VEHBİ BAŞ
İSTANBUL - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ''Zorunlu temel eğitim uygulaması kesintisiz sürdürülmeli ve 12 yıla çıkarılması çalışmalarına hız verilmelidir'' dedi.
Cumhurbaşkanı Sezer, İstanbul Üniversitesi'nin 550. kuruluş yıldönümü nedeniyle
Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil Birsen Konferans Salonu'nda düzenlenen törene katıldı. Törende konuşan Sezer, sözlerine, ''Laik, demokratik ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kurumlarından olan İstanbul Üniversitesi'nin bu güzel ortamında hepinize en iyi dileklerimi sunuyorum. İstanbul Üniversitesi'nin öğretim elemanları, öğrencileri ve çalışanları, bugün haklı bir gurur yaşamaktadır'' diyerek başladı.
Tarihi, İstanbul'un fethine kadar uzanan İstanbul Üniversitesi'nin, 1933 yılında Atatürk'ün öncülüğünde üniversite reformunun gerçekleştirilmesiyle birlikte hizmet vermeye başladığını ifade eden Sezer, ''Bu seçkin üniversitemizin, geçmişiyle Avrupa'da ilk kurulan üniversiteler arasında yer alması bizlere kıvanç vermektedir. Geçen yıllar içinde büyük gelişme gösteren İstanbul Üniversitesi, kendisinden beklenildiği gibi cumhuriyete ve değerlerine bağlı kuşaklar yetiştirilmesinde, diğer üniversitelerimizle birlikte temel rol üstlenmiştir. Köklü tarihiyle dünyada yaşanan değişimlere yakından tanıklık eden, Türkiye'nin çağdaşlaşmasına katkıda bulunan İstanbul Üniversitesi, yurtiçi ve yurtdışında her zaman saygın bir konuma sahip olmuştur'' şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Sezer, İstanbul Üniversitesi'nin, bilimin aydınlığını özümsemiş kadrosu, bilimsel araştırma ve çalışmaları, çok sayıda öğrencisi, binlerce mezunu ile Türkiye'nin özgür bilim yuvası olduğunu söyledi. İstanbul Üniversitesi'nin Türk bilimine dünya çapında saygınlık kazandıran bilimsel çalışma ve araştırmalarından mutluluk duyduğunu ifade eden Sezer, ''Türkiye, cumhuriyetin ilanıyla birlikte seçimini çağdaşlık yönünde yapmış, bu seçimin gerektirdiği reform ve yapılanmaları kararlılıkla yaşama geçirmiştir. Eğitim bu süreçte en önemli araç olmuş. Genç nüfusun çağdaş eğitim olanaklarından yararlanarak en iyi biçimde yetiştirilmesi hedeflenmiştir. Cumhuriyet, bireyi ön plana çıkaran, yaratıcılığı ve özgür düşünceyi geliştirmeyi amaçlayan çağdaş eğitimi politikalarını da beraberinde getirmiştir'' diye konuştu.
''ÜNİVERSİTELERİMİZ, GELECEĞE GÜVENLİ BAKMAMIZI SAĞLAMAKTADIR''
Cumhuriyetin en önemli tasarılarından birinin üniversiteler olduğunu ifade eden Sezer, şöyle konuştu:
''Türk insanının çağdaş dünyanın kavram ve değerleriyle tanışmasını amaçlayan Atatürk'ün ileri görüşlülüğü ve girişimleriyle üniversite reformu başlatılmıştır. 1933 yılında kabul edilen 2552 yasayla, Osmanlı'dan gelen darülfünun geleneği tarihe karışmış, çağdaş yapıya sahip üniversiteler doğmuştur. Üniversitelerimizin varlığı, ülke ve toplum olarak geleceğe güvenle bakmamızı sağlamaktadır. Bilgi üretmek, üretilen bilgiyi tüm insanlığın kullanımına sunmak, toplumu bilimin ve aklın ışığında yönlendirerek aydınlatmak, bilimsel araştırma ve çalışmaları ile gelişme sürecine katkıda bulunmak, ülke sorunlarına gerçekçi çözüm üretmek, genç kuşakları geleceğe hazırlamak, ülkenin gereksinim duyduğu nitelikli insan gücünü yetiştirmek, evrensel kurumlar olan üniversitelerin temel görevleri arasındadır.''
