Gündem
  • 1.9.2022 20:05

Sırrı Süreyya Önder 6'lı masayı tehdit etti

Eski HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Deva Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti'nin oluşturduğu altılı masayı adeta tehdit etti. Önder "Geçti Bor’un pazarı, eşeği sürecek Niğde’yi bile bulamazlar. Ciddi olacaklar, dürüst olacaklar, kararlı olacaklar. Cesur olacaklar." dedi.

Terör örgütü PKK'nın siyasi kolu HDP'nin eski vekili  Sırrı Süreyya Önder, altılı masaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu, HDP ile yan yana durmaktan çekinilmesini eleştirdi. Önder, “Neyimiz var bizim? Bu ülkenin en şerefli insanlarıyız. Bizim yanımızda durmayacak ne var?” diye sordu.

Ayşegül Doğan’ın Yıldırım Türker ve Hâle Şerif’le birlikte hazırladığı “İtirazım Var” adlı programda konuşan Önder altılı masanın akıbetine ilişkin de, “Kendi içlerinden sabote edileceklerini düşünüyorum” görüşünü paylaştı.

Muhalefet eleştirisi: Herkes tatlı su kurnazı!

Muhalefete yönelik de eleştirilerde bulunan Önder, yerel seçimlerde HDP’nin tavrı üzerinden şu mesajları verdi:

“Bu HDP’nin bağrına taş basması sonucu yerel iktidarı kazanan hiç ama hiçbir yönetici, seçimden sonra ‘Yav niye bağrınıza taş bastınız verdiniz sağ olun ama bağrınıza niye taş bastınız biz size ne yaptık ki’ sorusunu sormadı. Bundan daha büyük bir aymazlık olamaz. Herkes tatlı su kurnazı. Aldık tamam işimiz bitti. İcap ederse yine böyle alicengiz seçeneksiz bırakma numaralarıyla bir daha alırız zannediyor. Oysa bana benim doğal tabanım olmayan bir kitle bana bağrımıza taş basıp sana oy vereceğiz dese günlerce uykuyu yitirirdim ben. Niye böyle hissettiler. Ve bir dahakinde bağırlarına taş basmamaları için yapabileceğim şeylerin imkân zeminini arardım. Bunların imkân zemini önce bu soruyu sormak. Bunu söyleyene hiç kimse gidip sordu mu kamusal alanda ya da özel alanda ya Selahattin Bey sağ olasın, var olasın ama niye bağrınıza taş, seçmeninizin bağrına taş basmasını istediniz. Zannediyorlar ki işte haksız tutukludurlar, siyasi tutukludurlar, demekle bu iş bitecek. Bu iş onunla bitmez. Yapısal tarihsel sosyokültürel siyasal birçok arka plan şeyi var.

“Ne yerde taş kaldı ne bağrınızda yer kaldı”

Arkadaşlar yeni bir sürece giriyoruz, geçen sefer bağrınıza taş basmıştınız. Ne yerde taş kaldı ne bağrınızda yer kaldı, bağrınız Karacaahmet mezarlığını geçti taş dike dike. Ne yapabiliriz? Bu soruyu sordukları zaman o imkân zemini ortaya çıkar. Yani falanca adayda ortaklaşalım meselesinin yeteceğini düşünmüyorum. Bunca süreç geçirmiş birisi olarak. Kim ki buna dayanarak bir hesap yapar seçimin ertesi günü şapkasını koyacağı bir masa arasın şimdiden.”

"Eşeği sürecek Niğde’yi bile bulamazlar!"

Muhalefetin oluşturduğu Altılı Masa’yla ilgili değerlendirmelerde bulunan Sırrı Süreyya Önder, partilerin HDP’yle yan yana gözükmekten çekinmesini eleştirdi:

“(HDP’yle de açık diyalog kurmak durumundadır diyorsunuz?) Evet, neyimiz var bizim? Bu ülkenin en şerefli insanlarıyız. Ne, bizim yanımızda durmayacak ne var? Demokrasi mücadelesi, demokrasi mücadelesi diyorsun. Partisinin 3’te ikisini cezaevine vermiş bir sürü insanını toprağın altına vermiş bir yapı. Sen ne yapmışsın? Bir bardak çayından vazgeçen üç tane adam söyle, üç tane kadın söyle. Cezaevindeki mevcudunuzu söyle diye sorarlar adama. Sen oradan kalkacaksın bana demokrasi donu biçeceksin öyle mi? Ve sonra da ufak kurnazlıklarla beni sevk ve idare edeceğini sanacaksın. Geçti Bor’un pazarı, eşeği sürecek Niğde’yi bile bulamazlar. Ciddi olacaklar, dürüst olacaklar, kararlı olacaklar. Cesur olacaklar. Olunacaksa ha şimdi tam zamanı. Öyle hele durun daha biz kendi aramızdaki işi çözelim. Size de Allah kerim geldiğimizde biz hiç onlar gibi davranır mıyız’a karnı tok bu kitlenin."

Kendi içlerinden sabote edileceklerini düşünüyorum

“Altılı masanın akıbetini nasıl görüyorsunuz?” sorusuna yanıt veren Önder, masanın sabote edileceğini söyledi. Masayla ilgili fikirlerini bir hikâyeyle anlatan Önder, şunları söyledi:

“Siyasi zekâlarına ve yaklaşımlarına bağlı. Ama muhtemelen kendi içlerinden sabote edileceklerini düşünüyorum. Yani bu şeyde bu görünümde seçimlere kadar taşıyamayacaklarını düşünüyorum ve bunda da temel sıkıntının kendi bileşen yapılarından kaynaklanacağını düşünüyorum.

“O insanın hikâyesine benziyor”

Şimdi dövmeden korkup dövme yaptırmaya çalışan insanın hikâyesine benziyor. Yani gitmiş adam, heves etmiş ben de bir dövme yaptıracağım demiş. Figürleri göstermişler aslan figürünü beğenmiş. İlk iğneyi yiyince zıplamış neresini yapıyon demiş kuyruğunu demiş. Boşver kuyruksuz olsun. İkinci iğne neresini yelesini yapıyom, boşver yelesi de olmasın. Tam böyle bir akıbet yaşamaya aday gibi gözüküyor. Sen önemli meseleleri önce konuşursun, bir mutabakat sağlarsın. Ya da sağlayamayacağın sınırlar ortaya çıkar ve bir yaklaşım, yeni bir yaklaşım geliştirebilmenin imkanlarını araştırırsın. E bunlar ne kadar yapısal mesele varsa bunların tümünü erteleyerek, kundağa saçak meselelerle uğraşıyor.”

Güncellenme Tarihi : 1.9.2022 21:10

İLGİLİ HABERLER