
Tarihçi Ortaylı'dan başkanlık sistemi yorumu
Tarihçi İlber Ortaylı, ABD'de Başkanın yarı ömrünün parlamentoyu, senatoyu ikna etmekle geçtiğini belirterek, ''Sefir bile tayin edemezsin. Sefiri senatoda anasına babasına kadar soruşturuyorlar, 'getir arkadaşı, kahvemizi içsin' diyorlar'' dedi.
Ortaylı, Meclis'te, yasam uzman ve yardımcıları ile Meclis personeline ''Osmanlı diplomasi tarihi'' konusunda brifing verdi.
Osmanlı diploması tarihinin, 15. ve 19. asırlarda Akdeniz dünyası, Balkanlar, biraz Ortadoğu ve diğer ülkeleri kapsadığını belirten Ortaylı, ''Osmanlı diplomasinin dışarıya büyükelçi göndermediği'' düşüncesinin yanlış olduğunu ifade etti.
Ortaylı, Osmanlı diplomasisinin 18. yüzyıla kadar gezginci büyükelçiler aracılığıyla yapıldığını söyledi.
Bu büyükelçilerin, hükümdarların bazı mesajlarını komşu ülkelere ilettiğini dile getiren Ortaylı, o ülkelerde sefaret kurulmadığını, İranlılar, Bizanslılar ve Yunanlıların da böyle yaptığını kaydetti. Ortaylı, 13. yüzyıldan itibaren sefaret temsilciliğinin ortaya çıktığını bildirdi.
Diplomasinin herkesin yapabileceği bir şey olmadığını, özel beceri istediğine işaret eden Ortaylı, ''Bu bir yetişme biçimidir, küçük yaşlardan itibaren başlanır'' dedi.
-''Hristiyanlara karşı Yahudilerle işbirliği yaptı''-
Ortaylı, Osmanlı zamanında, batıdan gelen bütün bilgilerin Viyana üzerinden ülkeye ulaştırıldığını belirterek, o yıllarda devletlerin büyük ve küçük ülkeler diye ikiye ayrıldığını, büyük ülkelerin büyük ülkelerde büyükelçilik açtığını, küçük ülkelerde ise elçilerin görevlendirildiğini anlattı.
Osmanlı'nın İngiltere, Fransa, Venedik, Cenova, Almanya-Avusturya İmparatorluğu ile ilişkisinin olduğunu, İspanya ile ilişkisinin olmadığını ifade eden Ortaylı, Japonya ile ilişkilerin cumhuriyetin kuruluşundan sonra kurulduğunu söyledi. İlber Ortaylı, Osmanlı-ABD ilişkilerinin uzun süre orta elçi aracılığıyla yürütüldüğünü vurguladı.
Tarihçi Ortaylı, Osmanlı'nın diplomatik alanda, Hristiyanlara karşı Yahudiler ile işbirliği yaptığını ifade ederek, ''Yahudiler 15. asırdan beri Osmanlı'nın desteklediği ve yararlandığı bir kuvvettir, diplomatik ve ticaret hayatında'' dedi.
Osmanlı'nın 17. yüzyıldan sonra Fransa'nın desteğine güvendiğini, çünkü o tarihlerde Rusya'ya harp ilan edildiğini ifade eden Ortaylı, ''Fransa'nın diplomatik desteği olmuştur. Kapitülasyonlar aslında diplomatik bir araçtır. Ticaret serbestliği tanınmaktadır. Bunun, iktisadi hakimiyet ve milli sanayinin kırılmasını engelleyen bir mekanizma olması daha çok 19. asra ait bir olaydır'' diye konuştu.
-''Gerekli frenlemeleri yapabileceğine inanmıyorum''-
Ortaylı, başkanlık sistemi ile ilgili bir soruya şu yanıtı verdi:
''Demokratik ve kitabına uygun bir başkanlık sistemi varsa, ABD'de Başkanın yarı ömrü Parlamentoyu, senatoyu ikna etmekle geçer. Siz zannediyor musunuz ki herif Washington'da oturuyor, müşavirleri konuşuyor, istediği kararları alıyor ve uygulatıyor; böyle bir şey yok. Sefir bile tayin edemezsin. Sefir önce Parlamentodan geçiyor, Senatoda anasına babasına kadar soruşturuyorlar. Hiç şakası yok. 'Ben efendim falanı istiyorum, sefiri yollayacağım.' 'Dur bakalım, getir bir arkadaşı da kahvemizi içsin' diyorlar. Arkadaş geliyor, kahvesini içiyor, konuşuyor, bakıyorlar, ediyorlar. Peki diyorlar, bu ciddi bir iştir. Oradan kovalananlar var. Bu çok önemli.
Onun için gerçek anlamda Başkanlık sisteminde parlamento fevkalade önemlidir. Hakaret etmek için söylemiyorum, yanlış anlaşılmasın. Türkiye Parlamentosu'nun, taşradaki politikanın ve siyasi partilerimizin şu andaki durumu ve geleneği gözününe alınarak, Türk Parlamentosu'nun daha uzun bir zaman Başkanlık sistemini gerçek bir şekilde inşa edebilecek bir kurum olduğuna inanmıyorum. Bunu söylemek zorundayım. Türkiye'de parlamentonun oluşumuna bakıyorum, siyasi partilere bakıyorum, genç politikacı kadroların oluşumuna bakıyorum, siz de bakıyorsunuz herhalde; bu tip bir kurumun, uzun geleneğimiz itibariyle 1976'dan beri, başkanlık sistemini taşıyabilecek ve gerekli frenlemeleri yapabileceğine inanmıyorum.''
Bazı milletvekilleri ve TBMM Genel Sekreteri Dr. İrfan Neziroğlu'nun da katıldığı brifingde, 6 aylık eğitimlerini başarıyla tamamlayan yasama uzman yardımcılarına sertifikaları verildi.
Muhabir: Coşkun Ergül
Yayıncı: Sefa Salantur