SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİYLE POLİS ARASINDA GERGİNLİK
KAYNAK : Haber Vitrini
İstanbul Tabip Odası'nda seçim öncesinde siyasi partilerden beklentilerini dile getirmek için bir araya gelen 29 Sivil toplum örgütü, toplantıya katılan kalabalık polis grubundan ve telsiz seslerinden rahatsız olunca dışarı çıkmalarını istedi. Polis ise "Sizin meraklınız değiliz, görevimizi yapıyoruz" karşılığını verdi.
Aralarında İstanbul Barosu, İstanbul Tabipler Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, Makine Mühendisleri Odası gibi 29 sivil toplum örgütünün toplantısında gazetecilerden önce kalabalık bir sivil ve resmi polis grubu geldi. Telsiz seslerinden ve kalabalık polis grubundan rahatsız olan sivil toplum örgütleri adına İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İstanbul İl Emniyet Müdürü'nü arayarak polislerin geri çağrılmasını istedi. Ancak Emniyet Müdürüne ulaşamayan Fincancı, Özel Kalem Müdürüyle görüştü. Özel Kalem Müdürü, Fincancı'ya "polisleri kimin görevlendirdiğini öğrenip bize bildirirseniz biz kendileriyle görüşürüz" yanıtını verdi. Bunun üzerine Fincancı, polis memurlarından geldikleri birimleri ve isimlerini yazmalarını istedi. Ancak isim vermekten kaçınan polis memurları adına konuşan Eminönü Güvenlik Büro Amiri "Biz imkanlarımız ölçüsünde takip ediyoruz toplantıları, bizim görevimiz. Ben sizin meraklınız değilim. Bu bir basın toplantısı ve basın toplantısı olunca herkes gelir. Aramızda polis gazetesinden ya da dergisinden yazarların olmadığını nerden biliyorsunuz" diye konuştu. Fincancı, "Bu kadar kalabalık, telsizlerin sesi, bu görüntü İstanbul Tabip Odasının temayüllerine aykırı" dedi. Polisler Fincancı'ya, "Polis istemiyorsanız müracattan önce çıkın Emniyet müdürlüğüne, valiliğe 'polis istemiyoruz' deyin. Onlar 'çekilsin' desinler biz de çekilelim" yanıtını verdi. Bir başka polis memuru ise, "Biz burada sizin can güvenliğiniz için bulunuyoruz" demesi üzerine Fincancı, "Bu bina Tabip Odası'nın binası. Burada can güvenliği sorunumuz olmaz" dedi.
"POLİSİ DEĞİL BASINI ÇAĞIRDIK"
İstanbul meslek Odaları Koordinasyon Kurulu Dönem başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere de bu sırada devreye girerek polislere "Biz kabul edersek gelirsiniz. Biz buraya basını çağırdık polisi çağırmadık. Şuna alışalım artık, bırakın insanlar özgürce konuşsunlar. Burada meslek örgütleri toplantı yapıyor ülkeyi parçalamıyoruz" diye konuştu.
Tartışmaların ardından güvenlik görevlilerinin bir kısmı, yazılı basın açıklamalırını alarak Tabip Odası binasından ayrıldı. Ancak bir grup polis memuru oda binasının dışında toplantının sonuna kadar bekledi.
Fincancı, bir tutanak tutacaklarını ve gerek İstanbul Emniyet Müdürlüğüne gerekse Valiliğe başvuracaklarını bildirdi. Fincancı, "Burası bizim binamız. Binamız içinde ne olacağına biz karar veririz. Tabip Odası binası içinde talebimiz olmadan gelip güvenliğimizi sağlamaları söz konusu olamaz" diye konuştu.
Polislerin gitmesinin ardından basın toplantısına başlayan sivil toplum örgütleri adına ortak açıklamayı Prof.
Dr. Tahsin Yeşildere yaptı. 3 Kasım seçimleri sonrasında fazla bir değişiklik beklemediklerini söyleyen Yeşildere, ekonomik konulardaki en önemli beklentilerini, "hortumlamaların önlenmesi, IMF politikalarının sona ermesi, bankaların içinin boşaltanların hesap vermesi" şeklinde açıkladı. Yeşildere, diğer beklentilerinden bazılarını ise şöyle sıraladı:
".12 Eylül Anayasası biran önce sivilleşsin. Yargının siyasallaşmasının önüne geçilsin. Susurluk çeteleri, kontgerilla, derin devlet hukuk üstünlüğü tarafından ortaya çıkarılsın.
.F Tipi cezevleri mutlaka kapatılsın. İnsan Hak ve Evrensel beyannamesinin tüm maddelerine uyulsun.
.YÖK kaldırılsın ve üniversitelerde bilimin özgürce yapılması, mali ve idari özerklik sağlansın.
.Öğretmen açığının kapatılsın. Orta öğretimde kitap defter maliyetleri ve özel okul maliyetlerinin önüne geçilsin. Herkese eşit koşullarda parasız eğitim sağlansın.
.Silahlı Kuvvetlere ve Diyanet'e ayrılan pay eğitime aktarılsın.
.Savaş değil barış istiyoruz. Türkiye'nin savaşa girmesine karşıyız.
.Cinsel kimiliğini erkek ya da kadın olarak ortaya koymayanlar kadınlar ve erkeklerle eşit haklara sahip olsun.
