Siyonist fanatikler Kudüs'teki yıllık geçit töreninde 'Araplara ölüm' sloganları attı
Araplara ölüm" sloganları atan ve "Köyünüz yansın" şarkısını söyleyen genç İsrailli Yahudilerden oluşan gruplar, İsrail'in şehrin doğu kısmını fethetmesini anmak için düzenlenen yıllık yürüyüş sırasında Pazartesi günü Kudüs'ün Eski Kent bölgesindeki Müslüman mahallelerinde yürüdü.
Filistinli dükkan sahipleri erken kapattı ve polisler, genellikle gürültülü ve bazen de aşırı milliyetçi Yahudilerin şiddetli yürüyüşüne dönüşen yürüyüş öncesinde sokakları sıraladı. Bir polis memuru bir noktada kutlamak için kollarını kaldırdı ve yürüyüşçüye sarıldı. Hava çok sıcaktı ve sıcaklıklar öğleden sonra geç saatlerde 98 derece Fahrenheit'a (37 Santigrat) ulaştı.
Polis, göstericilerin zıplamalarını, dans etmelerini ve şarkı söylemelerini yakından izledi.
Birkaç saat önce, aralarında bir İsrail milletvekilinin de bulunduğu küçük bir protestocu grubu, Doğu Kudüs'te Filistinli Mülteciler için Birleşmiş Milletler Mülteci Ajansı (UNRWA)'na ait bir yerleşkeye saldırmıştı.
Yürüyüş, İsrail'in 1967 Ortadoğu savaşında Yahudiler, Hristiyanlar ve Müslümanlar için kutsal sayılan Eski Şehir ve kutsal mekanları da dahil olmak üzere Doğu Kudüs'ü ele geçirmesini anan Kudüs Günü'nü anıyor. Etkinlik, Gazze'de yaklaşık 600 gün süren savaşın ardından şehirde yaygın olan gerginliği alevlendirmekle tehdit etti.
Kudüs, İsrailliler ve Filistinliler arasındaki çatışmanın merkezinde yer alıyor. Her biri şehri ulusal ve dini kimliklerinin önemli bir parçası olarak görüyor. Çatışmanın en çözümsüz sorunlarından biri ve sıklıkla bir parlama noktası.
İsrail, Kudüs'ün tamamının ebedi, bölünmemiş başkenti olduğunu düşünüyor. Doğu Kudüs'ü ilhak etmesi uluslararası olarak tanınmıyor. Filistinliler, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet istiyor.
Geçtiğimiz yıl Gazze'deki savaşın ilk yılında düzenlenen yürüyüşte aşırı milliyetçi İsrailliler Eski Şehir'de bir Filistinli gazeteciye saldırdı ve Filistinlilere karşı şiddet çağrısında bulundu. Yürüyüş dört yıl önce Gazze'de 11 günlük bir savaşın başlamasına yardımcı oldu.
İnsanlar 26 Mayıs'ta Kudüs Günü'nü kutlamak için Kudüs'te bir araya gelirken bayrak tutuyorlar. Fotoğraf: Shir Torem/Reuters.
Genç aşırı milliyetçi Yahudileri taşıyan tur otobüsleri, Eski Kent'in girişlerine dizildi ve aralarında İsrail işgali altındaki Batı Şeria'daki yerleşim yerlerinin de bulunduğu, Kudüs dışından yüzlerce kişiyi getirdi.
Bu yılki yürüyüşün sona ermesinin ardından Arap esnaf, dükkanlarını temizlemek için dışarı fırladı. Dükkanların üzeri "Gazze bizimdir" yazılı çıkartmalarla kaplandı.
Yürüyüşe "Bayrakların Dansı" adını veren polis, çok sayıda kişiyi gözaltına aldıklarını ve "şiddeti, çatışmaları ve provokasyonları önlemek için hızla harekete geçtiklerini" söyledi.
Filistinlilerin yaşadığı bir mahallede bulunan Doğu Kudüs arkeolojik parkında konuşan Başbakan Binyamin Netanyahu, "birleşik, bütün bir Kudüs'ü ve İsrail egemenliğini koruma" sözü verdi. Hükümetin yabancı elçilikleri Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımaya teşvik ettiğini ve şehrin gelişimine milyarlarca şekel yatırım yaptığını söyledi.
Barış yanlısı Standing Together örgütü ile Kudüs'teki Filistinlilerle çalışan Free Jerusalem kolektifinin gönüllüleri, şiddeti önlemek için yürüyüşçülerle bölge sakinleri arasına girmeye çalıştı.
Bir dükkan sahibi, yürüyüşçüler defne yaprağı balyasını devirdikten sonra zemini süpürdü. Bir grup genç Yahudi İsrailli, sokaklarda Filistinli bir kadını takip ederek ona "charmouta" - Arapçada "fahişe" - dedi.
Bir protestocu Filistinli bir kadına, "Burası bizim evimiz, burası bizim devletimiz" diye bağırdı.
"Defol git buradan!" diye İbranice cevap verdi.
Protestocular Kudüs'teki BM yerleşkesine saldırdı
UNRWA Batı Şeria Koordinatörü Roland Friedrich, aralarında UNRWA'yı yasaklayan İsrail yasasının yasama organlarından Yulia Malinovski'nin de bulunduğu yaklaşık bir düzine İsrailli protestocunun, İsrail polisinin gözü önünde tesise zorla girerek ana kapıya tırmandığını söyledi.
Protestocular, kompleksin bir İsrail yerleşimine dönüştürülmesi çağrısında bulunan bir pankart taşıdılar. İsrail'in konut bakanı geçen yıl bakanlığa "bölgenin İsrail devletine nasıl iade edileceğini ve konut olarak nasıl kullanılacağını incelemesini" talimat verdiğini söyledi.
İsrail, Gazze'ye en büyük yardım sağlayıcısı olan ajansın Hamas tarafından sızdırıldığını iddia ederken, BM bu iddiaları yalanladı.
İsrail polisinden henüz bir açıklama yapılmadı.
UNRWA'nın personele güvenliklerinden endişe ederek oradan çalışmamalarını söylemesinin ardından Ocak ayının sonundan bu yana tesis çoğunlukla boş kaldı. BM, tesisi boşaltmadığını ve uluslararası hukuk kapsamında korunduğunu söylüyor.
