
SU VE BESİNLERLE BULAŞAN HASTALIKLARA DİKKAT
KÜTAHYA)-Yüzyılın en önemli tehditlerinden biri olarak kabul edilen küresel ısınmaya bağlı olarak, su kaynaklarının azalması ve buna bağlı olarak da su kesintilerinin artması nedeniyle, su ve besin maddelerinden bulaşan hastalıklara dikkat edilmesi gerekiyor.
Uzmanlar, su ve besinlerin biyolojik varlıklar için hayati önem taşıdığına dikkat çekerek, özellikle yaz mevsiminde seyahatlerin artması, insanların demografik ve davranış özellikleri ile ekolojik değişimlerin su ve besinlerle bulaşan hastalıkların yaygınlaşmasında etkili olduğunu vurguluyor. Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafik yapı ve mevsime ait özellikler nedeniyle, enfeksiyon hastalıkları da çeşitli dağılımlar gösteriyor. Havaların ısınmasıyla birlikte su ve besinlerle bulaşan hastalık etkenleri yaygın olarak görülürken, önlem alınmadığı takdirde vaka sayılarında artış olabiliyor.
Su ve besinlerle bulaşan hastalıklarda etken madde genellikle ağız yoluyla alınıyor. Uzmanlar, söz konusu etken maddenin sindirim yoluna yerleştiğine ve enfeksiyona yol açtığına işaret ederek, bu konuda dikkat edilmesi görüşünde birleşiyor. Etken madde, su ve besinlerle genellikle hasta kişilerin dışkı ve idrarlarından bulaşıyor. En sık karşılaşılan belirtiler ise; karın ağrısı, ishal ve kusma olarak göze çarpıyor.
Kütahya İl Sağlık Müdürü Dr. Kamil Türkmen, yapılan araştırmalar doğrultusunda ishalli hastalıkların genel olarak; kentlerin gecekondu bölgelerinde, kirli akarsu, göl ve yüzeysel suların çevresindeki yerleşim bölgelerinde, anne sütü ile beslenmeyen çocuklarda, düşük doğum ağırlığı ile doğan bebeklerde, biberon ile beslenen çocuklarda, immün (bağışıklık) yetmezliği olanlarda, sağlıklı su temin edilemeyen yerlerde, tuvalet, mutfak, banyo şartları iyi olmayan hanelerde yaşayanlarda ve karasineklerin yoğun olduğu bölgelerde sık olarak görüldüğünü aktardı. Dr. Türkmen, su ve besinlerle bulaşan hastalıklardan korunmanın temel kurallarını ise şu şekilde sıralıyor:
"Eller bol su ve sabunla yıkanmalı, sağlıklı ve yeterli su temin edilmeli, temiz olduğundan emin olunmayan sular kaynatılarak veya klorlanarak kullanılmalı, insan atıkları uygun şekilde uzaklaştırılmalı, ayrıca tuvalet kağıdı kullanıldığında parmakların kirlenmemesine dikkat edilmeli, karasineklerle mücadele için evde çöpler kapalı kovalarda biriktirilmeli, bebekler anne sütü ile beslenmeli, çiğ yenmesi gereken sebze ve meyveler temiz su ile yıkandıktan sonra yenilmeli, pişirilerek yenen yiyecekler güvenli bir şekilde hazırlanmalı ve saklanmalı, seyyar satıcılardan çiğ yenen gıdalar alınmamalı, kabuklu deniz ürünleri temiz yerlerden temin edilmeli"
Dr. Türkmen, ayrıca, kişilerin hasta oldukları dönemde bulaştırıcı olduklarından, kişisel korunma yöntemlerine de özen gösterilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Kişide karın ağrısı, ishal ve kusma belirtileri ortaya çıkarsa, en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor.
(CİHAN