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, üniversite eğitiminin, bireye meslek kazandırmasının ötesinde, kişiliğine uygun özgün düşünceler oluşturmasına olanak sağlayarak, akılcı, bilimsel ve özgür düşünebilme yetisi kazandırdığını söyledi. Böylesine önemli sorumluluklar üstlenen üniversitelerin, düşüncenin bilimsel platformlarda özgürce tartışıldığı, katılıma olanak tanıyan kurumlar olarak yapılandırılmaları gerektiğini belirten Sezer, ''Çağdaşlaşma sürecinde en büyük güvencemiz olan üniversitelerimizin dünyadaki saygın üniversitelerin düzeyine çıkabilmesi için çok çalışmalı, bilimsel özgürlüğü her koşul ve ortamda koruyabilmeliyiz. Üniversitelerimizi geliştirerek, demokratik, özgür ve çağdaş kimliğe kavuşturarak, bilim üretmelerinin önündeki engelleri kaldırarak ve eğitimin kalitesini yükselterek ülke kalkınmasında yol alabiliriz. Üniversitelerimizin öğretim elemanı açığı, akçeli olanaklarının yetersizliği, sınav sistemi ve donanım eksikliği başta olmak üzere güncel sorunlarının çözülmesi, geleceğimiz yönünden büyük önem taşımaktadır'' şeklinde konuştu.
''Yüksek öğretimin bugün yeniden yapılanma gereksinimi içinde bulunduğu bilinmekte ve bu gerçek, gerek akademik çevreler, gerek kamuoyunca da paylaşılmaktadır'' diyen Cumhurbaşkanı, ''Yeniden yapılanma çalışmaları planlanırken, öncelikli amaç, yüksek öğretim kurumlarımızın demokratik, özgür kurumlar olarak gelişmelerinin ve varlıklarını sürdürmelerinin önündeki engellerin kaldırılması olmalıdır. Bu kapsamda atılacak adımların uzlaşma ile atılması, Cumhuriyetin temel nitelikleriyle bağdaşması, toplumun, gençliğin ve üniversitelerin beklentilerini karşılaması ve ülke gerçekleriyle örtüşmesi gerekmektedir. Uzlaşmayla başlatılmayan ve Üniversitelerarası Kurul'un süzgecinden geçmeyen girişimler başarıya ulaşamayacağından, sorunlara çözüm üretmek yerine, yeni sorunları da birlikte getireceğinden kuşku duyulmamalıdır'' ifadelerini kullandı.
ZORUNLU TEMEL EĞİTİM
Cumhurbaşkanı Sezer, eğitim sisteminin, öğrenmenin öğretilmesini amaçlayan bir yapıya, araç ve yöntemlere kavuşturulmasının zorunluluk olduğunu söyledi. Üniversitelerin sorunlarına çözüm aranırken, planlı, katılımcı, saydam ve öngörülü politikalar oluşturulmasının yanı sıra eğitim sisteminin sorunlarına eğilmenin önemini de vurgulayan Cumhurbaşkanı, ''Ayrıca, ortaöğretimin üzerinde önemle durulmalı, ortaöğretimin öğrencinin gelişmesinde, ilgi alanının saptanmasında, üniversite ve meslek seçiminde temel rol oynadığı gözardı edilmemelidir. Meslek liselerinin kendi dallarında yükseköğrenim görmelerinin önemini, hem Cumhuriyetin temel niteliklerinin korunması, hem de ara insan gücüne olan gereksinim yönünden bir kez daha vurgulamak istiyorum. Zorunlu temel eğitim uygulaması kesintisiz sürdürülmeli ve 12 yıla çıkarılması çalışmalarına hız verilmelidir'' şeklinde konuştu.
