Gündem
  • 2.2.2005 09:53

TAYYİP ERDOĞAN'A BEDDUA EDEN, EZOTERİK TUZAK KURAN TARİKAT!

Nuh Gönültaş

[email protected]

 

TAYYİP ERDOĞAN'A BEDDUA EDEN, EZOTERİK TUZAK KURAN TARİKAT!

 

28 Şubat sürecinde din ile, diyanet ile en ufak bir alakası olan, kişi, cemaat, tarikat vs. herkese bir şekilde dokunulduğunu, ancak böyle olduğu halde dokunulmayan bir kesim olduğunu biliyor muydunuz?

Hani şu Ali Kalkancı, Emire Kalkancı, Fadime Şahin, Aczemendilerin lideri Müslüm Gündüz'ün bir evde basılması, dindarlığın seks tuzakları ile "lanet" ve ahlaksızca bir şeymiş gibi gösterilmeye çalışıldığı zamanlardan bahsediyorum. İşte o zaman hakkında epeyce bir "malzeme" toplanan ve fakat bu malzemeler hiçbir şekilde aleyhinde kullanılmayan bir cemaat lideri vardı...

Hatırladınız, işte İşte tamam, O... Hani şu profesörlüğünü Azerbaycan'dan almış olan, sanki farzmış, vacipmiş gibi, en fazla İslam'ın çok evliliğe izin veren hükmünü uygulama konusunda azami hassasiyet gösteren adamdan söz ediyorum.

İşte "28 Şubatçılar niçin bu adama dokunmadılar" diye düşünürken bu sorunun cevabı 28 Şubat sürecinde tamamen 28 Şubatçıların yoluna girdikleri yorumlarına yol açan faaliyetleriyle kendini ortaya koydu. Ve tabii ki hakkındaki özellikle çok evliliğine ilişkin ve eşlerinden birisi ile çekilmiş kasetler bir sonraki kampanyaya kadar zulalandı! Lideri ve etkisindeki cemaatini "kullanma" süreci başladı.

Zaman zaman bu tarikattan ağzı yanan ve gerçeklerle yüz yüze kalan kişiler bir kısım itiraflarda bulunuyorlar. İşte bunlardan birisi benim de posta kutuma düştü. Aslında daha önce bu tarikat ile ilgili olarak, yine müritlerden birisi olan Hasan Songar "Allah rızası anonim şirketi" adıyla bir kitap yazmıştı. Şimdi de bu cemaatin lideri hakkında içerinden birinin e-maili gerçekten korkunç ve haber değeri taşıyan bilgiler içeriyor. Bu cemaatin Başbakan Tayyip Erdoğan'a sürekli beddua etmek için "Kahır halkaları" oluşturulması, Tayyip Bey için sürekli "beddua" edip bir nevi ona "ezoterik tuzak" kurmasıyla ilgili bölüm hakikaten tüyler ürpertici.

Hoş, Erdoğan'a hayır duası edenlerin yanında bunlar nedir ki diyebilirsiniz, ama olayın organize bir şekilde yapılıyor olması, kahır halkası denilen beddua gruplarının sürekli ona lanet okumaları, onun ayağının sürtmesi, yere çakılması için manevi bir kısım girişimlerde bulunulması... Doğrusu bu pek yakışıklı bir iş değil.

"Bu tarikata Kaşiye deniliyor. Tarikatın şeyhi İstanbul Ağır Ceza Reisi'nin Hukuk Fakültesi mezunu kızını 4. karısı olarak aldığı zaman koskoca reisin aciz kalışını görünce bu durumu şeyhin manevi gücüne vermiştim. Bir de Reis Bey'in Orgeneral Teoman Koman'ın arkadaşı olduğunu öğrenince şeyhin manevi gücü gözümüzde daha da büyümüştü. Bu işte bir bit yeniği olabileceği aklımıza bile gelmemişti. Bu olay, Milliyet gazetesinde dizi olarak yayınlanmaya başlanınca gazete basılmış, dizi engellenmiş, aynı kızcağızın kaldığı ev polis tarafından basılmış, sonradan polisler kuzu kuzu çekilip gitmişti...

... Şeyhin Erbakan'a karşıda özel bir kini vardı. Çünkü zamanında Refah Partisinden milletvekili olmak istemiş, Erbakan onu aday göstermemişti. Siyasi hırsı bir türlü dinmemiş, hemşehrilik damarını kullanarak Eyüp Aşık'ın Tekel Bakanlığı döneminde Bakan danışmanı olmuştu. Hırsı daha fazlasını istiyordu. 1995'te DYP yi destekledi. Alparslan Türkeş'in vefatından sonra da orada etkin olabileceğini düşünerek MHP'yi destekledi. Tayyip Erdoğan'ın artan başarısı ise onu çileden çıkaran son halka oldu.

Emire Kalkancı, Fadime Şahin, Müslüm Gündüz ve Ali Kalkancı olayları patladığı zaman, boşadığı karılarından Fatma Hanım'ın evine kimliği bilinmeyen iki kişi gelmiş ve çekim yapmışlardı. Bunu nasıl olduysa öğrendi ve harem alemlerinin gün yüzüne çıkmasından ve cemaatin dağılacağından çok korktu. Bu olaydan sonra şeyh efendi günlerce uyuyamadı ve kimseyle görüşmek istemedi. Sonunda bu işi yaptıran kişinin Tayyip Erdoğan olduğunu yaydı... Müritlerini Tayyip Erdoğan'a karşı kışkırttı. Ondan sonra günlerce "Kahhar Halkaları ve Tespihleri" oluşturularak Tayyip Erdoğan'ın kahrı için beddua edildi. Sonra da, Fatma Hanım'ın kasede alınan konuşmaları problem oluşturmasın diye yandaşlarını kullanarak Fatma Hanım'a deli raporu aldırttı..."

İşte böyle... Vallahi çok enteresan... Aslında bu bilgiler benim pek yabancım değil. Ama burada benim için bir gazeteci olarak haber unsuru taşıyan bölüm Başbakan'a karşı "Kahır halkaları" oluşturup ona sürekli beddua ediliyor olmasıdır. Gerisi kişinin "özel hayatı"na giriyor olabilir!

(D.B.TERCÜMAN) Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:01

İLGİLİ HABERLER