafı dünya basınına sızdıran askeri polisin kod adından alan yasaya göre, rejime, Rusya ve İran adına hareket eden üstlenici şirketlere destek sağlayan ya da onlarla büyük miktarda para alışverişinde bulunan yabancı kişi ve kuruluşlara yaptırım uygulanabilecek.

Rejimin yanı sıra İran'ı da hedef alan ve bu ülkeye karşı "ağır baskı kampanyası" kapsamında görülebilecek yaptırımların asıl etkisini, ABD'nin Rusya ile ilişkileri üzerinde göstermesi bekleniyor.

Rusya'nın Suriye'de işlediği suçlardan dolayı ABD yönetiminin yaptırımlarından çekindiği biliniyor. Rus ordusu ve komuta kademesinden askeri müteahhitler ile iş adamları, bu yaptırımların ağına takılabilir.

Ancak yasanın asıl hedefini, Esed rejimine daha fazla yüklenilmesi ve dünya sisteminden dışlanması oluşturuyor.

Yasanın etkinliğini belirleyecek unsurlar

Kuşkusuz, Sezar Yasası'nın Esed rejimi üzerindeki etkisini belirleyen bir dizi faktör bulunuyor.

Bunların ilki, yasanın Cumhuriyetçi ve Demokrat Partilerin desteğini alması ve dolayısıyla, ABD'li yasa koyucuların Suriye'deki duruma ilişkin Washington yönetiminin atması beklenen adımlara destek verdiği izlenimini güçlendirmesi. Bu, Rusya ve müttefiklerine baskı açısından ABD'nin etkin rolünü zorunlu kılarken, Washington'un politikalarıyla uyumlu olmayan herhangi bir siyasi girişimin de engellenmesi yönünde baskı yapılması anlamına geliyor.

İkincisi de ABD yönetiminin, söz konusu yasayla Esed rejimini siyasi sürecin içine çekmeyi ve uluslararası kararlara boyun eğmeye mecbur bırakmayı hedeflemesi. Yasanın yalnızca tehditlerle sınırlı olmaması ve rejime, mevcut politikalarından vazgeçmesi durumunda yaptırımların askıya alınabileceği mesajını verdiği görülüyor.

Ayrıca yasa, siyasi tutukluların serbest bırakılması, sivillerin hedef alınmasının ve ibadethaneler, hastaneler, okullar gibi sivil yaşam alanlarının bombalanmasının durdurulması, savaş suçlularına yönelik soruşturma başlatılması, kimyasal silah kullanımına son verilmesi, göçe zorlananlar ile sığınmacıların onurlu biçimde geri dönüşüne izin verilmesi gibi, siyasi sürecin başlaması için uygun koşulların oluşturulmasına destek sağlamayı planlıyor.

Suriye muhalefetinin ABD ve Avrupa ülkelerinde rejimin işlediği suçların anlatıldığı medya kampanyaları başlatması önem arz ediyor. Rejimin cezalandırılması için atılacak adımların, bu ülkelerde kamuoyu desteğinin güçlendirilmesiyle desteklenmesi gerekiyor.

Üçüncü önemli unsur, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2118 ve 2254 sayılı kararlarıyla uyumlu söz konusu yasanın, rejimin yanı sıra, Rusya ve İran'a da sorumluluk yüklemesi. Böylece yasa Rusya'ya "sorumlu ve hesap verilebilir" sıfatları yüklüyor. Bununla birlikte yasa, Lübnan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve diğer ülkeler üzerinden hareket eden ilişkili kurum ve heyetleri de içine alacak şekilde İran'a uygulanan yaptırımları güçlendiriyor.

Dördüncü husus, mevcut uluslararası şartların bu yasanın uygulanmasına uygun olması. İran'a büyük baskı politikasıyla uyumlu olan yasanın, onun Irak ve Lübnan'daki uzantılarını da dizginlemiş olacağı gibi, Rusya'yı da Esed rejimine Anayasa Komitesi görüşmelerinde ciddi ve yapıcı tavır takınması yönünde baskı uygulamaya iteceği öngörülüyor.

Yasaya ilişkin beşinci husus, rejimin yaşadığı derin ekonomik kriz düşünüldüğünde, askeri, ekonomik ve siyasi ayakları da olacak yeni ABD yaptırımlarıyla, rejimin seçeneklerini kısıtlama özelliğine sahip olması. ABD'nin, iç sorunlarıyla da mücadele eden Rusya ve İran'ın Esed rejimine yardım etme gücüne sahip olmadıklarını da hesap ettiği anlaşılıyor.

Altıncı ve son olarak, Esed rejiminin siyasi uzlaşmazlık ve askeri şiddet politikalarında ısrar etmesi durumunda, söz konusu yasa, içerdiği kapsamlı yaptırımlar sayesinde sistemin çözülmesi için bir kapı açma imkanı oluşturabilir.

Suriye muhalefetine düşenler

Rusya'nın, Suriye'de henüz siyasi çözüme varılmamışken sığınmacıların geri dönüşü ya da yeniden imar konusundaki ısrarlarını boşa çıkartacak ve ABD'nin inisiyatifi yeniden eline alarak etkin rol oynamasına imkan verecek yasa, Suriye muhalefeti için önemli bir fırsat olarak da görülebilir. Bunun için muhalifler ile müttefiklerinin yasanın sağlayacağı şartlardan azami düzeyde istifade etmesi ve gelecek aşama için uygun adımları atmaları şart.

Suriye muhalefetinin ABD ve Avrupa ülkelerinde rejimin işlediği suçların anlatıldığı medya kampanyaları başlatması önem arz ediyor. Rejimin cezalandırılması için atılacak adımların, bu ülkelerde kamuoyu desteğinin güçlendirilmesiyle desteklenmesi gerekiyor.

Çeşitli dillerde yapılacak bu kampanyalarda rejimin, kontrolündeki bölgelerde nüfuz kaybına uğradığı konusunun ele alınması da kamuoyu nezdinde farkındalığı artırabilir.

Öte yandan Suriye muhalefeti, Avrupa ülkelerine de ABD benzeri yasalar çıkarmaları yönünde çağrı yapmalı, bunun önemini çeşitli platformlarda sık sık dile getirmeli.

Muhaliflerin, kurtarılmış bölgelerde yoğun biçimde çalışması, rejimin ekonomik gücünün zayıflatılması için Sezar yasasının olumlu sonuçlarının görülmesine ivme kazandırabilir ve Esed rejiminin "tabutuna ilk sağlam çivinin çakılmasını" sağlayabilir.

Son olarak, Sezar kod isimli meçhul askere, kahramanca hareketiyle gerçekleri dünyaya sunmasından dolayı minnet ve teşekkürü yıllar sonra yeniden dile getirmekte fayda bulunuyor.

Tercüme: Hamdi Yıldız

Güncellenme Tarihi : 7.6.2020 16:19

İLGİLİ HABERLER