Ahmet Necdet Sezer, iletişim teknolojisinin baş döndürücü gelişme hızının, tüm ülkeleri uluslararası yarışma ortamına ittiğini söyledi. Üniversitelerin başarısının, Türkiye'nin çağdaş dünyadaki ilerleme yarışında ön sıralarda yer almasını sağlayacağını anlatan Sezer, ''Kalkınma ve gelişme çabalarında ülkemizin itici gücü olarak gördüğümüz üniversitelerimiz, yaşadıkları sorunlara karşın, ulusumuza ve devletimize karşı sorumluluklarını başarıyla yerine getirmektedir. Üniversitelerimizin anlayış birliği içinde, ilkelerinden ve eğitimin niteliğinden ödün vermeden, ülkemizin geleceğe taşınması doğrultusundaki çalışmalarını sürdürme kararlılığını takdirle karşılıyoruz. Türkiye'nin bilgi toplumu düzeyine ulaşması konusunda, demokratik ve laik Cumhuriyetimizin temel kurumlarından üniversitelerimize, bilim insanlarımıza ve gençlerimize büyük sorumluluklar düşmektedir'' dedi.
''Gençlerimizi sağlam bir kişiliğe, sorun çözücü yetkinliğe kavuşturmak, onlara dünyanın her ülkesinde geçerli olan ve başarıyla yaşamlarını sürdürebilecekleri bilgi, birikim ve deneyimi kazandırmak amacımız olmalıdır'' diyen Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu konudaki en büyük görev, üniversitelerimizin ve öğretim elemanlarımızındır. Öğretim elemanlarımıza, gençlerimizi bilimle kucaklaştırmak ve meslek edinmelerini sağlamanın yanında, onları Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, ulusunu seven, Cumhuriyet değerlerini koruyan ve geliştiren bireyler olarak yetiştirmek konusunda da önemli sorumluluklar düşmektedir. Cumhuriyetin en önemli kazanımları arasında yer alan üniversitelerimizi hizmetleriyle bugünlere taşıyan öğretim elemanlarımızın, toplumu bekleyen tehlikeleri herkesten önce görerek, gençlerimizi doğru yönlendirdiklerinden, görev ve sorumluluklarını her zaman özveriyle yerine getirdiklerinden kuşku duymuyoruz.''
SEZER, GENÇLERE SESLENDİ
Cumhurbaşkanı Sezer, konuşması sırasında gençlere seslenerek, ''İsteklerinizin haklı, beklentilerinizin ve umutlarınızın büyük olduğunun bilincindeyiz. Sizlere sağlanan olanaklar, ne yazık ki beklentilerinizi tam olarak karşılayamamaktadır. İşsizlik ve herkesin eğitim olanaklarından aynı düzeyde yararlanamaması gibi sorunlar, yalnızca sizlerin değil, ülkemizin de önemli ve öncelikli sorunlarıdır. Üniversiteyi bitiren çok sayıda gencimizin iş bulamaması, kimi zaman da alanları dışındaki işlerde çalışmak zorunda kalmaları üzüntü vericidir. Sizlerin canlılığı ve coşkusu, bizleri güçlü kılmakta, aydınlık yarınlara ulaşma yolundaki umutlarımızı artırmaktadır'' dedi.
Sezer, gelişme çabalarını kesintiye uğratan yolsuzluk, yoksulluk ve eğitimsizlik gibi temel sorunların aşılmasında gençlere önemli sorumluluklar düştüğünü belirterek, ''Üniversitede öğreneceğiniz bilgiler sizleri yaşama hazırlayacağı gibi, geleceğinizi de yönlendirecektir. Sizlerin yetişmesi yalnızca üniversite öğretimiyle sınırlı kalmamalıdır. Sizlere sunulan olanakların değerini bilmeli, eğitimin yaşam boyu sürecek bir etkinlik olduğunu unutmadan okumalı, araştırmalı, sorgulamalı, kendinizi her alanda yetiştirmelisiniz. Her türlü bilgiyi aklın ve bilimin süzgecinden geçirerek tartışmalı, ancak, amacı belli olan yönlendirmelerin sizleri etkilemesine izin vermemelisiniz. Gençlik gelecektir. Gençlik, umuttur, güç ve coşku demektir. Ulus ve devlet olarak bu anlayışla, özgüven kazanmanızı sağlayacak, çağdaş bir eğitim ve öğrenim görerek yetişmenizi, bilgi toplumunun etkin bireyleri durumuna gelmenizi, edindiğiniz bilgi ve birikimle dünyanın her ülkesinde kendinizi kanıtlayabilmenizi amaçlıyoruz'' ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Sezer, üniversite öğrencisinin, ulusal değerlerini iyi bilen, evrensel değerleri benimseyen, bilgiye, düşünceye saygılı, kendine güvenen, düşüncelerini çekinmeden açıklayan bir yaklaşımda olması gerektiğini belirtti. Üniversite öğrencisinin, yeniliklere ve değişimlere açık, teknolojik gelişmeleri yakından izlemeli, ülke ve dünya sorunlarına duyarlılıkla yaklaşmalı ve temiz toplumun savunucusu olması gerektiğini söyleyen Sezer, ''Kendinize güvenmeli, uygulamalarınız, çağdaş kimliğiniz ve çalışmalarınızla Ulusumuza güven vermeli, Atatürk'ün emaneti Cumhuriyetin geleceğe taşınması için, sorumluluklarınızın bilinciyle hareket etmelisiniz. Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerini koruyarak evrensel değerlerle bütünleşmesi ve çağdaş uygarlığın güçlü ortağı durumuna gelmesi, katkılarınızla başarılacaktır. Aklın ve bilimin yol göstericiliğinden ayrılmadığınız, demokrasiye inandığınız sürece, kendinizi geliştirebilir, düşlerinizi gerçekleştirebilir, ülkenize ve insanlığa yararlı bireyler olabilirsiniz'' şeklinde konuştu.
ÜNİVERSİTELERİN KATKISI
Cumhurbaşkanı Sezer, insan hakları, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve saydam yönetim gibi kavramların, günümüzde tüm insanlığı ilgilendiren, bireyleri her türlü baskıya karşı koruyarak özgürlük alanını genişleten içerikleriyle evrensel bir boyut kazandığını belirterek, üniversitelerin, yalnızca bireyleri değil, toplumları ve ülkeleri de geleceğe hazırlamakta, evrensel değerlerin benimsenmesine ve yerleşmesine katkıda bulunmakta olduğunu söyledi.
Sezer, sözlerini şöyle tamamladı:
''Demokratik yönetime dayanan çağdaş devlet, özgürlüklerin kullanılması amacıyla ortam ve koşulları oluştururken, ülke gerçekleri doğrultusunda özgürlüklerin sınırlarını da saptamakta, bu kapsamda gerekli kuralları uygulamaya koymaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti niteliği ve üniter devlet yapısı, özgürlüklerin sınırı yönünden göz önünde bulundurulması gereken önemli ögelerdir. Toplumun tüm kesimleri tarafından benimsenen ve sahip çıkılan bu ögeler, aydınlık Türkiye'nin vazgeçilmezleridir. Üniversitelerimizde, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel değerlerine ters düşecek tutum ve davranışlardan kaçınılması, kurallara uyulmasının sağlanması ve üniversitelerin çağdaş kurumlar olma özelliğinin korunması, yöneticilerin, öğretim elemanlarının ve öğrencilerin ortak sorumluluğudur. Bu sorumluluğun duyarlılıkla yerine getirileceği konusunda kuşkumuz yoktur. Türkiye Cumhuriyeti, niteliklerinden ödün vermeden, çağdaşlaşma ve aydınlanma çabalarını sürdürecek, kişilerin ve kurumların katkısıyla, dünyanın güçlü ülkeleri arasındaki yerini yakın zamanda alacaktır. Üniversitelerimizin ve gençlerimizin Cumhuriyete, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlılık konusunda her ortam ve koşulda sergiledikleri kararlı tutum, Türkiye Cumhuriyeti'nin kazanımları ve kurumlarıyla geleceğe taşınmasındaki en önemli güvencemiz olacaktır. İstanbul Üniversitesi'nin 550. kuruluş yıldönümünü ve bu güzel üniversitenin kurulmasında ve gelişmesinde emeği olanları kutluyor, hepinizi saygıyla selamlıyor, başarılar ve esenlikler diliyorum.''
İstanbul Üniversitesi'nin 550. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Sezer'in yanı sıra 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, İstanbul Valisi Muammer Güler, KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu, Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Yaşar Okuyan, öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:04