.Her bireyin sağlık hizmetlerinden eşit ve ücretsiz yararlanması sağlansın. Genel Bütçeden sağlığa ayrılan pay yüzde 2.5'ten en az yüzde 8-10'a artırılsın."ortaya koymak istedi. Ancak toplantıya katılan kalabalık polis grubundan ve telsiz seslerinden rahatsız olan sivil toplum örgütü temsilcileri polisin dışarı çıkmasını istedi. Polis, "Sizin meraklınız değiliz, görevimizi yapıyoruz" karşılığını verince sivil toplum örgütü temsilcileri de, "Sizi burada istemiyoruz, biz polisi değil basını toplantıya çağırdık" diyerek polisin binayı terketmesini istedi.
Aralarında İstanbul Barosu, İstanbul Tabipler Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, Makine Mühendisleri Odası gibi 29 sivil toplum örgütü biraraya gelerek 3 Kasım seçimleri öncesinde siyasi partilerden beklentilerini ortaya koydu. İstanbul Tabip Odası'nda düzenlenen basın toplantısına gazetecilerden önce kalabalık bir sivil ve resmi polis grubu geldi. Telsiz seslerinden ve kalabalık polis grubundan rahatsız olan sivil toplum örgütleri adına İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İstanbul İl Emniyet Müdürü'nü arayarak polislerin geri çağrılmasını istedi.
Ancak Emniyet Müdürüne ulaşamayan Fincancı, Özel Kalem Müdürüyle görüştü. Özel Kalem Müdürü, Fincancı'ya "polisleri kimin görevlendirdiğini öğrenip bize bildirirseniz biz kendileriyle görüşürüz" yanıtını verdi. Bunun üzerine Fincancı, polis memurlarından geldikleri birimleri ve isimlerini yazmalarını istedi. Ancak isim vermekten kaçınan polis memurları adına konuşan Eminönü Güvenlik Büro Amiri "Biz imkanlarımız ölçüsünde takip ediyoruz toplantıları, bizim görevimiz. Ben sizin meraklınız değilim. Bu bir basın toplantısı ve basın toplantısı olunca herkes gelir. Aramızda polis gazetesinden ya da dergisinden yazarların olmadığını nerden biliyorsunuz" şeklinde konuştu. Fincancı, "Bu kadar kalabalık, telsizlerin sesi, bu görüntü İstanbul Tabip Odasının temayüllerine aykırı" dedi. Polisler Fincancı'ya, "Polis istemiyorsanız müracattan önce çıkın Emniyet müdürlüğüne, valiliğe 'polis istemiyoruz' deyin. Onlar 'çekilsin' desinler biz de çekilelim" yanıtını verdi. Bir başka polis memuru ise, "Biz burada sizin can güvenliğiniz için bulunuyoruz" demesi üzerine Fincancı, "Bu bina Tabip Odası'nın binası. Burada can güvenliği sorunumuz olmaz" şeklinde çıkıştı.
İstanbul meslek Odaları Koordinasyon Kurulu Dönem başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere de bu sırada devreye girerek polislere "Biz kabul edersek gelirsiniz. Biz buraya basını çağırdık polisi çağırmadık. Şuna alışalım artık, bırakın insanlar özgürce konuşsunlar. Burada meslek örgütleri toplantı yapıyor ülkeyi parçalamıyoruz" dedi.
Tartışmaların ardından güvenlik görevlilerinin bir kısmı, yazılı basın açıklamalırını alarak Tabip Odası binasından ayrıldı. Ancak bir grup polis memuru oda binasının dışında toplantının sonuna kadar bekledi.
Yaşanılan tartışmaları ANKA'ya değerlendiren Fincancı, bir tutanak tutacaklarını ve gerek İstanbul Emniyet Müdürlüğüne gerekse Valiliğe başvuracaklarını bildirdi. Fincancı, "Burası bizim binamız. Binamız içinde ne olacağına biz karar veririz. Tabip Odası binası içinde talebimiz olmadan gelip güvenliğimizi sağlamaları söz konusu olamaz" diye konuştu Polislerin gitmesinin ardından basın toplantısına başlayan sivil toplum örgütleri adına ortak açıklamayı Prof.
Dr. Tahsin Yeşildere yaptı. 3 Kasım seçimleri sonrasında fazla bir değişiklik beklemediklerini söyleyen Yeşildere, ekonomik konulardaki en önemli beklentilerini, "hortumlamaların önlenmesi, IMF politikalarının sona ermesi, bankaların içinin boşaltanların hesap vermesi" şeklinde açıkladı. Yeşildere, diğer beklentilerinden bazılarını ise şöyle sıraladı:
".12 Eylül Anayasası biran önce sivilleşsin. Yargının siyasallaşmasının önüne geçilsin. Susurluk çeteleri, kontgerilla, derin devlet hukuk üstünlüğü tarafından ortaya çıkarılsın.
.F Tipi cezevleri mutlaka kapatılsın. İnsan Hak ve Evrensel beyannamesinin tüm maddelerine uyulsun.
.YÖK kaldırılsın ve üniversitelerde bilimin özgürce yapılması, mali ve idari özerklik sağlansın.
.Öğretmen açığının kapatılsın. Orta öğretimde kitap defter maliyetleri ve özel okul maliyetlerinin önüne geçilsin. Herkese eşit koşullarda parasız eğitim sağlansın.
.Silahlı Kuvvetlere ve Diyanet'e ayrılan pay eğitime aktarılsın.
.Savaş değil barış istiyoruz. Türkiye'nin savaşa girmesine karşıyız.
.Cinsel kimiliğini erkek ya da kadın olarak ortaya koymayanlar kadınlar ve erkeklerle eşit haklara sahip olsun.
.Her bireyin sağlık hizmetlerinden eşit ve ücretsiz yararlanması sağlansın. Genel Bütçeden sağlığa ayrılan pay yüzde 2.5'ten en az yüzde 8-10'a artırılsın."
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:28